Şaban ay’ının 15. Gecesi Beraat Kandili olarak ihya edilmektedir. Millet olarak Beraat Gecesini özel programlarla ihya ediyoruz. Zira bu güzel gelenek bizim milletimize özeldir. Diğer İslâm toplumları "Kandil Geceleri"ne manevî bir anlam yüklemeyip sedece tarihsel yanıyla ilgilenmektedirler. Hatta bazı müslüman ülkeler ve milletler tarihsel yanlarını bile kabul etmezler. Ülkemizde de bu bakış açısına yakın İlahiyatçı görüşleri vardır. Ancak milletimiz kadim bir gelenek olarak başta Kadir gecesi olmak üzere Kandil gecelerine özel önem vermektedirler.
Duhan suresi 1…4. Ayetlerde Yüce Mevla; “Ha Mim. Apaçık olan Kitab’a andolsun ki, biz onu mübarek bir gecede indirdik. Şüphesiz biz insanları uyarmaktayız. Katımızdan bir emirle her hikmetli iş o gecede ayır edilir” buyurmaktadır.
Kur’an-ı Kerimin Yüce Divandan, dünya semasına topluca bu gecede indirildiği, Kadir gecesinde başlayarak da 23 yıllık zaman içinde dünyaya inzal olduğuna inanılır. Beraat gecesi ile ilgili kabuller, peygamberimizden rivayet edilen beyanlara dayanmaktadır.
Beraat Gecesi; “Kısmet ve Kader” gecesidir. Bu gecede, gelecek bir yıl içindeki yaşamlar karara bağlanır. Ölecek ve yaşayacak olanların isimleri görevli meleklere verilir. Bu gecede hikmetli işler ayırt edilir. Rızıklarla ilgili işler Mikail (a.s.), savaşlarla ilgili işler Cebrail (a.s.), amellerle ilgili işler İsrafil (a.s.) ölümle ilgili işler de Azrail (a.s.) verilir.
Bu gecede koruyucu melekler, takip ettikleri ve korudukları kişilerin durumlarını Yüce Allaha arz ederler. Amellerin, günlük olarak sabah ve ikindi vakti, haftalık olarak pazartesi ve Perşembe günleri, yıllık olarak da Beraat gecesinde Yüce Mevla’ya arz edildiği rivayet edilir.
Beraat gecesi, şefaatin hak edildiği gecedir. Peygamberimizin bu gecede şefaat etme hakkına sahip olduğu, bu konuda şaban ayının 13, 14 ve 15.gecelerinde yaptığı dualarının kabul olduğu rivayet edilir. Meleklerin bu geceyi bayram olarak kutladıkları yine rivayetler arasındadır.
Peygamberimizin şaban ayının 15.gecesi ile ilgili olarak bir çok müjdeli ifadelerinin olduğu günümüze kadar gelen rivayetler arasındadır. Bu rivayetlerde, yıllık hataların ve kusurların Beraat gecesinde affedildiği de belirtilir.
Sıla-i rahim yapmayı terk edenler, anne babasına asi olanlar ve şirk ile, hak ve hukuku ihlal noktasına varmış günah işleyenler hariç, bu geçede müminlerin günahlarının affedileceğine inanılır.
Bu gece hayır ve iyilik gecesidir. Her gecenin ve günün hayır yapmak için müsait olduğundan şüphe yoktur. Ancak, bu gece hürmetine yapılan hayır ve hasenatın, katlanarak değerlendirileceği ifade edilir.
Bu geceye özel bir ibadet şekli yoktur. Müslüman, her zaman ibadet üzere bir hayat yaşamak durumundadır. Temel ibadetlerin yanında, ahlaklı bir yaşam, hayatın tamamını ibadete dönüştürmektir. Ama, bu gecenin hürmetine, bu gecede özel duyarlılık içinde olmak önem arz eder.
Oruçlu olarak bu geceyi karşılamak, sünneti bir gelenek haline gelmiştir. Dua, tövbe, Kur’an kıraati, salavat, kaza ve nafile namazlarla bu geceyi daha verimli hale getirmek, Müslümanın elinde olan bir durumdur. Bu gece ek olarak, söz konusu bu ve benzeri ibadetleri yapıp, bunları referans kılarak Allaha yönelmek en güzel değerlendirme şekli olarak kabul edimmektedir.
Bu gece, gelecek için yeni bir karar almak ve istikamet tayını yapmada önemli bir fırsattır. Müminler bu geceyi dua ile, nafile ibadetlerle geçirirler. Hem Rablerinin rızasını kazanmayı arzu ederler, hem de gelecekleri için, hikmetli işlerin planlandıgına inanılan bu gecede geleceklerinin hayırlı olmasına yönelik Allah'a yalvarırlar.
Kandil geceleri; inananların değerlendirmesi gereken önemli fırsatlar, promosyon dönemleri ve manevi panayırlardır. Az zamanda çok kazanç getiren, en önemlisi de geleceğin inşasında önemli bir kırılma merkezi ve zamanıdır. Fırsat olarak sunulan bu geceleri en güzel şekilde değerlendirebilme dileği ile...