Gazeteyi kurarken verdiğimiz resepsiyonda dediklerimi bugünkü gibi hatırlıyorum. Biz yapacağımız gazetecilikte müftüye keçi çaldırmayacağız demiş ve müftünün keçi çalma hikayesini anlatmıştım. Aradan geçen yaklaşık altı yıllık süreçte onca çileye, sıkıntıya, uğraşa rağmen kaliteli ve ilkeli yayıncılık yapan bir gazeteyi siz değerli okurlarımızın beğenisine sunmanın keyfini ve hazzını yaşadığımı belirtmek isterim.
Benim bu mesleğe girme nedenim bu işi yapanların yaptıkları işi doğru dürüst yapmamalarından kaynaklandığını hepiniz biliyorsunuz. Üzülerek ifade etmem gerekirse bu meslekte bulunan insanların yaptıkları haberleri faillerinin güçlerine, makam ve mevkilerine göre yaptıklarını biliyoruz. Biz ise olayların faillerinin kim olduklarına bakmaksızın tamamen yaşanan gerçekleri siz değerli okurlarımıza sunarak bu mesleği yapmaya çalıştık. Zaten öyle yapmamış olsaydık bu meslekle uzaktan yakından ilgimiz olmadığı halde bu kadar teveccüh görme şansımız olmazdı.
Biraz geriye dönüp beş ya da altı yıl öncesine bakıldığında o günlerdeki basının çizgisi ile DENGE Gazetesi'nin kuruluşundan sonraki çizgilerine bakıldığında ne demek istediğim çok daha iyi anlaşılacaktır. O günlerde kendilerini basın camiasının duayeni olarak görenler şimdi nasıl ayaklar altında süründükleri ortadadır. O günlerde istedikleri bürokratı bir yazı ile alaşağı edenler, mütedeyyin insanlarla ilgili bir haber yapıp onların hayatlarını söndürenler, şimdilerde kimse tarafından ciddiye alınmadığından bir hayli canları sıkkın olduğu şüphesizdir. Keşke o insanlar işlerini adam gibi yapsalardı da biz bu işe hiç girmeyip para kazansaydık. Yine de onlara teşekkür ediyorum. Bana bilmediğim bir mesleği daha öğrettiler. Sadece bana meslek öğretmekle kalmadılar şehrimizde yaşayanlar DENGE Gazetesi sayesinde bilinmeyenleri veya perde arkasında olup bitenleri öğrenmiş oldular. Bu kadar detaydan sonra gelelim bugünkü konumuza
Malumunuz geçtiğimiz günlerde basın camiasında bazı gelişmeler oldu. Bu gelişmelerle ilgili daha önceden siz değerli okurlarımızı zaten bilgilendirmiştik. Geçtiğimiz hafta ilgili gazetenin Genel Yayın Yönetmeni tüm basın camiasını arayarak satın aldıkları yerel kanalın devir teslim törenine katılmalarını istemişti. Bizim gazeteden de Yazı İşleri Müdürümüzü davet etti. Arkadaşımız davete icabet etti. Normal şartlarda o insanın gidip mahkemede benim aleyhimde gerçekle bağdaşmayan ifade vermesinin karşılığında benim yazı işleri müdürümü oraya göndermemem gerekiyordu. Yine de gitmesine bir şey söylemedim. Biz bu kadar objektif davranmamıza rağmen bu arkadaşlar yaptıkları haberde kendileri çalıp kendileri oynamışlar. Sanki bu şehirde sadece kendileri var da davetlerine sadece kendileri katılmış gibi sadece kendilerini yazmışlar. Yok bilmem hangi yan kuruluşlarının icra kurulu bilmem nesi, yok bilmem hangi kuruluşlarının yandan çarklı adamı katıldı demişler. Sizin anlayacağınız kendileri çalıp kendileri oynamışlar. Davet ettiklerinin hiç birisini adam yerine koymamışlar. Oysa ki çağırdıkları arkadaşların büyük bir kısmı davete icabet etti. Bu yaptıkları o insanların kalitesini ortaya koyar. Ben onların hiçbir davetine bugüne kadar gitmedim bundan sonra da gitmem ancak insan davet ettiği insanlara değer vermez ise kimseden değer bulamaz.
Son günlerde aldığım duyumlara göre şehrimizin en eski gazetesi de el değiştirmek üzere. Birileri ile pazarlık yapılıyormuş. Aslında gazete şehrimizin en eski gazetesi gibi gözükse de gazetenin içerisinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan çıkmak için iki kez isim değiştirmiş olunca şehrin en yeni gazetesi de sayılabilir. Biz hiçbir gazetenin sektörden çıkmasını veya ekonomik sıkıntı yaşamasını istemeyiz. Bir işi yaparken Ahmedin, Mehmedin desteğine güvenerek yaparsanız sonunuz hüsran olur. Hangi işi yaparsanız yapın dayanağınız Allah olacak ondan sonra da işinizi adam gibi yapıp sonucunu bekleyeceksiniz. Bu şehirde nice gazeteler vardı. Sahipleri şu anda başkalarının yanında çalışmaları bir yana devlete olan borçlarını bir bilseniz aklınız şaşar. Devlet alacağı karşılığında bu insanlardan bir şey alamadığı için onlar da kendilerini mutlu saymaktalar. Bu insanlar bu kadar rezilliklerini hiç görmezlikten gelip hala daha bu işi yapmaya devam ediyor ise onlara benim söyleyecek sözüm yok. Onları Allah'a ve sizlerin takdirine bırakıyorum.
Gelelim bu gazeteyi kimin veya kimlerin alacağına veya pazarlık yaptıklarına; Aldığım duyumlara göre on kişilik bir ekip bu gazeteyi almak için kolları sıvamış. İçlerinde İl Özel İdaresi'nin milyonlarını götürenler de varmış. Allah öyle bir Allah ki haram parayı kimsenin yanında bırakmaz. Tüyü bitmemiş yetimin malını yiyenler haydan geleni hu da yiyecekleri muhakkak. Konumuzu daha fazla uzatmadan bugünlük de burada son veriyorum, iyi hafta sonları