Engellilerin toplumdaki varlıklarını kabul etmek ve hayatlarına kolay şekilde devam ettirebilmelerini sağlamak gerektiğinin altını çizen Op. Dr. Yunus Karadavut, şu bilgileri paylaştı: “Ülkemizde 2005 yılında kabul edilen 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun ile engelli bireylerin hakları anayasal düzende koruma altına alınmıştır. Dünyada da engelliliğe yönelik uygulanan yasal düzenlemelerin yanı sıra engelliliğe dikkat çekmek ve halkı bilinçlendirmek amacıyla bazı günler ve haftalar belirlenmiştir. Dünya İşitme Engelliler Federasyonu tarafından Eylül ayının son haftası olarak belirlenen Dünya İşitme Engelliler Haftası, 19-25 Eylül tarihleri arasında ülkemizde de kutlanmaktadır. Bu haftanın ana teması farkındalıktır. İşitme engelli vatandaşlarımız açısından farkındalık oluşturmakla birlikte, işitme sağlığı yerinde olan vatandaşlarımızın da işitme sağlığını korumalarına dikkat çekmek amaçlanmaktadır.”
“İşitme kaybı sonradan da yaşanabilir”
İşitme kayıplarının büyük bir çoğunluğu doğuştan gibi görünse de sonradan gelişen işitme kayıpları da önemli oranda görüldüğünü sözlerine ekleyen Op. Dr. Yunus Karadavut, “İşitme kayıpları kulağın bir veya daha çok yerinin hasarıyla, çeşitli nedenlerden oluşmaktadır. Ebeveynler arasında akrabalık olması, ailede çocukluk döneminde başlayan kalıtsal işitme kaybı olması, annenin hamileyken kullandığı bazı ilaçlar ve geçirdiği hastalıklar, doğum kilosunun düşük olması, ateşli hastalık geçirmesi ve bebeğe verilen bazı ilaçlar doğuştan işitme kaybına neden olabilmektedir. Enfeksiyonlar, travma, sistemik hastalıklar, tümöral nedenler, yaşlanma gibi birçok sebep de sonradan edinilen işitme kaybına yol açabilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) işitme kaybına yol açan faktörlerin yüzde 50′sinin önlenebilir olduğunu bildirmektedir” dedi.
“Çocuklar kızamık, menenjit, kabakulak ve kızamıkçık aşılarını yaptırmalı”
İşitme kayıplarının mutlaka kulak burun boğaz hastalıkları uzmanı (KBB) hekimlerince teşhis edilmesi gerektiğini işaret eden Op. Dr. Yunus Karadavut, “Önleyici tedbirler olarak çocukların yeni doğan döneminde işitme taramalarından geçmesi, kızamık, menenjit, kabakulak ve kızamıkçık aşılarını olması, özellikle ototoksik (iç kulağa zarar verici) özellikte ilaç kullanırken seçici davranılması, orta kulak iltihabı için etkin tedavilerin yapılması, aşırı gürültülü ortamlardan kaçınılması önerilmektedir. İşitme kaybını erken dönemde belirlemek amacıyla ülkemizde yeni doğan işitme taraması ve erken yaş işitme taraması yapılmaktadır. Aileler herhangi bir dönemde bebeklerinde işitme kaybından şüphelenirlerse bir uzmana başvurmalıdır” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.