Bu ara Türkiye gündemi adeta daha yere inmeden havada eriyen kar tanesi gibi
Bir konu henüz tartışılıp nihayete ermeden bir başka konuya merhaba diyoruz...
Ya da bir başka deyimle gündemi adeta, çiğnemeden yutuyoruz
*
-Küresel mali kriz bizi teğet geçti, paçamızı zor kurtardık, bu ülkelerde yatırımlarımızı artırdık, artırıyoruz derken, Arap ve Ortadoğu halklarının diktatörlerini yıkmaya yönelik başkaldırıları ile süren olayların iç siyasetimize, sosyal ve ekonomik hayatımıza etkileri
Bu süreçte dakika dakika gelişen olaylarıyla kendi başına dev bir gündem
-Devam eden Ergenekon Terör Örgütü davası
Bu süreçte dakika dakika gelişen olaylarıyla kendi başına dev bir gündem
-Devam eden Hizbullah Terör Örgütü davası
Bu süreçte dakika dakika gelişen olaylarıyla kendi başına dev bir gündem
-Bölücü Terör Örgütü PKK illeti Ve sözcülerinin, sabır taşıran söz ve eylemleri
Bu süreçte dakika dakika gelişen olaylarıyla kendi başına dev bir gündem
-Referandum sonrası yeniden yapılanma ve uyum sürecine giren konuların ağrıları
Bu süreçte dakika dakika gelişen olaylarıyla kendi başına dev bir gündem
-Çözümü dirayet ve zaman isteyen birçok iç ve KKTC gibi milli, AB gibi global dış kaynaklı kronik sorunlar
Bu süreçte dakika dakika gelişen olaylarıyla kendi başına dev bir gündem
-3 ay sonra yapılması kesinleşen milletvekilliği genel seçimlerini unutmuyoruz
Bu süreçte dakika dakika gelişen olaylarıyla kendi başına dev bir gündem
Vesaire vesaire
*
Yani, her biri kendi içinde sorun yumağı
Her gün, her saat, her dakika böylesine yoğun gündem bombardımanı altında kalan başka bir ülke gösterebilir misiniz bana?...
Ne güçlü bir ülkeyiz Yarabbi!
İçimizdeki ve dışımızdaki kabiller, bu kadar canımızı yakıyor olmalarına rağmen hala yıkılmadık ayaktayız ya!...
*
Her şey bir yana, tüm bu sorunların çıkış noktası bana göre orada!
Her şey bir yana, tüm bu sorunların üretim merkezi bana göre orası!...
Yani, sürecin bize gösterdiği, orası olan adres, antidemokratik yapı ve yapılanmalar!
*
Adına ne derseniz deyin, sorunu nasıl yorumlarsanız yorumlayın, dediğiniz ve yorumladığınız, ileri sürdüğünüz her tespit, zincirin halkaları gibi birbirine sıkı sıkıya bağlı ve çözümü elzem bir düğümde toplanıyor, o da demokratikleşememe sendromu
Türkiye bünyesinin ne yazık ki hala daha en zayıf halkası!...
Tek ana gündemi yıllardır çektiği demokratikleşme sancısı
Hele bir olsa, diğer sorunlar, çekilen sancılar inanın, daha yere inmeden havada eriyen kar tanesi gibi olur!
*
Pek tabiî ki, bu değişim ve dönüşümü daimi kılacak iradenin nitelikli olması, işin olmazsa olmaz yanıdır
Ülkede, ileri demokrasinin yerleştirilmesiyle sorunların sona ereceğinden söz eden ve alanları içinde eylem koyanların, öncelikle liderliklerini yaptıkları partilerini sözde değil özde parti içi ileri- demokrasiye geçirmek ve bunu daimi kılmakla mümkündür
Milletvekilliği seçimlerinde, hala devam eden tepeden inmecilik, listeye dayatmacılık ve ben yaptım oldu darbeciliğiyle Türkiye'nin sözünü ettiğimiz ve her dönem yaşadığı sorunları liderlerin samimiyetsizliği ve siyasetin dayanılmaz hafifliği içinde çözümsüz kalmaya mahkumdur!
Anlatmaya çalıştığımız aslında tam da budur