Bazı insanlar kendilerini pazarlamayı çok iyi becerirler, ekmedikleri yerden biçerler, çok az iş yaparlar ama çok iş yapmış gibi kendilerinin reklamını yaparlar. Bu tür insanların özel ekipleri vardır, o ekip sayesinde sürekli gündemde tutulurlar. Yere göğe sığdırılamazlar, varsa da onlar vardır, yoksa da onlar yoktur. Bizim şehirde bunun en güzel örneğini Vezir Hazretleri vermiştir. Yapmadığı işleri yapmış gibi pazarlamış, tüyü başında bitmemiş yetimi dahi borçlu bırakarak koltuğu bırakmıştır ama gel sor ona ondan daha iyi bu işleri yapacak kimse çıkmadı bu şehirde. Yaptığı işler yok mu derseniz elbette var. Şehrin mobilyalarını değiştirdi, katı atık çöp depolamasını yaptı, hafif raylı sistemi şehre getirdi, peyzaj ve çevre düzenlemeleri yaptı. Görev yaptığı yirmi yıla yakın zaman dilimi içerisinde kilise kavşağındaki yer altı geçidi ile Çatalarmut’taki üş geçit dışında ikinci bir çalışması olmadı. Bu çalışmaları yaparken sürekli olarak şehri borçlandırdı, dünya bankasından KFW’sine kadar her yere hazine garantili borçlandı. Bu borçlanmaları yapabilmek için o bankaların önerdiği müşavir firmalara milyonlarca dolar ödedi. Ardından dövize endeksli borçlanmalar yaparak şehre hizmet ettiğini söylemekte. Hatta sadece bununla da kalmamakta etrafındaki Rotaryen, Lions, Soroptimis grupları onu övmekle bitiremiyor.
Yapılan bu borçlar ödendikçe arttı, çünkü döviz kurları sürekli yükseldiğinden belediyenin gelirleri bu borçlara yetmez hale geldi. Şimdiki yönetim bu işin altından kalkmanın mümkün olmadığını görünce çareler aramaya başladı ve sonunda hazine garantili olan bu borçları ödemeyip hazineye ödetmek sureti ile belediyeyi hazineye borçlandırarak yükü bir nebze olsun hafifletme imkânı buldu. Ben bunları Mustafa Demir’den öğrenmedim, mesleğimin gereği ve geçmişte belediyecilik yapmış birisi olarak bu borçların nasıl ödendiğini merak edip araştırdım ve bu bilgilere ulaştım. Yapılan hizmetler güzel olabilir ama Kayseri Belediyesinin yirmi beş kilometre uzunluğunda olan hafif raylı sisteme ödediği para yüz sekiz milyon dolar iken Samsun’un on sekiz kilometrelik raylı sistemine ödediği para yüz otuz milyon dolar olunca kimse bunun şehre güzel hizmet olduğunu savunmasın. Aynı şekilde katı atık çöp deposu işine ödenen para yirmi milyon dolar iken aynı dönemde başka şehirlerde yapılan çöp depolama istasyonlarına ödenen paranın çok daha az olduğunu da biliyorum.
Geçtiğimiz hafta sonu Ordu’da yapılan yerel yönetimler bölge toplantısında tecrübelerini paylaşan Vezir Hazretleri, sanki dünyayı yeniden keşfetmişçesine belediye başkanlarına belediyecilik dersi vermiş. Bir Allah’ın kulu da çıkıp arkadaş iyi güzel de sen belediyeyi aldığın zaman ne kadar borcun vardı bırakınca ne kadar borçla bıraktın demiyor, diyemiyor. Burada en önemli sıkıntı da Mustafa Demir’in yaptıklarını anlatamaması veya öyle bir derdi olmamasında. Ama işin gerçek tarafı Mustafa Demir’in politikalarının yanlış olduğunu ortaya koymakta. Bugün itibarı ile seçim olsa Mustafa Demir’in karşısına kim çıkarsa çıksın kazanacak durumda gözükmekte. Mustafa Demir bu işi Allah rızası için yapıyorum, kim ne derse desin modundaysa yanlış yerde duruyor. Gidecek bir tarikat şeyhine elini eteğini öpecek, virdini alacak, gece sabaha kadar teheccüd namazı kılacak, vird çekecek, hatme-i haceganlara katılacak, ahiretini kazanacak. Belediyecilik hem icraat hem de toplumun gönlünü alma mesleğidir, öyle umursamazlıkla bu işler yürümüyor.
Hiç unutmuyorum 2005 yılında Vezir Hazretleri şehrin her tarafında bulunan billboardlara tersane geliyor ilanlarını asınca kendisine bu iş yapılmazsa ne olacak diye sorduğumda bu toplum erken unutur merak etme demişti. Adam yapmadığı işlerin reklamını yapıp dört dönem koltuğunda oturdu. Mustafa Demir de yaptıklarını anlatamıyor, kurduğu televizyon, dergi ve internet siteleri dikiş nakış kursları, moda tanıtımları ve magazin haberleri yapmakta, tek bir tane icraat haberi göremedim. Yazık günah değil mi? Bunca iş yapılmakta kimsenin haberi yok… Mustafa Demir’e bunu kimse anlatamıyor ama Vezir Hazretleri başkanlara tecrübelerini paylaşıyor. Ekibi tekrar aday olacak diye fısıltı gazetesinde yayın yapıyor. Siyaset topluma icraatları anlatma ve gönül alma sanatıdır. Yerel siyaset genel siyasetten çok faklıdır. Umarım bunun farkına varır da gereğini yapar yoksa işi çok zor. Bu günlük de bu kadar, kalın sağlıcakla.