Öğretmenevi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen söyleyişiye konuşmacı olarak katılan 87 yaşındaki Mehmet Nazım Tıkıroğlu, geçmişten günümüze Samsun'u anlattı.
Ailesinin 1800'lü yıllarda Rusların işgalinden kaçarak Samsuna geldiğini söyleyen Tıkıroğlu, ''Ruslardan kaçan bütün Karadenizliler evleriniterk ederek bazı eşyalarını topraklara gömerek ya da taşıyarak, yollara düşmüşler. Bu şekilde Arhavi'den Samsun'a gelmişler. Samsunda şimdilerde Selahiye belirtilen yerde Ermeni mahallesi vardı. Ailem oraya yerleşmiş. 1924 yılında Babam Samsun'da bir lokanta işletmeye başlıyor ve geçimini o şekilde sağlıyor. Ben ilkokula başladığımda harf inkılabı henüz yeni yapılmıştı'' dedi. Hayatından ilginç örnekler sunan Tıkıroğlu, Başından geçen bir hikayeyi şöyle anlattı: ''3 buçuk yaşında memleketten dönerken annem ile vapura binmişiz. O zamanlar Karadeniz'de tek vapur çalışıyordu. Kaptanı ve doktoru Rum'du, ikinci kaptanı ise Türk'tü. Vapurda seyahat ederken ishale yakalanmışım. Annem kaptan'a rica ederek bana bir doktorun bakmasını istemiş. Rum doktor gelip bana bakmış. Anneme verdiği ilaçları ağzıma sürmesini istemiş ve gitmiş. Sonrasında ikinci kaptan olan Türk gelerek annemden verilen ilaçları denize atmasını istemiş. Doktor size ölsün diye zehir verdi demiş. O Türk Kaptan sayesinde hayatta kalmayı başarmışım.''
''Bir zamanlar Samsun''
Samsun Aydınlar Ocağı'nca düzenlenen söyleyişi de Samsun'un tarihi, sosyal yapısı ve kültürel değerleri farklı bakış açısıyla anlatıldı.
İlk yorum yazan siz olun