Ahlak; insanların düşüncelerinin hayata ve davranışa yansıyan biçimine denir.
İnfak; var olanı paylaşmak demektir.
İnfakı sadece maddi olarak değerlendirmek de yanlıştır.
İmkanları olmayanın da paylaşacak şeyi vardır.
Peygamberimiz; “..yarım hurma ile bile olsa sadaka veriniz, o da yoksa tebessüm ediniz, tebessüm etmek de sadakadır..” buyurmuştur.
Sahip olunan şeyden mutlaka vermek gerekir.
Esas olan, insanların birbirlerinden istifade etmeleridir.
Bazılarının imkana, bazılarının merhamete, bazılarının şefkate, bazılarının da adalete ihtiyacı vardır. Bunların paylaşılması da infaktır.
İnfak yaparken ihlas ve samimiyet içerisinde olmak ve şımarmamak lazımdır.
Paylaştığı kadardır insan. Ahiret sermayesi de paylaştıklarıdır.
Paylaşmak, büyüklenmek için değil, imkanın sahibini tanımak için emredilmiştir.
Her zaman paylaşacak bir hurmamız, içireceğimiz bir suyumuz, yedireceğimiz bir ekmeğimiz, giydireceğimiz bir gömleğimiz, söyleyeceğimiz güzel bir cümlemiz, okşayacağımız bir elimiz, güleceğimiz bir gözümüz, tebessüm edeceğimiz bir dudağımız olmalıdır.
Dünyada yapılması yasaklanan fiiller ahirette Cennet nimeti, dünyada yasağın delinmesi de Ahirette Cehennem sermayesi olacaktır.
Bu ne esrarengiz bir denklemdir.
Paylaşmak hayatın iksiri, huzurun kaynağıdır.
Hayatın tamamını paylaşmak gerekir. İslam, cemiyet dinidir.
Cemiyet, paylaşmanın merkezini oluşturmaktadır.
Ötekini kendine tercih etmektir paylaşmanın adı.
Zor olan bu davranış, erdemli olmanın zirvesidir.
İman ve sevgi, paylaşmanın temel harcıdır.
Her derde şifa olacak, ömürlük tek doz ilaç; İman'dır.
Aileyi mutlu kılacak, ömürlük tek doz ilaç; Sevgi'dir.
İnsanları birbirine yaklaştırıp, barışı tesis edecek tek doz ilaç; paylaşmaktır.