BALTANIN SAPI

Hasan Anayol

BALTANIN   SAPI

Yazımın konusu : “24 Kasım Öğretmenler Günü”  nedeni ile, öğretmen kesiminin sorunlarınaayırmalıydım .Ancak,kendi sorularına sağır ve dilsiz,”uygun adım” yaşaya alışmış kesimin haline değinmek faydasız.Sonuçta:“Benim adım Hurşit sen söyle sen işit..”demekten gayrı elden ne gelir…

Pazar sabahı dahailginç bir rastlantıyı anlatmak istiyorum.Telefonum çaldı.Karşımda can dostum, Samsunyargı camiasının yakinen tanıdığı Yargıtay Tetkik hakimliğinden emekli NadirÜlker kardeşim ,selam sabahtan sonra “eskibir müvekkili ve öğrencisinin” eski Ülkücü(!)öğretmenin Ladik'ten ,AKP'denBelediye Başkan adayı olup olmadığını sordu.Evet,mevcut MHP'li Belediye BaşkanıMehmet Karahan' ın karşısında aday çıktığını söyledim.Anlattıcemaziyel-evvelini…

Ben dedi, 1995Seçimlerinde MHP'den M.Vekili adayı iken sıramın uygun olmadığını düşünerekistifa ettim. Seçimler sürecinde ANAP'lı Kemal Akkaya' nın bir köye yaptığıseçim ziyaretinde (BİR KERE AYNI KAREDE )yanındabulundum. Bunu o zamanları” bugünkü AhmetKaya hayranlarının günah çıkarmalarına eş “bir linç aracı olarak kullanıldı.işte o günlerde gittiğim Öğretmenevinde karşılaştığım bu taze partili,”eski öğrencim,müvekkilim” beni görürgörmez küçümser bir tavırla : “MHP sanaiyi bir sıra vermemekle çok haklıymış,seni bizden daha iyi tanıyormuş.”demezmi? Beynim karıncalandı.Kendisine ,sadece,”Bak,ben senin hem Hocan,hem müvekkilinim.Bu sözlerinden dolayı sana hakkımı helaletmiyorum.Yargısız infazını Allah'a havale ediyorum.”Dedim Davasına,Partisine(!)o derece bağlı bu öğretmenin,şimdi geriye dönüp söyleyeceği bir çift söz yokmudur?Aynaya bakacak yüzü!…Muhterem zat,Gülsüm Sami Kefeli' de müdürken bir yakınımın  çocuklarının okul kaydı için makamına gittiğimde“mevzuata aykırı” gerekçesi ile geriçevirmişti.Ne bilirdim o gün ,davasına ,partisine bu kadar bağlı veolacağını.Gözlerim yaşardı.Fakat, bir avukat Ağabeysinin ayni durumdaki kayıttalebi “mevzuata” takılmadı.Gözyaşlarıma yazık olacaktı.

O günler beni infazedenler, karnından konuşup yüzüme gülenler bugün bu tiplerin ikbal çukurundadebeleniyor, olmasına ne diyorlar? Kendilerini Yusuf yerine koyacaklardır.Arapçada“Bu kamisi sana giydirdi ” denildiğinde “zamaneseni yüksek derece ve rütbeye getirdi.” Anlamındadır. Halbuki siyasette “gömleği çıkarmak” aslını inkardır;aynıanlamda değildir.

HZ. Peygamber negüzel söylemiş:”Mümin ,mümin kardeşinin görüp kınadığı hal başına gelmedikolmaz.”İnsan ,ne oldum değil,ne olacağım,demeli..Çapı o zaman ölçülür.

Önce adamın başınıdöndürürler .Tek ayak üzerinde kırk takla attırırlar.Miadı dolunca birçiğnemlik sakız gibi fırlatıp atarlar.Geçmiş değerlerine yüz buruştururlar..Hafızasınısıfırlarlar..Öz kardeşini kuyuya attırırlar,davasının Ulu Çınarlarınıbaltalayan” Baltacılar”  ın balta sapına takarlar ; sonra karşıya geçipkıs kıs gülerler…Başka yorumu siz yapın.

Ha bir de .Hakim Bey ”Ev kiralama” meselesini anlattı.Ladik'tekaldığı dönemde tayin sebebiyle boşalttığı evi,yıllarca yaşadıkları  ilçede evi kiralamak için mal sahibine ,aracıolunmasının mantığını  varın siz düşünün…

Adam sorgular :Niye“AKP ?..Niye Ladik'ten ben”..”Niye Ladik?”cevap çok önemlidir.Kıskançlık insanibir duygudur. Beklenen ilgi ve sevgiyi bulamayanlar ,eksikliklerini bu tarz birtepki ile gösterirler.Siyasette kıskançlık değil,her şartta sadakat ve davayahizmet  vardır.

Görülüyor ki ,12Eylül sendromu gerçek mağdurlar için bir imtihan vesilesidir.Yaşananlar  Ülkücüler için hidayete giden bir” Var olma kavgası ” dır.Bu kavgada Yusuf'unyanında  Bünyamin gibi sadık kardeşleriolacağı gibi ,diğer kardeşleri gibi kıskanç,haris,menfaatçileri de olacaktır…

Sonsöz.Adaaam!.Aldırmayın.Bu da geçer.İnsanlara olduğundan fazla değer vermeninbedelidir bu yaşananlar…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.