BAKALIM OPERASYONLAR DİĞER KURUMLARA NE ZAMAN SIÇRAYACAK
Son günlerde genel anlamda yapılan operasyonları konuşmaktan yerele sıra gelmedi, gerçi bazı meslektaşlarımız yerele hiç girmeyip sürekli olarak genel konularda yazı yazmayı tercih ediyorlar ama biz bu politikayı hiç bir zaman dığru bulmadık. Zira yerel gazeteler adından da anlaşılacağı üzere yerel konularda toplumu aydınlatmakla yükümlüdürler, köşe yazarları da bu bağlamda yerel konularda yazmak zorundadırlar, internet sitelerinden alıntılar yaparak veya genel anlamda PKK, Magazin, Tarih yazmak yerel köşe yazarlarının değil ulusal gazetelerde köşe yazan yazarların konusudur. Ancak son günlerde yaşanan olaylar toplumun her kesimini ciddi anlamda etkilediğinden ister istemez hepimiz bu konulara değinmek zorunda kaldık. Kanaatimce yaşanan bu gelişmeler öyle kısa zamanda durulacak gibi gözükmüyor, yerel seçimler, Cumhurbaşkanlığı seçimi, hatta geriye çekilirse Milletvekili seçimlerine kadar bu konular gündemde kalmaya devam edecek. Bu nedenle bizler de zorunlu olarak bu konulara değinmek zoruna olacağız. Zira bu konular ilerleyen günlerde o kadar sıkıntılı bir hal alacaklar ki anlatması mümkün değil, zira siyasette, ticarette,bürokraside ve hayatımızın her alanında öyle sıkıntılı bir süreç yaşayacağız ki aklınız şaşacak.
Nedir bu sıkıntılı süreç derseniz izin verin açıklayayım; Cemaat mensubu Devlet memuru vatandaşın işini görürken pasif direnişe geçip insanları çileden çıkarırsa ne yapabileceksiniz? Yine cemaat mensubu ticaret erbabı alış verişinde kendi cemaat mensuplarına farklı, cemaat mensubu olmayanlara farklı davrandığında ne yapabileceksiniz? Diyeceksiniz ki kardeşim serbest ekonomide ticaret erbabı ne yapabilir ki? İzin verin onu da açıklayayım biz gazetecilik yapıyoruz ve gelirlerimizin ana kalemini reklam ve resmi ilan gelirleri oluşturur, bizim gazete kurulduğu günden bu güne kadar gerek cemaatin ekonomik kuruluşlarından olan dersaneleri, gerek okulları gerekse diğer kurumlarından reklam alamadık, bazı arkadaşların özel ilişkileri nedeniyle kıymeti harbiyesi olmayan tek, tük bir iki tane almış olabiliriz bunun dışında cemaate mensup ticaret erbabı dahi bize ne reklam verdi ne de gazetemizi alıp okudular, bırakın okumayı bize abone olan bir çok insana baskı yaparak aboneliklerini iptal ettiler. Bunu sadece cemaat mensupları yapmadı, yaptığımız doğru haberlerden ve yazdığım köşe yazılarından rahatsızlık duyan insanlar bizi yok edebilmek için adeta gazetenin okunmaması için seferberlik ilan ettiler ama toplum onlara inat bizi daha çok okudu. Allah'a binlerce kez şükürler olsun ki bu şehirde Banka kredisi dahi kullanmadan piyasaya borcu olmamadan ayakta duran tek yerel gazeteyiz. Bakın bu iddia çok ciddi bir iddia bu şehirde SSK,Maliye, Piyasa borcu olmayan iki gazete var ama Banka kredisi dahi kulanmayan tek gazete DENGE gazetesi olduğu için Yüce Rabbimize sonsuz hamdü senalar ediyoruz.
Biz bu kadar mücadelenin ardından ayakta durabildik ama bizim dışımızdaki insanlar nasıl ayakta durabilecekler, bu insanlar toplumun her kesimine öyle nüfüz etmişler ki anlatamam, her bir cemaat mensubu bulunduğu yerde cemaat mensuplarına öyle muslukları açtı ki adamları abad ettiler. Örneğin daha beş, altı yıl öncesine kadar oturmaya evi olmayan bazı gazeteciler veya gazeteci olduğunu sanan insanlar İl Özel idaresindeki cemaat yapılanması nedeniyle adeta abad edildiler, bu insanların değil oturmaya evleri ayın sonunu getirecek paraları yokken şehrin en güzel yerlerinde en lüks daireler satın almalarını kim nasıl izah edebilir. Ben yaklaşık otuz yılı aşkın bir süredir ticaretin içerisindeyim oturduğum daireyi bundan yaklaşık yirmi yıl önce yaptığım inşaattan kendime ayırmıştım, bindiğim araba da Devlet memurlarının bindiği arabalar statüsünde bir araba. Daha dün piyasaya çıkan insanların bu kadar kısa sürede bu kadar çok mal varlığına nasıl kavuşmuşlar çok merak ediyorum. İl Özel idaresinde yaşanan olaylarla ilgili onca yayın yaptık, yetmedi bizzat gidip Cumhuriyet savcılığına dilekçe verdim ama maalesef hiç bir sonuç çıkmadığı gibi adamlar bizi mahkemeye verdiler biz yargılandık. Hala daha tazminat davamız devam ediyor.
Önümüzdeki süreçte bu şehirde yaşayan cemaat mensupları içerisinde herhangi bir kamu kurumunda veya siyasi seçimle seçilerek görev alacaklar içerisinde bulunacak insanlar Ak Partililere nasıl davranacaklar veya ilişkiler nasıl olacak çok merak ediyorum. Örneğin Büyükşehir Belediyesinde görev yapan benim halefim olan arkadaşımızın cemaat mensubu olduğu aşikar, bu arkadaşımız aynı zamanda Büyükşehir ekibinin Atakumda yaptırdığı binanın inşaatinda ve bir çok işte keresteci kardeşimizle ortak olduğu söylenmekte bu arkadaşımızın tekrar seçilmesi halinde Ak Parti ile cemaat kavgasının doruğa ulaştığı noktada nasıl davranacakları merak konusu. Bunca kavgaya rağmen Ak Parti bu tür insanları hala daha seçilecek yerlerde değerlendirecekse pes doğrusu demek lazım. Emniyet teşkilatındaki cemaat mensuplarının temizlenme operasyonunun ardınan HSYK ile ilgili yasal düzenleme yapılıp orası da cemaatten temizlenecek, peki diğer kurumlardaki cemaat yapılanması nasıl temizlenecek onu da merak etmiyor değilim. Kalın sağlıcakla