05 Ekim 2012 tarihinde yazdığım yazımı , ekonomiyi rakamlarla oynayarak mükemmel durumda bile gösterebilirsiniz.Söylediklerinizin hiç birine hiç kimse yanlış diyemez.Ortada yapılmış hesaplar var dersiniz,çıkarsınız işin içinden.
Bir tarafta yapılmış ekonomik hesaplar.Diğer tarafta ise ekonominin içinde boğulmuş insanlar. Rakamlara göre mi , yaşananlara göre mi değerlendirme yapacaksınız? Orası size kalmış . Cümleleri ile bitirmişim.
Rakamlar karın doyurmuyor.''IMF ' e borç verecek ülke haline geldik'' diyorlar.Bırak sen IMF ' i , o kadar paran varsa ülke için çalışan memurlarına ver. Ver ki , iş başında geçirmeleri gereken saatleri , grev yaparak geçirmesinler.
Grev niçin yapılır ? Halay çekmek , horon tepmek için mi ? Onlar işin eğlencesi.Grev, yeterli ücret alamayan ve özlük hakları ellerinden alınan personelin sesini duyurmak için son çaresi.Ve son çarelerini kullandılar hafta içinde.
Memurların yeterli ücret alamadığını ve yoksulluk sınırında yaşadıklarını biliyoruz.Bu sorun eskiden beri devam etmekte.Ekonominin krizlerle boğuştuğu günlerde de , ekonominin kanatlanıp uçtuğunun söylendiği bu günlerde de memur hep yoksul , yine yoksul.
Krizle boğuştuğumuz günlerde mazeret hazırdı. Devletin parası yok.Ama şimdi kriz yok.Ulusal televizyonlarda ve gazetelerde hemen her gün ekonomik verilerin iyileştiğini dinliyoruz.Siyasetçileri çok dikkate almanın manası yok.Onlar iktidarda iseler övecekler , muhalefette iseler yerecekler memleketin içinde bulunduğu ekonomik durumu.İsimlerinin önlerinde koca koca unvanlar olan bilim adamlarına ne demeli ? Çizdikleri pembe tabloların karşılığı nerede ?
Karşılığı yok , çünkü onların anlattığı pembe tablo ortada yok.Hocaların bakış açısı bambaşka ekonomik olaylara.Kredi borcum var hocam dersiniz , ''memlekette istikrar var , faizler yükselmiyor , bu sayede borçlanabiliyorsun.'' cevabını alırsınız. Doğru bir yaklaşım sayılabilir. Tabi , borcu ödeyemedikten sonra , faiz düşük olsa ne olur hocam , diye sormuyorsanız.
Siyasetçilere güvenme onlar iktidar ya da muhalif olmalarına göre konuşuyor. Hocalara güvenme onlar kitaplara bakarak konuşuyor.Kime güveneceğiz mi , diyorsunuz ? Cevap basit. Cebinize. Sadece cebinize güvenin. Belirli bir azınlığın içinde değilseniz , cebinizin boş olduğunu göreceksiniz.
Cepleri boş olan memurlar greve gittiler hafta içinde. Haklarını arayabilmek , insanca yaşayabilecek ücreti alabilmek için.Yolunda giden ekonomiden paylarına düşeni istediler.Alabilirler mi,sanmam. Büyük ihtimalle makro ekonomik dengelerden , İspanya , Portekiz ve Yunanistan ' da olan krizlerden , krizin ülkemizi teğet geçtiği hikayelerinden yeni bir bölüm daha dinletirler.Hepsi bu.
Ekonomik krizle çalkalanıyor denilen ülkelerin hepsinde kişi başına düşen milli gelir , ülkemizden çok daha fazla.Adamlar aç kaldıkları için değil , lüksleri ellerinden alındığı için ayaklanıyor.Ekonomileri kötüye gittiği için bir müddet ülke dışına tatile çıkamayacaklar.Ülkemizde memurumuz , işçimiz değil yurt dışına tatile gitmek , hafta sonu köyüne gidemediği için,Avrupa ' da insanların niçin ayaklandığını anlamakta sıkıntı çekiyoruz.
Memurlarımıza daha iyi bir yaşam standardı sunmak yerine , '' sizin yaptığınız işi dışarıda çok daha ucuza yapacak insanlar var , memlekette milyonlarca işsiz var iken halinize şükretmiyorsunuz , halinizden memnun değilseniz bırakın gidin demeyi ''tercih ediyoruz.Gidecek yerleri olsa , ekonomi söylenildiği gibi bulutların üstünde uçsa , bir dakika bile beklemeyeceklerini bilmeden.