Hayatım boyunca insanların siyasi düşüncelerine bakarak onları değerlendirmedim, kendi siyasi düşünceme ters gelmiş olsa dahi muhatabım karakterli bir insan ise ona saygı duydum ve ilişki kurmaktan geri kalmadım. Siyasi hayata merhum Erbakan Hoca ile gözlerimi açtım, onun rahlei tedrisinden geçerek başladım, ama en çok kavgalı olduğum kişiler o çizgideki yamuk adamlarla olmuştur. Beni tanıyanlar hep senden selametçi olmaz demiş olmalarına hiç aldırış etmedim, zira siyasi çizgimden hiç bir zaman endişe duymadım.
Arkadaşlık ilişkileri ise her siyasi partideki insanlarla olmuş, ama bozuk karakterli insanlarla hiç bir zaman anlaşma şansım olmamıştır. Konuşurken mangalda kül bırakmayıp icraata geldiğinde ortadan kaybolan insanlarla hiç işim olmadı, göründüğü gibi olan veya olduğu gibi görünen insanlarla arkadaşlık yaptım. Dostluk noktasında ise çok az sayıda dostum oldu ama nitelikli insanları dost edindim ,onlarla sadece bir ömür boyu değil, ahirette de birlikte olacak şekilde birliktelik kurdum.
Irkçılık hayatımın hiçbir yerinde olmamıştır, inancım da buna izin vermez, ancak doğduğum yeri inkar edip soysuzlaşacak kişiliğe de sahip değilim, başkaları gibi konuşurken Samsunlu, eve gidince Trabzonlu değilim, tam aksine bu şehrin ekmeğini, suyunu, havasını teneffüs ettiğimden kendimi bu şehirli olarak kabul ediyorum ve bu şehir için her türlü fedakarlığı dün yaptığım gibi yarın da yapmaya devam edeceğim. Ama Atalarımın geldiği yeri inkar edip, soysuzlaşmak gibi bir durumun içerisine de asla girmeyeceğim.
Bu izahatı yapma nedenim geçtiğimiz hafta Of-Çaykara Derneği'nin yapmış olduğu etkinlikle ilgili yazacaklarımdır. İster inanın ister inanmayın ama Oflu olmama rağmen hayatım boyunca bu güne kadar Of- Çaykara Derneği'ne hiç gitmedim, dışarıdan nerede olduğunu gördüm ama içerisinde ne var, kimler orada ne iş yapar hiç bilmem, bildiğim, gördüğüm nedir derseniz yılda bir kez yaptıkları ve bu güne dek sadece bir kez gittiğim gece etkinliği olup, daha sonraki tavrım nedeniyle ne onlar davet etti, ne de ben gitme gereği duydum.
Bu şehirde bir ilin, bölgenin hemşehri dernekleri var, tamamına yakını da çeşitli sosyal aktiviteler, geceler, organizasyonlar düzenlerler ama katılımcıları seçerken tüm siyasi parti temsilcilerini, STK temsilcilerini,esnafı davet ederler ve içerisinden bazılarına konuşma hakkı verirler. Of-Çaykara Derneği ise genellikle sosyal-demokrat kökenli siyasetçileri ve iş adamlarını çağırır, onları ön planda tutar, onlara konuşma hakkı verir, yıllar yılıdır bu böyle gider. Severiz veya sevmeyiz ama gerçekleri konuşmak zorundayız bu şehrin bir Bakanı var ve o Bakan Of kökenlidir, Of-Çaykara Derneğinin yapacağı etkinlikte başrol oyuncusu olması gereken de odur, siz kalkar Çarşambalı ve CHP li Haluk Koç'a gecenizde plaket verdirirseniz benim daha önce adını OF-CHP derneği olarak ilan ettiğim tezi doğrulamış olursunuz.
Yapılan geceye Ak Parti'li olarak katılan iki önemli isimden ikisi de sosyal demokrat kökenli isimler. Birisi Vezir Hazretleri , diğerinin adı Topal Osman ama ruhu Sosyal Demokrat olan Belediye Başkanı, bunların dışındaki katılımcıların tamamı CHP liler. İş adamlarına gelince durum orada da aynı ,şehrimizin en böyyüüük iş adamlarından olan Of'lu arkadaşların da aslı CHP'li, hatta ruhları topyekün hala daha CHP'li ama Ak parti iktidarda olunca mecburi istikamet olarak işlerini gördürebilmek adına Ak Partili olmuşlar Of'a gittiklerinde ağalarına Ağam biz asla inancımızdan taviz vermedik, sadece tabelada küçük bir değişiklik var diyerek onları avutan iş adamları da derneğin öncü kuvvetlerinden.
Birde bu saydıklarımın yandan çarklı adamları olan bizim odasız müşavir bu toplantıya katılmış ancak onunkisi tamamen duygusallık zira dernek başkanı ile kendisinin başkanlık döneminde çok farklı ilişkileri vardı, dernek başkanı İlkadım bölgesindeki tüm haşeratı yok etmek için bir hayli uğraş vermiş, bizim odasız müşavir de onun için kendisine bir hayli para ödemiş ancak ödenen paraların çokluğu nedeniyle bazı soruşturmalar hala daha devam ettiği iddia ediliyor.Odasız müşavir bu aralar bir hayli yoğun. Kayınçomun il Başkanlığı için bazı isimleri arayıp destek istediğini öğrendim hatta bu konuda Büyükşehir'in adını da kullandığını öğrendim. Bu arkadaşımızın odası yok ama maaşı meclisten almasına rağmen sürekli olarak Samsun'da kalması ne kadar doğru sizlere sorarken Sayın Bakan'a da hatırlatmak istiyorum, ya bu adamı alsın Ankara'ya götürsün ya da Milletin parası ile ödenen maaşını kessin. Böyle rezalet olmaz. İşte sizlere bir klasik OF-CHP etkinliği daha sunduk. Değerlendirmesi sizden. Kalın sağlıcakla