Alternatif tıp yalan oldu

'Alerjik hastalıklar ve astım' sempozyumunda alternatif tedavi olarak astım hastalarına keçi boynuzu, bıldırcın yumurtası verilmesinin hiçbir geçerliliği olmadığının bilimsel yöntemlerle kanıtlandığı ifade edildi

Türkiye Alerji, Astma ve İmminoloji Tedavi ve Araştırma Vakfı (TAİTAV) ile Ondokuz Mayıs Üniversitesince (OMÜ) düzenlenen ''Alerjik Hastalıklar ve Astım Sempozyumu'' OMÜ Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde başladı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Alerji ve Astım Ünitesi Öğretim Üyesi, Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ömer Kalaycı, sempozyumda ''Gen ve Çevre Etkileşimi'' konulu konferans verdi. Kalaycı, bugüne kadar yapılan ve kendi yaptıkları çalışmalarda astımlı hastalarda gen ve çevre etkileşiminin yaşandığını ortaya koyduklarını söyledi. Kalaycı, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Alerji ve Astım Ünitesinde yaptıkları genetik çalışmalar hakkında bilgi verdi.

ÇOCUKLUK ÇAĞININ EN SIK GÖRÜLEN HASTALIĞI
Konferansın ardından soruları yanıtlayan Kalaycı, astımın çocukluk çağının en sık görülen kronik hastalığı ve ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı. Buna yaklaşmanın en doğru yolunun tanıyı ve tedaviyi doğru seçmek olduğuna işaret eden Prof. Dr. Kalaycı, son zamanlarda artan şekilde alternatif tanı ve tedavi yöntemleri ile karşılaştıklarına işaret etti. Bunlara itibar edilmemesi gerektiğinin altını çizen Kalaycı, tanı ve tedavi yönteminin astımda işe yaradığını söyleyebilmek için bunun bilimsel yöntemlerle test edilmiş olması gerektiğini, bunun için de uzun soluklu araştırmalar, ardından uzun soluklu deneyimlerin gerektiğini söyledi.

ALTERNATİF TIP, TEDAVİYİ GECİKTİRİYOR
Astımın uygun tanısı ve tedavisinin, konunun uzmanları tarafından yapılması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Kalaycı, son zamanlarda sıklıkla duydukları alternatif tanı ve tedavi yöntemlerinden birinin bitkisel tedavi yöntemleri olduğunu, bunlar arasında ise astımlı kişiye keçi boynuzu, bıldırcın yumurtası verilmesinin başta geldiğini kaydetti.
''Bunların hiçbir geçerliliği yoktur. Bunların geçerliliğinin olmadığı bilimsel yöntemlerle kanıtlanmıştır'' diyen Kalaycı, ''Bu uygun tedaviyi geciktiren bir şeydir. Dünyadaki bilimsel çalışmaların belirlediği astımın; çevresel koşulların düzenlenmesi, ilaç tedavisi dışında bilinen bir tedavisi yoktur ve astım bu yöntemler kullanılarak çok iyi tedavi edilen bir hastalıktır. Astım tedavisinde kullanılan ilaç ve yöntemlerin en önemli özelliklerinden biri ki, buna kortizonlu spreyler de dahildir, yan etkilerinin son derece az ve emniyet profillerinin son derece geniş olmasıdır'' diye konuştu.

KANDA IGG ÖLÇÜMÜ
Özellikle son yıllarda çok fazla sayıda kullanılan ve çok yüksek maliyeti olan iki yöntemin de alerji ve astım tedavisinde geçerliliği olmadığını belirten Prof. Dr. Kalaycı, bunlardan birinin kanda bakılan, değişik proteinlere karşı ölçülen IGG düzeyleri olduğunu anlattı.
Bu ölçümün yalnızca bir antijenle bir proteinle karşılaşıldığını gösterebileceğini söyleyen Kalaycı, şunları söyledi; “Hastalıkla hiçbir ilişkisi yoktur. Dolayısıyla insanların bu ölçümü yaptırmamalarını öneriyorum. Bunun bir geçerliliği yoktur. İkinci geçerliliği olmayan yöntem de şudur: Türkiye'de astımı engelleyen genetik faktörlerde, genetik risklerle uğraşan bilim insanları var. Bunların da teyit ettiği üzere kan alınıp buradaki bazı genetik yapı değişkenliklere bakarak hastalara hangi gıdaları yiyeceğini, hangi gıdaları yemeyeceğini, astım riskinin ne olduğunu söyleyecek bir test yoktur. Bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Kan alınıp bakılan bazı makinelerle yapılan genetik testlerin insanın astım geliştirip geliştirmeyeceğini, bazı besinlerin iyi gelip gelmeyeceğini söyleme gücü yoktur. Bunlar tamamıyla kandırmadan ibarettir.''

SEMPOZYUM
OMÜ Atatürk Kongre Kültür Merkezinde başlayan ve 9 Mayısta sona erecek sempozyuma, aralarında Hacettepe, Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA), Marmara, Karadeniz Teknik, Dokuz Eylül, Ege ve İstanbul üniversitelerinin de bulunduğu çok sayıda üniversiteden alerjik hastalıklar ve astım konusunda uzman öğretim üyesi katılıyor. Sempozyumda, üst solunum yolu alerjileri, bronşiyal astım, gözün alerjileri, ilaç, arı alerjileri, alerjik hastalıklarla yasal sorunlar, gebelik ve astım, alerji ve spor, sigara ve astım, mesleki akciğer hastalıkları, alerjik hastalıklarda tanı ve tedavi gibi alerji, astım ve immünoloji konuları ile güncel bilgeler ele alınacak.

SAĞLIK Haberleri