Altıntaş, ABD Başkanlık Sistemini 55 Anayasa Kurultay Üyesinin kurduğunu kaydetti.
ABD’de 1787’li yıllarla kıyaslandığında günümüzdeki hükümetlerin işlemesinde izlenen karmaşık süreç içinde çok daha az gelişmiş ekonomik koşullar altında dört milyon insanı yönetmek gerçekten kolay görülebildiğini belirten Altıntaş şöyle devam etti;
“ Fakat ABD Anayasanın yazarları o gün kadar gelecek için de temel atıyorlardı. Yalnız kendi yaşamları süresince değil gelecek kuşaklar için de işleyecek bir hükümet yapısı oluşturmak gerektiğini açıkça biliyorlardı. Bu nedenle Anayasaya, toplumsal, ekonomik ve siyasal nedenler gerektirdiğinde belgenin değiştirilmesini sağlayacak bir hüküm eklemişlerdi. Onaylandığından beri, Anayasada yirmi altı değişiklik yapılmıştır ve Anayasanın esnekliğinin onun en büyük güçlerinden biri olduğu kanıtlanmıştır. Böyle bir esneklik olmasaydı, 220 yıl önce kaleme alınmış bir belgenin bugün Birleşik Devletlerde 300 milyon insanın ve her düzeydeki binlerce hükümet biriminin gereksinimlerini etkin bir biçimde karşılaması beklenemezdi ve ne de küçük kasabaların ve büyük kentlerin sorunlarına aynı güç ve kesinlikle uygulanabilirdi.
Böylelikle Anayasa ve federal hükümet, yerel ve eyalet yönetimlerini de içeren hükümet piramidinin doruğunda yer almaktadır. ABD’deki uygulamaya göre, her hükümet düzeyi özellikle ona ayrılmış belirli yetkiler içeren geniş çaplı bir özerkliğe sahiptir. Değişik yönetimler arasındaki uyuşmazlıklar mahkemelerce çözümlenir. Ancak, her hükümet düzeyinde aynı anda işbirliğini gerektiren ulusal çıkarlara ilişkin sorunlar da ortaya çıkabilir ve Anayasada böyle durumları düzenleyen hükümler de yer almaktadır. Amerikan devlet okulları genellikle yerel yönetimlerce eyalet çapındaki standartlara uygun olarak yönetilir. Fakat okuryazarlık ve eğitim kazanımı yaşamsal bir ulusal çıkar gereği olduğu için federal hükümet de okullara yardım eder ve daha fazla eşit eğitim fırsatları sağlanmasına yönelik tekdüze standartlar uygular. İskan, sağlık ve sosyal yardım gibi başka alanlarda da hükümetin çeşitli düzeyleri arasında benzeri bir ortaklık vardır.
Çok ilginç olan ve Tocqueville’nin söylediği gibi, insan toplumlarının anlaşılmasında yeni bir sorun yaratan, farklılıkların ortadan kalkmasını sağlayan grup dinamizmidir. Amerikalıların iki yüzyıldan bu yana on dokuzuncu yüzyılın politik devrimlerine kendilerini kaptırmış olan Avrupalılara göre daha az değişmiş oldukları görülmektedir. İnsan toplumunun hiçbir ürünü kusursuz değildir. Yapılan pek çok değişikliğe karşın Birleşik Devletler Anayasası’nda gelecekteki gerilim dönemlerinde açığa çıkacak aksaklıklar bugün de var olabilir. Yine de, iki asırdır süren büyüme ve rakipsiz gönenç, Amerikan hükümetinin temelini atmak için 1787 yazı boyunca Amerikan Anayasa Kurultayı üyesi olarak çaba gösteren 55 kişinin ileri görüşlülüğünü kanıtlamıştır.”