Dünya medyasında Türkiye’nin adının darbeyle gündeme geldiği dönemde Prof. Dr. Sedat Cereci tarafından yönetilen “İnsanları İnsanlığa Çağıranlar” adlı Antakya filmi, Amerika Birleşik Devletleri’nin Illinoi eyaletinde Mart 2017’de düzenlenecek Collinsville Film Festivali’nde gösterilmek üzere Amerika Birleşik Devletleri’ne davet edildi
BİNLERCE YILDIR YAŞAYAN HALK
Mustafa Kemal Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Cereci tarafından yönetilen ve yapımına 2015 yılının ilk günlerinde başlanan belgesel filmin yapım sürecinde Antakya’nın ve Anadolu’nun binlerce yıldır yaşayan halklarının Anadolu’daki medeniyetin sahibi olduğunun ortaya çıktığı belirtildi. Mezopotamya’dan, Roma İmparatorluğu’ndan, Bizans’tan, Selçuklu’dan, Osmanlı’dan büyük bir miras alan Antakya’nın en eski halkları olan Yahudilerin, Süryanilerin, Ermenilerin, Arapların birlikte yaşam, saygı ve paylaşımla Antakya’da yüksek bir medeniyet oluşturduğu, Antakya’nın son yıllardaki tüm olumsuz gelişmelere rağmen hala bu yüksek medeniyet düzeyinde yaşadığı öğrenildi. Antakya’nın tüm etnik unsurlarını bir bütün olarak yansıtan ve Antakya’nın uygarlık ve barış tarihini vurgulayan filmde yönetmen Prof. Dr. Sedat Cereci’nin yanı sıra Emel Koç, Özgür Koç, Yrd. Doç. Dr. Tülay Atay Avşar, Sakib Durmaz, Semra Odabaşı, Mehmet Açıkgöz, Yusuf Sağlamoğlu, Ömer Sağlamoğlu, Savaş Er, Gülay Günay Süner, Mustafa Eniç, Nurat Kara, Murat Acar ve yerel koodinatörlerden oluşan geniş bir ekibin görev yaptığı belirtildi.
TARİHİ GERÇEKLERİ ORTAYA ÇIKARDI
Çekimleri Antakya Musevi Havrası, Antakya Ortodoks Kilisesi, Altınözü Kilisesi, Samandağı Ziyareti gibi mekanlarda yapılan belgesel filmin Musevilik, Katoliklik, Ortodoksluk, Protestanlık, Sünnilik, Alevilik gibi Antakya’daki tüm inançların insancıl iletilerini ve inançların Antakya’da kurulan medeniyet ortamına katkılarını kapsadığı öğrenildi. Binlerce yıldır Antakya’da yaşayan Yahudilerin, Süryanilerin, Ermenilerin, Ortodoksların ve diğer sosyal grupların Roma İmparatorluğundan bu yana birbirlerine saygı duyarak ve yaşamı paylaşarak yaşadıkları ve büyük özverilerle kurdukları medeniyeti 21. yüzyıla kadar taşıdıkları belirtildi. Yıllardır çok kültürlülük ve çok dillilik üzerine çalışmalar yapan Prof. Cereci’nin çok dilli koro kurup konser verdiği; çok dilli film festivali düzenleyip 5 dilde açılış yaptığı dile getirildi. Önceki yıllarda Van’da yaşayan Azeri kökenli Küresinliler adlı topluluğun İran’dan Van’a göçleri; Kürt kültüründe Nevroz kutlamaları, Van Türklerinin geleneksel yemeği Tırşik, Mardin’de yaşayan Süryaniler’in Müslümanlarla ilişkileri, Batman ve Siirt yöresinde yaşayan Kürtlerin geleneksel tarihleri gibi etnik konuları fimlerine konu edinen Prof. Cereci’nin, tarihin kaydetmediği veya unutulmuş başka tarihi gerçekleri de filmleri aracılığıyla ortaya çıkardığı bildirildi.