Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç'ın sorularını yanıtlıyor.
Atalay'ın konuşmasından satır başları şöyle;
Diyarbakır Emniyet Müdürü'nün açıklamaları... Bazen işin yöntemi özünün önüne geçer. Bölgeye gönderdiğimiz bürokratlar konusunda hassas davranıyoruz. Vatandaşlarımızın güveni kazanmasını istiyoruz. Bürokrat daha çok uygulamayla meşgul olmalıdır. Bürokratlar, siyasetçi üslubuyla konuşmamalıdır. Siyasetçi kendi işini, bürokrat da kendi işini yapacak.Terör örgütü okullar olmasın, insanlar cahil kalsın, yatırım yapılmasın diye uğraşıyor. Amaçları, bölgedeki insanları istismar etmek. Okula bomba atmak ne demek? Ne adına olursa olsun kötü bir şey. Terör örgütünün ne kadar samimiyetsiz olduğunu gösteriyor.
Terör, Türkiye'nin başındaki en büyük beladır. Bunu kökten çözmek için önemli adımlar attık. Siyasi anlamda riskler de aldık. Çalışmalar, görüşmeler başlatıldı. Risk gerekiyorsa yine alırız. O süreç niye kesildi? Bunu daha çok Kürt vatandaşlarımızın bilmesini istiyorum. AK Parti soruna yeni bir bakış içinde, eski yanlışları düzeltme çabası içindedir. Silvan'da dinlenen askerlerimize saldırıyor. Aynı gün Demokratik Toplum Kongresi özerklik bildirisi yayınlıyor. Aynı gün BDP'nin tutarsız açıklamaları... Daha sonra görüşmenin tutanakları yayınlanıyor. Birileri süreci sabote ediyor. Bu şekilde çözüm engellenmek istendi. BDP sanki bu sorunun çözülmesini istemiyor, 'Sorun çözülürse ben yok olurum' anlayışı içindedir. Biz nihai çözüm için her şeyi yaparız, her riski alırız. Bütün enstrümanlar bizim için önemli, hepsini kullanabiliriz. Fayda getirecek bütün enstrümanlar eğer ihtiyaç varsa kullanırız. Görüşme için somut bir şey diyememem ama üzerinde çalışıyoruz. Geçmişi iyi değerlendiriyoruz, geleceğe daha tedbirli bakıyoruz.
Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması gündemimizde yok. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi'nden beklentilerimiz var. Hiçbir terör örgütünü koruyamaz, kendi topraklarından çıkartmalıdır.