BİR MÜFTÜYÜ UĞURLARKEN…

Sami Kesmen

Seksenli yıllarda Samsun”da 6 yıl İl Müftülüğü yapan, 82 yaşındaki İsmail CÖMERT hocamızı ahirete uğurladık. İmam-Hatip olarak Devlet Memurluğu görevine başladığım 01.07.1983 yılında Samsun İl Müftüsü rahmetli İsmail Cömert hocamızdı. Ben ve bir çok arkadaşımız o dönemde hem imam-hatip olarak görev yapıyor, hem de yüksek tahsilimize devam ediyorduk. Farklı fakültelerde öğrenci olan arkadaşımız da vardı ama ben ve birkaç arkadaşımız OMÜ İlahiyat fakültesine devam ediyorduk. Ekonomik şartların iyi olmadığı, ulaşımın da kötü olduğu o yıllarda; hem öğrenci, hem de görevli olmak, bunları bir arada sorunsuz yürütmek çok zordu. Okula devam ederseniz görevinizde aksamalar olmakta, görevinizi aksatmadan yaparsanız öğrenciliğiniz aksamaktaydı. İsmail CÖMERT hocamız İl Müftüsü olarak bizlerin tahsil yapmamızı da istiyor, görevimizi aksatmamamızı da bizden bekliyordu. İkisinin bir arada sorunsuz gitmesinin zor olacağını kendisi de biliyordu, çünkü kendileri de üniversite tahsilini görev yaparak tamamladığını zaman zaman bizlerle paylaşıyordu, Hem görevimizi, hem de öğrenciliğimizi en az sorunla yürütebilmemiz için bir takım tedbirler alıyor, bazı esneklikler gösteriyordu. Bunlardan en dikkati çekenleri; aylık mutat personel toplantılarını biz öğrencilerle farklı ve bizlere uygun zamanlarda yapıyor, haftalık ve yıllık izinleri okula gittiğimiz günlerle eşitlemek ve eşleştirmek istiyordu. Aldığı bu tedbirler ve sunduğu bu tekliflerle kendisi bir amir ama aynı zamanda bir devlet memuru olarak risk alıyordu. Tüm bu risklere rağmen bizlerin tahsil yapmasına yardımcı oluyor, zaman zaman da kendisinin çektiği zorlukları bizlerle paylaşarak bizlere moraller veriyordu. O dönemde öğrenci olan görevlilerin hiçbirisinin kendisinden şikayetçi olduğunu sanmıyorum, aksine herkesin kendisine şükran, minnet ve diyet borcunun olduğunu, bu borcu da sonraki yıllarda hem hizmet yaparak hem de kendisine saygı duyarak ödemeye çalıştıklarını düşünüyorum.

            Rahmetli hocamızla, sonraki yıllarda da bizim ilişkilerimiz devam etti, hatta bu ilişkiler aile dostluğuna dönüştü, kendisini evimizde misafir ettiğimiz gibi kendisine de zaman zaman misafir de olduk. Daha önce ahirete irtihal eden hocamızın kıymetli eşleri Havva yengemiz de misafirperver bir hanımdı ve hocamızla da çok güzel bir aile yaşamları vardı. Yetiştirdikleri çocukları da kendilerini mahcup etmemiş, gurur duyacakları hizmetlere imza atmışlardı ve bundan da gurur duymalarına neden olmuşlardı. Kendisini tanıyanların gönlünde önemli bir karşılığı olan muhterem hocamızın cenaze merasiminde, farklı toplum katmanlarından bir çok değerli insanın bulunması; kendisinin karşılığını gösteriyordu. Emeklilikten sonra ömrünün büyük bir bölümünü Samsunda geçiren hocamızın, bu nedenle de birçok dostunun oluştuğu, bu dostlukları güzel ilişkiler içinde yürüttüğü, geçmişte sahip olduğu dostluklarını da devam ettirdiği; cenaze merasimindeki katılımlardan daha güzel anlaşıldı. Kur”an Kursu öğreticisi olan ve yaklaşık kırk yıldır Samsunda başarılı bir şekilde görev yapan kızı Ayşenur Köksal ve damadı Muhammed Köksal”ın sevenleriyle, oğlu gazeteci, yazar Yusuf Ziya Cömert”in dostlarının da katılımıyla muhterem hocamızın kalabalık bir cenaze merasimine şahit olduk. Kendisine ve eşi Havva yengemize Allah”tan rahmet diliyoruz. Kabirleri nur, makamları ali, mekanları cennet, ruhları şad olsun. Allah kendilerinden razı olsun. Evlat ve yakınlarıyla, tüm sevenlerine sabırlar diliyoruz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.