Cevat Paşa, Yedi Mart 1915 gecesi bir rüya görür. Çanakkale Boğazını ışıl ışıl parlayan bir sis kaplamıştır. Pirifâni aksakallı, beyaz sarıklı nurani bir zat, Davudi bir ses ile “DENİZE İYİ BAK, eli ile işaret ettiği yerde, Gümüş renkli Kur’an yazısı ile “Vav ve Kef” harflerinin yazılarını gösterdi.
Paşa günlerce bu rüyanın tesirinden kurtulamadı. Bunu kimseye söylemek istemedi, en sonunda Alay İmamı Nureddin Hoca’ yı çağırtarak rüyayı anlattı. İçinden sanki bır sıkıntı boşalmış. Gönlü ferahlamıştı. HOCA, “Vav ve Kef “ harflerinin ebcet hesabıyla yirmi altı eder, bu sayıda sanki gizli bir sır ve işaret vardı.
Çanakkale’nin Kahraman Komutanı Cevat Paşa’nın beyninde şimşekler çakar, Mayın gemisi komutanı Yüzbaşı Hakkı ve Nazmi beyi acele çağırttırır. Depoda mayınları sorar, YİRMİ ALTI adet mayın oldugu söylenir. Rüyanın ve Ak Sakallı Piri Faninin işaretindeki gizem çözülmüştür.
Hiç vakit geçirmeden bu mayınların boğaza paralel döşenme emrini verir. Osmanlı Donanmasının NUSRET gemisi, gecenin karanlığında Komutan Cevat Paşa’nın tarifi üzerine mayınları sessizce döşer.
Zaman Ramazan ayı ve Arife günüdür. Mehmetçik ertesi gün Bayram Namazı kılmak ister. Komutan Vehip Paşa, Alay İmam’ını çağırtarak “tümenin Bayram namazı kılmak için bir yerde toplanması mahzurludur” dedi. “Zaten farz’da değil Bayram namazı ,” diyerek emir verdi. Ancak İmam kalben ikna olamadı. Bu halde iken bölüge dönerken, Yoluna Ak sakallı,beyaz sarıklı ve Pir’i Fani çıktı “ Sakın ha! Askere bir şey söyleme? Allah’a bırak işi.” Der. İmam efendi, Asker’e emri duyurmadı. Ertesi günü Bayram namazı vakti, Nurani bulutlar kümeler halinde Askerin bulunduğu yeri çevirmişti. Bayram namazı huşu içinde kılınır. Zığınlı deresini Askerimizin TEKBİRLE.”Lâ İlâhe İllallah” “Muhammedü’r Resurullallah.” Tekbiri ile yeri gögü çınlatıyoru. Bulutların çepe çevre çevrelediği Zıgındı dağı, Mehmetçik’e ilahi bir mescit olmuş, düşmana da geçit vermiyordu.
İnsanlık tarihinde FİTNENİN baş mimarı İNGİLİZLER çeşitli yalanlarla Türk’lerin Müslümanlıktan çıktığı yalanı ile Hindistan ve diğer İslâm ülkelerinden toplayarak savaşın ön saflarına sürdükleri askerlerden bir kısmı, da burada bulunuyordu. Mehmetçiğin TEKBİR nidalarını duyunca, ALDATILDIKLARINI, Türk askerinin hala Müslüman olduğunu anlayınca, hemen saf değiştirerek TÜRK tarafına iltihak ederek, İngilizlere karşı savaş vermişlerdi.
Haçlı donanmasını hezimete uğratan YİRMİ ALTI adet mayının her biri bir düşman gemisini batırırken, Boğaz düşman gemi enkazları ile dolmuştu. İngiliz lerin Komutanı HAMİLTON “ Biz Çanakkale’de sizin süngülerinizden, mavzerlerinizden kaçmıyorduk. Önünüzde tanımadığımız, kendilerine top, tüfek işlemeyen, YEŞİL SARIKLI LEVENTLER VARDI’ki. Biz onlardan kaçıyorduk.” Gerçeğini İTİRAF ederken. ÇHURCHİLL-“Anlamıyor musunuz ? Biz Çanakkale’de Türklerle değil, Allah ile savaştık! . . . Tabii ki, yenildik “.itirafında bulunuyordu.
“Allah, mü’minlerden canlarını ve mallarının, karşılığında onlara Cenneti vermek suretiyle satın almıştır. Onlar Allah yolunda cihad ederler, öldürür ve öldürürler…” (Kur’an-ı Kerim Tevbe Suresi.111)