Milletimiz çok büyük bir sınav verdi son günlerde. 15 Temmuz ihaneti, milletimizin kan ve can değerlerini ön plana çıkardı.
On yıllar önce başlayan, 28 Şubatla daha belirginleşen toplumsal gerginlik, 15 Temmuz tarihine kadar büyüyerek devam etti. Geçmişten beri süre gelen bu ayrışma ve gerginlik süreci, 15 Temmuz ihanetiyle sona erdi.
İhanete gösterilen toplumsal tepki ile, gerginliklerin ve ayrışmaların ne kadar gereksiz, hatta sahte olduğu görülmüş oldu, meydanlar ve sokaklar tepkinin yansımasını oluşturdu.
Farklı mezhebi yaklaşımlar, farklı siyasi düşünceler, farklı etnik yapılar olsa bile, bin yıllık tarihi geçmişi olan milletimizin ortak değerleri ön plana çıktı hemen ve hiç zaman kaybetmeden.
%98 i Müslüman olan milletimizin “İnanç”ları ortak değerleriydi. Vatan sevgisi ve millet olma şuuru, ortak birliğin hamuru olmuştu her zaman.
Devlet olma ve devlet kalma, devleti idare edenlere itaat ve itibar etme de yine birleştirici unsurlardandı.
15 Temmuz akşamı, bir sat içerisinde, bu unsurların tümünün aynı anda hayat bulduğunu gördük. Düşmanlıkların ve kırgınlıkların sahte olduğunu fark ettik.
Düşmanlığa götüren dalgalanmaların, 15 Temmuz tarihindeki ihanet için bir hazırlanma ve hazırlatma olduğu düşünesine sahip kıldı bizi bu sonuç.
Siyasi nedenlerle birbirlerine en yüksek dozda hakareti yaşam biçimi ve günlük hayat dili haline getirenlerin, bir saat içerisinde, her şeyi unutup aynı tehlikenin karşısında kenetlendiğine şahit olduk.
Meğer ! Ne kadar da birlik olmaya özlemişiz. Ne kadar da birbirimizle konuşmaya ihtiyacımız varmış. Ne kadar da birbirimizle kucaklaşmayı istiyormuşuz.
Değerleri için bu necip milletin canını ve malını, gözünü kırpmadan vereceği gerçeğini de böylece dünyaya haykırdık. Eşine rastlanamayacak birlik ve beraberlik örneği gösterdik.
En önemlisi de, on yıllardan beri bu aziz milletin evlatlarını birbirine düşman etmek için ne kadar büyük projeler yaptıklarını daha iyi anladık.
Şimdi ! Her kademedeki insanımız, kin ve nefret duygularını bir tarafa bırakarak, intikam hislerinden tamamen sıyrılarak, yeni bir toplumsal yapılanmanın örneğini de göstermelidir.
Devletimizin bekası, milletimizin selameti için her zaman fedakarlık yapmış olan milletimizin, 15 Temmuz tarihinde göstermiş olduğu dayanışmanın, bundan böyle devamı için herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Değerleri korumada birlik olmanın, ne kadar önemli olduğunu yaşayarak gördük.