Cezaevine girdikten sonra yazdığımız yazılardan son derece rahatsız olan birilerinin, Savcılığa müracaat ederek, yazdığımız köşe yazılarının durdurulmasını, bunun yasal olmadığını, yazılarda onlara hakaret ettiğimi (falan, filan)ve bizden şikâyetçi olduklarını söylemiştik. Ben ise Savcılığa verdiğim ifade de bunun yasal olduğunu ve ülkemizde bunun örnekleri olduğunu belirtmiştim. Aslında şikâyeti yapanların sıkıntısı, onların yaptığı yanlışları yazabilen bir tek ben olduğumdan, beni susturmaktı. 10 Ocak 2010 tarihli Hürriyet gazetesi, Abdullah Öcalan"ın İtalya"da yayınlanan ve ülkenin önemli gazetelerinden olan İl Manifesto"da köşe yazarlığına başladığını ve ilk yazısının yayınlandığı haberi geçiyordu. Adalet Bakanı bu konuda yetkinin infaz hâkiminde olduğunu, mektupları infaz hâkiminin inceleme hakkına sahip olduğunu ve yayınlanma izninin de yine infaz hâkiminde olduğunu bildiriyordu. Aynen bizim makalelerimizde öncelikle cezaevi komisyonu tarafından okunduktan sonra, uygun bulunursa gönderiliyor, uygun bulunmaz ise bize yazı ile bildiriliyor. Şayet itiraz edersek, mektup infaz hâkimine gidiyor, nihai kararı da o veriyor. Sizin anlayacağınız her şey yasal prosedürde işliyor. Ülkemin 300 milyar dolarına ve 40000 civarında insanının ölümüne neden olan terör örgütünün liderine köşe yazısı yazma izni verilmişse, Adnan BAHADIR"IN köşe yazısı yazması bunun yanında ne kalır, yorumu siz Değerli Okuyucularıma bırakıyorum? Bu noktada görevli arkadaşları zor durumda bırakmakta doğru olmaz, yazılan makalelerin yasal sorumluluğu yazan kişiye aittir. Ama yinede çıkan yazılarla ilgili yoğun bir rahatsızlık olunca, bazı konularda çok da detaya inmeden geçmek zorunda kalıyoruz. Geçtiğimiz Cumartesi günü başladığımız Kurtlar Sofrası Kuzey Yamacı yazı dizimiz devam edecek. Bu yazılar dizi halinde yayınlanacaktır. Medrese-i Yusufiye"de farklı konularda farklı yazı dizileri yazma fırsatı bulduk. Örneğin Kırk haramiler ve Torunları, Dumanlı Düz ovanın Sırtlanları, Mavrolosalas"da garip bir yiğidin hikâyesi, Madalyonun diğer yüzü, Cezaevindeki Bedensel Tutsaklık ve Dışarıdaki Fikri Esaret yazı dizilerimizin bazıları olacak. Sizin anlayacağınız, her şerden bir hayır yaratan yüce Mevla, bizim dışarıdaki yoğun iş temposundan vakit bulup yazamadığımız yazıları, okuyamadığımız kitapları teker teker ele almamızı sağladı. Zamanı gelince de onları sizlerle paylaşacağız. İnsan hangi şartlarda olursa olsun, elindeki imkânı kullanmasını bilirse, onun için şer gibi gözükenlerin hayra vesile olabilir.Yeter ki bu noktada yapması gereken en önemli şeyin, sağlam bir tevekkül ve sabır olduğunu bilsin. Peki, Sizce bebek katili neden İtalya"da bir gazetede köşe yazarı olmayı seçti? Bana göre önce oradan başlayıp, daha sonra ülkemizdeki gazetelerde devam etmeyi deneyecektir. Adam batıl olan davasında ne kadar samimi ve çalışkan peki ya bizler? Takdir sizlerin, Hoşça Kalın
BEBEK KATİLİ KÖŞE YAZARI OLMUŞ!
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.