nereye sürgünsem tut götür beni
nereye attıysan
uzamış dünya sürgünleri
işte uzamış
tümden dua olsak desek
uzamasa bu sürgün
bu emekli etmeyen hicret ki
zorunlu
mecburiyet biraz da hayat dediğin
girilmiş sınavlar biçilmiş sınavlar
ve götürmüyor hiçbir doğru
yaşanmış bir yanlışı
aynı göğün altındayız
aynı yerin üstünde
az biraz siyah biri biri az biraz
beyaz
ten rengiyle mi çizili bu sürgün dünya
atıldık mı da yoksa düştük düşürüldük mü
ağrıdı mı ayak dediğin yere değince
tene değince kanadı mı bir ruh
öyle elemli
arzı konuk tadında mı sürgün tadında mı
dolaştı ilk sürgün
olaydı iyiydi kısacık
ya da olaydı upuzun ve ölümsüz
kimdir ev sahibi kimdir konuk
uzamayaydı bu misafirlik