BAŞKASINA HARAM OLAN...

Adnan Bahadır

BAŞKASINA HARAM OLAN KAYIKÇIBAŞI İLE VEZİR"E HELALDİR

           

Olayları bire bir yaşayıp, bilmek ve bu bilgiler doğrultusunda yazı yazmak, çok farklı bir durum olduğundan, bu güne kadar yazdığım tek bir yazıdan dahi bir tek tekzip talebi dahi gelememiştir. Zira bilmeden veya evrakını görmeden yazı yazmak âdetim değildir. Zaten bu bildiklerimden ötürü beni ortadan kaldırmak istemediler mi? Bunu isteyenlerin kimler olduğunu da toplumun tamamı bildiğinden, bu insanlarla ilgili sürekli olarak dosyalar gelmektedir. Önümüzdeki günlerde çok güzel evraklarla, sizleri buluşturacağım. Biraz sabırlı olursanız kimlerin neler yaptığını hep birlikte göreceğiz. Geçtiğimiz Şubat ayı sonunda İhaleye çıkarılan, Tekkeköy"deki 90 dönümlük arazi, bazı meclis üyelerinin itirazı sonucu iptal edilmişti. Konuyla ilgili, bugünkü manşetten süreci haber yaptığımız için, detaya girmek istemiyorum. Ancak burada üzerinde durulması gereken konu, üç yıl önce Yıldırım Holding"in profil ve sac fabrikası yapmak üzere, satın almak istediği arazi ile ilgili, bizzat Vezir Hazretleri bana bu satışın rayiç bedel üzerinden yapılması halinde, devletin çok büyük zarara uğrayacağını, bu nedenle satışın iptal edilmesi gerektiğini söyleyerek, araziyi meclis tadilatı ile Belediye hizmet alanına çevirip, ihaleyi iptal etmemizin perde arkasındakileri şimdi çok daha iyi anlamaktayım. Bu araziyi yıldırım Holding"e tahsis ettiğinde, aynı zamanda Samsunspor Kulübü Başkanı olan Vezir Hazretleri, Yıldırım Holding"den borç para talep etmiş, ancak bu parayı araziyi onlara tahsis ettiğinden, bağış olarak istediğini söylememiş, kendi kafasından böyle bir plan kurmuş! Adamın işi, gücü kafasında planlar kurup, senaryolar yazarak, başkalarını oyuncu olarak oynatmak olduğundan, aynısını Yıldırımlara da yapacağını düşünmüş, ancak plan burada tutmamış, Yıldırımlar parayı vermiş, aradan belli bir zaman geçince parayı talep etmişler. Bizim Vezir kendisini ilah, diğer insanlar kulları olarak gördüğünden olayı hiç ciddiye almamış. Adamlara cevap verme tenezzülünde dahi bulunmamış. Olaya sinirlenen Yıldırımlar soluğu mahkemede alıp, verdikleri parayı talep etmişler ve mahkemeyi kazanarak parayı faiziyle birlikte almışlar. Mahkeme, bizim kendilerinin almak istediği hazine arazisini, Belediye Hizmet alanı yaptığımız zaman devam ediyordu, meğer bizim Vezir Hazretleri adamlara bedel ödetmek için böyle bir senaryo hazırlamış.  Ancak ne olursa olsun, o gün almak istedikleri arazinin bedeli, tespit edilen rayiç bedelin en az dört katı değerinde olduğunu çok iyi bildiğimden o evraka destek verdim. O gün şiddetle karşı çıktıkları uygulamanın aynısını, bugün kendileri yaparken hiç mi vicdanları sızlamıyor? Bir ikinci konu, DOP olarak adlandırılan Düzenleme Ortak Payları, amaçları dışında kullanılmaları veya satılmaları halinde mahkemeye gidilirse, bu işlemin iptal edileceğini bilmelerine rağmen, yaptık oldu mantığıyla hareket eden bu insanlar, ne yasalara, ne insanlara, ne de kamu vicdanına saygı duymadıklarından, yapılan ikazları da duymazlıktan gelecek kadar, sorumsuz davranmayı adet haline getirdiklerinden, yüzlerine giden her ıslaklığı yağmur sayacak kadar pişkinleşip, olgunlaşmışlar!..Bu meşhur ikilinin bilmeleri gereken bir şey var. Dünya"da idari makamlara gelen herkes bir gün yaptığının hesabını verdiği gibi, kendilerinin de günü gelince yaptıklarının hesabını vereceklerini unutmuş gözüküyorlar. Geçtiğimiz Temmuz-Ağustos aylarında, Sayıştay Müfettişleri"nin yaptıkları teftişte ortaya çıkan çok önemli şeyleri ört bas ettiklerini sanmasınlar. Yakında tüm detayları ile açıkladığımda hem kendileri, hem de kamuoyu neyin ne olduğunu görecektir. Dedik ya 25 kuruşa şoför mahali yok, sözümüzdeyiz, ölmek var, dönmek yok. Kalın sağlıcakla…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.