CAMİLER-DİN GÖREVLİLERİ ve MEVLİD-İ NEBİ HAFTASI

Sami Kesmen

        Her yıl ekim ayının ilk haftası “Camiler ve Din Görevlileri” haftası olarak kutlamaktadır. Geçmiş yıllarda bu hafta sadece “Camiler Haftası” olarak ilan ediliyor, kutlama ve değerlendirmeler de bu merkez üzerinden yapılıyordu. Son yıllarda çok isabetli bir kararla buna “Din Görevlileri” de ilave edilerek geniş kapsamlı bir değerlendirme yapılmaktadır. Yine son yıllarda Diyanet İşleri Başkanlığı, kendi kurumsal merkezli kutlamaya konu olan haftalarda, o gün, o hafta ve o ay ile ilgili önemi dikkate alarak, özenle bir takım gündem konuları seçmektedir. Ana “Tema” başlığı altında, tali başlıkları da ihtiva eden konuların yazılması, konuşulması ve anlatılması sağlanmaktadır. Böylece; toplumun, söz konusu kutlanan gün ve hafta hakkında bir bilince sahip olması amaçlanmaktadır.
        Bu yıl “Camiler ve Din Görevlileri” Haftasının ana “Peygamber, Cami ve İrşad” olarak belirlenmiştir. Belirlenen ana tema çerçevesinde, alt başlıkların muhteva konusu yapıldığı yazı, sohbet ve programların gerçekleştirilmesi de planlanmıştır. Peygamberimizin doğum tarihinin de bu hafta içiresine denk gelmesi münasebetiyle, bu yıl ayrıca Mevlidi Nebi haftası da, Camiler ve Din Görevlileri haftasıyla bir arada icra edileceği duyurulmuştur. 1-15 Ekim tarihleri arasında icra edilecek programlarla il ve ilçe müftülükleri, belirlenen ana konu etrafında bir dizi programlar yapacaklar, toplumumuzu söz konusu haftanın gerekleriyle buluşturacaklardır.
        Camiler; Müslüman toplum için ortak mekanlardır. Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi, ve Mescid-i Aksa Peygamberimiz tarafından övülmüş üç mescittir. Diğer cami ve mescitler Beytullahın şubeleri olarak tarif edilir. Camilere hizmet edenlerin; yaptıkları hizmetleri oranında ve bu hizmetteki samimiyeti ölçüsünde, ahirette Yüce Allahın mükafatını görecekleri, onlara Cennette köşkler sunulacağı Peygamberimizin müjdeleri arasındadır. Çok fonksiyonlu hizmet alanına sahip olan camilerin sadece namaz kılma mekanları olarak görülmesi yanlıştır. Hele, çocukların giremeyeceği, kadınlar için alt ve köşe yerlerin ayrılacağı, dünya kelamının konuşulamayacağı yerler hiç değildir.
        Her kademedeki, her yaştaki ve her etnik yapıdaki Müslüman camide mutlaka kendine yer bulmalıdır. Hicret sürecinde Peygamberimizin ilk iş olarak Kuba mescidini inşa etmesi, mescit ve camilerin önemini anlatmaktadır. Birlik ve beraberliğimizin teminatı olan camilerimiz korunmalı, bu mekanlarda hizmet sunan din görevlilerine de yardımcı olunmalıdır. Hafta nedeniyle yapılacak programlar; camilerin, din görevlilerinin ve mevlidi nebi başlıklarının ne anlama geldiğini anlatacaklar, konuların anlaşılmasını sağlayacaklardır. Peygamberi mesajın öneminden bahsedecekler, bu mesajın topluma ulaşmasında camilerin ve din görevlilerinin rolünü paylaşacaklardır.
        Peygamberimizin hatırlanması çok önemlidir ama anlaşılması daha da anlamlı ve önemlidir. Bir Müslümana Peygamberinin hatırlatılmasına gerek yoktur, zira her Müslüman için Peygamberimiz günlük hayatın her safhasında vardır ve Müslüman zaten Peygamberi bir sünnet üzere yaşamaktadır. Peygamberin Yüce Allahtan getirdiği mesajla günde beş vakit buluşmaktadır. Bu nedenle, hiç bir Müslüman Peygamberini unutmaz, unutamaz. Ancak; Peygamberimizin anlaşılması hususu, Peygamberimizin vefatından sonra sürekli sorun olmuş, ayrı kafalardan ayrı ayrı sesler çıkarak Peygamberimizin sunduğu mesajın anlaşılmasının gölgede kalması istenmiştir.
        Bu konuda Müslüman için takip edilecek ekol; Ehli Sünnet olarak belirlenmiştir. Camiler ve din görevlileri haftasıyla Mevlidi Nebi haftasını bu duygular içinde kutlar, hayırlara vesileyle olmasını Yüce Allah”tan niyaz ederiz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.