BEN.. değil de BİZ

Akşam olmuş.Yağmur bardaktan boşanırcasına yağıyor. Mevsimi.. ve ben elim kolum dolu evime gidiyorum.Hani gitmek istiyorum..ah bir de gidebilsem.Kaldırımlara araçlar park etmiş..hadi araçların arkasından gideyim diyorum..bir yandan da yağmurdan ıslanmamak için elimdeki şemsiyeyi tutmaya..ve düşmemeye gayret gösteriyorum..yaya kaldırımını insan geçmeyecek şekilde ihlal eden araçların arkasında da bir dizi yol boyunca araçlar park etmiş..onlardan kendimi sıyırayım derken bir tane aracın kenarına şemsiyemin ucu değmiş..hani fark etseydim..değdirmezdim..ama değmiş bir kere..adam arabadan çıkıp da demez mi:

Bayan elindeki şemsiyeye dikkat et..görmüyor musun arabama şemsiyen değiyor..içimden hay mübarek..sende şimdi doğruyu yaptın da benim de doğruyu yapmamı bekliyorsun..tabii bu içimden dışımdan da.. hafif tebessüm ediyor ve sen benim hakkımı ihlal ediyorsun..şu anda benim yol hakkımı da kullanmışsın.. bu konuşma çok sürmedi..benim güzel ülkemin kullanılır kanunlarını..ihlal eden edene..

Ertesi gün ilk iş olarak Trafik şube müdürlüğüne giderek, ilgili kişi ile görüştüm ve şikayetimi dile getirdim.Yaya kaldırımı araçlar tarafından park yeri olarak kullanılırsa..yayalara araçların seyir halinde gideceği yoldan başka yürüyeceği yer kalmıyor..Hasta ve yaşlı, hamile, yada engelli bir vatandaş araçlardan ezilmemek için arkasına mı baksın, karşıdan gelen insanla çarpışmamak için mi mücadele etsin..ne yapsın??

Trafik şubenin ilgilisi beni çok iyi dinledikten sonra..haklısınız dedi..ben bu konunun üzerine gidilip kaldırımların bu şekilde haksız kullanımının çözümlenmesi için..fahri trafik müfettişlerinin olmasının uygun olabilir mi??  müracaat edilmesi halinde neler gerektiğini sordum ve  öğrendim..fakat bu da çözüm değil..şikayet halinde memurlar gelip cezai müeyyide uyguluyorlar..araç yerinden kaldırıldıktan bir dakika sonra yerine başka araç gelip park ediyor..o zaman çözüm bu şekilde aranmaması lazım..

Çözüm şurada: Belediyeler yeni yapılan binalara, yapı kullanım izni verirken GARAJ ve SIĞINAK olarak projede görülen yerlerin, amacına uygun olup olmadığını araştırması gerekir..Araçların koyulacağı Garajın; insanların deprem ve bu tür felaketlerde sığınacağı kanunda yapılması mecbur olan Sığınakların; dükkan veya  daire yapılmasına göz yumulması sonucu, ortaya bu tür toplumsal sıkıntı yaratan manzaraların çıkması normal, gibi görünmekte..

Düşünsenize!!! işin bu kısmı tamamen insanların refahı ile alakalı..

bir de can dostlarımız var..

Sokakta sahipsiz bir oraya, bir buraya gitmeye çalışan, normal yaşantılarını devam ettirmeye çalışan Can Dostlarımızdan bahsediyorum..İnsanlara yürüyecek yol bırakmayan bir zihniyet..nasıl olurda hayvanlara yani can dostlara rahat yürüyecek yol bırakır..

Sanırım Türkiye de her iki kaldırımı geliş ve gidiş olarak kullanan tek şehir Samsun"dur.

Üzgünüm..Samsun artık insanların bile rahat yaşayacağı şehir olmaktan uzaklaştı..Biz bu gidişatı değiştirmediğimiz süre içinde..yani ben değil..bizi-i düşünmediğimiz süre içinde.. daha da zor günler bizi beklemekte…

İnsan"ı, Hayvan"ı ve Doğa"yı mağdur etmeyen bir Türkiye için..Elele..sevgi ile kalın.