Bizim Kayıkçıbaşı, oda başkanları ile kendi daire başkanlarını karıştırmış olmalı ki bu hataları yapıyor
Benim kader arkadaşım ve koğuş ağam olan, bizim Kral Hazretlerinin kayığını çekmekle görevli Kayıkçıbaşı, Kral hazretlerinin AK Parti"den aday olma sürecinin sıkıntıya girdiğini görünce, önceki gün meslek odalarının başkanlarını Sevgi Kafe"de toplamış. Kral hazretleri hangi partiden aday olursa olsun, meslek odaları olarak kendisine destek vereceğiz şeklinde basına beyanat vermelerini istemiş. 23 meslek odasından 11 tanesi toplantıya katılmış. Ancak, oda başkanlarından birçoğu böyle bir beyanatın altına imza atmayacağını söylemiş. Bunun üzerine toplantı bir sonraki güne ertelenmiş. Aslında Kayıkçıbaşı"nın hedefi oda başkanlarını Kral hazretlerinin evine getirip, biatlarını sağlayıp, kamuoyuna ve AK Parti"ye; isterseniz aday yapmayın Kral istediği hangi partiden aday olursa olsun kazanır imajını vermekmiş.
2004 seçimleri öncesi Yabancılar Pazarı ile ilgili Sevgi Kafe"de gece yapılan toplantıya, hasbelkader bende şahit olmuştum. Oda yöneticileri haklı olarak pazarın geleceği ile ilgili endişelerini dile getirip, akıbetlerinin ne olacağını soruyorlardı. Kral hazretlerinin gerçek niyeti onları sahilden çıkartıp, sahilden uzak daha uygun bir yere koymaktı. Ancak pazar esnafı iş yapamayacağını düşündüğünden, bu projeye sıcak bakmıyordu. Nihayet o geceki toplantıda oda yönetimine sahilde kalacaklarının sözünü verdi. Oda yönetimi de karşılığında kendisine seçimde destek verdi. Bizde meclisten bu projelerin geçirilmesinde destek verdik. Mahkemeden dönen evrakların yeniden mecliste görüşülüp, onaylanmasında bizimde azıcık emeğimiz var.Yabancılar Pazarı"nın yenilenmesinde belediyenin herhangi bir ekonomik katkısı yoktur. Her esnaf kendi adına bankaya borçlanıp para almış. Belediye ise bunun ihalesini yapıp, kontrolünü üstlenmiştir. Oda yönetimi de vefalı davranarak Belediyeye her fırsatta teşekkürünü bildirmiştir. Ancak burada bu işler yapılırken, oda her sıkıştığında soluğu partide almış. Bu tıkanıklıkları da bu sayede aşmıştır. Şimdi, AK Parti"nin Kral hazretlerini aday göstermeyip, bir başkasını aday göstermesi halinde Yabancılar Pazarı"nın Parti yönetimi ile ters düşmesi doğru olur mu? Peki neden Yabancılar Pazarı diye ısrar ettiğimi soracak olur iseniz, bizim Kayıkçıbaşı organizasyonu Yabancılar Pazarı oda başkanı üzerinden yürütüyor da ondan.
Aslında doğrusunu ararsanız Kayıkçıbaşı teknik bir adam olduğundan, teknik işlerden ve idarecilikten anlar. Politika ve sosyal işler onun işi değildir. Baksanıza adam seçimle iş başına gelmiş, her biri en az 15002000 üyeye sahip olan oda başkanlarını, kendi mahiyetindeki daire başkanları ile karıştırmış olmalı ki; onları Sevgi Kafe"de toplatıp, Kral hazretlerinin evine gönderip biat ettirmeye çalışıyor. Ancak o insanlar, onun dediği gibi emir komuta zincirinde memur gibi hareket edecek insanlar olmadıkları gibi, her biri belli bir mücadeleden sonra o göreve seçilmiştir. Sizin anlayacağınız bizim Kayıkçıbaşı kafayı kayaya tosladığını anladı, ama iş işten geçti.
Gelelim dünkü odalar birliğindeki toplantıya; toplantıya gelmeden önce hazırlanan basın bildirisi oda başkanlarına okunduktan sonra, trafik karışmış. Kimi oda başkanları henüz Y.Ziya Yılmaz"ın hangi partiden aday olduğunun belli olmadığını, şayet AK Parti"nin adayı olmaz ise hükümetle ters düşmenin yanlış olacağını söylerken, kimileri Sevgi Kafe"de yapılan toplantının nasıl basına sızdığını merak ediyordu. Bilmedikleri veya bilmek istemedikleri şu ki; ben o belediyede 4 yıl başkan vekilliği yaptım. Gerek oda başkanları ile, gerekse personel ile olan münasebetlerimde en ufak bir problemim olmamıştır. Değil bu şehirde Ankara"da, hatta İstanbul"da bu şehirle alakalı bir toplantı yapılınca anında bana ulaşır. Önemli olan kimin sızdırdığı değil, birilerinin neden böyle bir desteğe ihtiyaç duyduğudur. Bu günkü toplantı sonunda basına iletilen bilgi şu; çeşitli siyasi partilerden oda yöneticilerine gelen teklifler değerlendirildi!....
Bizde inandık! İsterseniz inanmayın, söylenen bu! İşte siyasetin görünmeyen taraflarından kesitler size, isteyen istediğini alsın. Ancak burada bizim Kayıkçıbaşına tavsiyem şu ki; seçimle iş başına gelmiş oda başkanları ile mahiyetindeki memur statüsündeki daire başkanlarını karıştırma emi! Benim kader arkadaşım ve koğuş ağam. Hoşçakalınız