Pendik'teki AK Mekan'da "Gençlerle Buluşma" programına katılan Şentop, herkesi selamladığını belirterek, gençlerle beraber olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Seçime çok az zaman kaldığını hatırlatan Şentop, milletin aslında 14 Mayıs'ta kararının ne olduğunu belirttiğini, sinyalini verdiğini söyledi. Şentop, "Milletimiz, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Cumhur İttifakı'nı çoğunluk haline getirdi zaten. Seçimde Cumhurbaşkanımızı kazanma noktasına kadar getirmiş oldu. İnşallah bu sefer 28 Mayıs'ta Türkiye tarihinin en büyük oranıyla Cumhurbaşkanımızı tekrar cumhurbaşkanı olarak seçeceğiz." diye konuştu. Seçimlerin önemine vurgu yaparak, aslında her seçimin kendine göre bir ana fikri olduğunu belirten Şentop, şöyle devam etti: "Bu seçimin teması, ana fikri tam bağımsız Türkiye. Sadece kendi milletinin, ülkesinin menfaatlerine göre karar veren bir Türkiye. Ve Türkiye'de kararların verildiği bir devlet anlayışı, bir politika anlayışı, temel felsefesi bu, bu seçimin. Zaten onu görüyorsunuz. Bir tarafta Tayyip Erdoğan, bir tarafta da onun karşısında mühim değil, bir topluluk meydana geldi. Aslında yani aralarında siyasi görüş olarak, ilkeler, prensipler olarak bir uyum da yok. En son bunu yakın zamanda gördük. Daha önce bir sene çalıştılar, mutabakat metni hazırladılar. Fakat sonra Zafer Partisi'yle bir araya geldi Kemal Kılıçdaroğlu, o bütün hazırlıkların hepsini çöpe attı. 'Önemi yok.' dedi bunların. Tamamen Tayyip Erdoğan karşıtı olmak yeterli. Başka özellik aramıyorlar bir araya gelenler içerisinde. Niye? Yani Tayyip Erdoğan'ın şahsıyla bir problemleri mi var? Hayır. Erdoğan'ın izlediği politikalar, Türkiye'yi bu 20 yıl içerisinde getirmiş olduğu nokta, tam bağımsızlıkçı politikalar, milli menfaatleri esas alan duruş ve Türkiye merkezli karar alma kabiliyeti." Şentop, Türkiye'nin buralara kolay gelmediğini, birçok alanda çok önemli mücadeleler verildiğini dile getirdi. TBMM Başkanı Şentop, ''Bunlardan en önemlisi de işte bu tam bağımsızlıkçı duruşu gerçekleştirebilmek için ne gerekiyor? Savunma sanayi, teknoloji alanında güçlü olmanız gerekiyor. Önümüzdeki 5 yılda özellikle 2025'ten itibaren, bugün biraz böyle ucundan örneklerini gördüğümüz ürünleri çok daha fazla çeşitli olarak ve seri üretim halinde göreceğiz. Türkiye, bölgesinde ve dünyada anlayışları değiştiren, gerek barış zamanında gerekse çatışma, savaş zamanında anlayışları, paradigmaları değiştiren bir ülke haline geldi. İşte bunun sebebi de bu tam bağımsızlık meselesi. Kolay bir iş değil. Dünyanın en zengin ülkeleri böyle bir duruş sergileyemiyorlar. Bunu görüyoruz." ifadelerini kullandı.