Bugün birkaç konuyu konuşmak istiyorum. İlk konumuz Baro başkanının yaptığı açıklama ile ilgili AK Parti il Başkanının açıklaması olacak. Bu konuda konunun detayına girmeden şunu belirtmek isterim ki İstanbul seçimleriyle ilgili kanaatimi bir önceki yazımda zaten yazmıştım. Ancak Baro başkanı olan arkadaşın sürekli AK Parti aleyhinde beyanatlar vermekle bilinen bir arkadaş olduğunu herkes bilmekte. Her ne kadar bir dönem AK Parti’den Belediye meclis üyeliği yapmış olsa da ben şahsen onun hiçbir zaman gerçek bir AK Partili olmadığı kanaatimi taşıdığımı bu satırlardan defalarca yazmıştım. Baro başkanları hukuki konularda elbette açıklamalar yapabilirler. Buna kimsenin itirazı da yok ama Samsun Barosu başkanının bugüne kadar iktidar lehine hiç açıklama yapmadığını bu şehirde herkes bilir. Eleştiri hepimizin hakkı ancak geçmişten gelen kinlerimizi düşüncelerimize yansıtmadan eleştiri yapmak zorundayız.
Gelelim ikinci konumuza, AK Parti’nin kaybettiği ilçeler nedeniyle İl Başkanlığının ve iki ilçe Başkanının istifasının alınması yönünde haberler yapılmakta. Siyasetin içerisinden gelmiş biri olarak bu konudaki âcizane kanaatim AK Parti il Başkanı ve il teşkilatı seçimlerde ellerinden gelen her şeyi yaptılar. İlkadım İlçe Başkanı da öyle, fevkalade çalıştı ama MHP ile yapılan ittifakın bu iki ilçenin kaybedilmesine neden olduğu ortada. Atakum İlçe Başkanı sandıklara sahip çıkamadı deniliyor ona bir şey diyemem ama il teşkilatı ile İlkadım İlçe teşkilatı elinden geleni yaptı bu açık ve net ortada. Bu iki teşkilatla ilgili kim ne diyorsa içindeki kini kusuyor yoksa adamlar adam gibi çalıştılar. Günahlarını almanın alemi yok. Ben gerektiğinde yanlış yapılan konularla ilgili tavrımı açık ve net ortaya koyuyorum ama bu konuda haklarını teslim etmek zorundayız.
Belediyelerde yaşanan yeni kadrolaşmalarla Büyükşehir’deki Başkanvekillikleri konusuna gelince, önce İlkadım’daki yeni yapılanmayı konuşacak olursak bana göre Necattin Demirtaş başkan yapılabilecek en güzel kadroyu kurdu. Nedenine gelince bu arkadaşların tamamına yakını bir önceki dönemde idari görevlerdeydiler. Bir kısmını tanımasam da pek çoğu kaliteli insanlar. Örneğin Cemal Kulein zaten Başkan yardımcısıydı, iyi de bir insan. Şerif Mırık ve Ramazan Bayraktar tanıdığım, güvendiğim insanlar. Ben Büyükşehir’deyken Ramazan Bayraktar’ın merhum babasına Baruthane ’de yaptığı Cami inşaatında çok yardımcı olmuştum. Hatta oraya gönderdiğim kepçe Türkcell’in telefon kablolarını kesince bir hayli sıkıntı çekmiştik. Çok enteresan bir şey söylemek istiyorum. Benim eski dostum yeni düşmanım Okuyucu, Demirtaş başkana çok kızgınmış, oğlu Semih’i sadece müdür yapmış adam(!) Başkan yardımcılığı istiyormuş Necattin başkan yapmamış, sadece bu da değil bizim Zeynel efendi de müdürlük istiyormuş alamamış, o ekibin de canı çok sıkkınmış ama olsun canlarını sıkmasınlar. Beklerler bir 5 sene başka bir adaya destek verip ondan alırlar… Alırlar da ne alırlar onu da siz anlayın!... Bu adamın istekleri bitmez demedim mi? Dediklerim de aynen çıktı. İYİ Parti yönetimi Demirtaş’a çok kızgınmış. Hatta önceki gün Belediyede bazı homurdanmalar da olmuş, adamlar umduklarını alamamışlar. Necattin başkan aklıselim bir adam, yanlış yapmayacağı kanaatindeyim. Seçimden önce de yazdığım gibi kendisi düzgün adam ama ona destek olan partilerin yönetim kadrolarının ve meclis üyelerinin talepleri bitmek tükenmek bilmez. Bunca baskıya rağmen yaptığı yönetim, çok güzel bir yönetim.
Büyükşehir meclisindeki yapılanma fevkalade güzel oldu. Daha önce yazdığım gibi Mustafa Demir operasyonlara boyun bükmedi. Kendisinden sonra en önemli siyasi koltuk olan koltuğa Hasan Uzunlar’ı oturtması Büyükşehir'in patronunun kendisinin olduğunu ortaya koymuş oldu. Bu arada Kamuoyunda oluşan yanlış bir olguyu da düzeltmek isterim. Dün biz dâhil tüm yerel gazeteler Nihat Soğuk ’un Meclis 1. Başkanvekili seçildiğini yazarak sanki Büyükşehirde Meclis 1. Başkan Vekilliğini çok büyük bir görevmiş gibi vermişler. Bu görevleri yapmış biri olarak düzeltme yapma gereği duydum. Meclis 1. Başkanvekili Belediye Başkanı olmadığında meclisi yönetmekten başka hiçbir iş yapmaz, makam odası, makam arabası olmaz, sadece Başkan olmadığı zamanlarda orada meclisi yönetir. Vezir hazretleri geçen dönem Cukkacıbaşına AK Parti grup Başkanvekilliğini veremeyince meclis 1. Başkanvekilliğini verdi. Meclis Başkanvekilleri basına beyanat dahi veremezler ama partilerin grup Başkanvekillerine oda da verilmek zorunda, basına beyanat da verme hakları vardır. Ben 10 yıldır Büyükşehir’e gitmedim. Cukkacıbaşına oda verildi mi bilmiyorum ama verildiyse yasal değil. AK Parti grup Başkanvekilliği odası da şimdi Hasan Uzunlar’a tahsis edilmek zorunda. Bu ayrıntıyı da verdikten sonra bir üzüntümü belirterek yazıyı bitireceğim. İki Adem’i yakın mesafeden desteklemiş olmama rağmen birisi gitti yanlış ata oynadı Erhan Usta’yı destekledi ve kaybetti. Öbürü Mustafa Demir’i destekledi, Genel Sekreterlik istedi ama maalesef onun da hayalleri ile oynanmış olduğunu söylediğini duydum. Bu iki arkadaşa üzüntümden kahroldum, bir haftadır yemeden içmeden kesildim. Mustafa Demir’i bu güzel icraatlarından ötürü tebrik ederek sözlerime son veriyorum, Kalın sağlıcakla.