Anadolu Grubu'nun Gerze'ye yapmayı planladığı santralin kömürü Rusya ve Güney Afrika'dan gelecek. Bölgeye 2853 metre boyunda iskele yapılacak. Sinop ile Kızılırmak burnu arasındaki iki koyda kendini 121 saatte temizleyen bir akıntı var. Bu iskeleyi yaptıkları zaman akıntı kesilecek ve denizin kendini temizlemesi engellenecek. Sinop'un hiçbir yerinden denize girme imkanı olmayacak. Akıntı kesilince deniz ekosistemi etkilenecek.
Türkiye'de 600 bin ton balık tutuluyor. Bunun 450 bin tonu bu sözü edilen bölgede tutuluyor. Türkiye'nin en verimli ovalarından Bafra Ovası'yla termik santralin kurulacağı yer arası sadece 59 kilometre. Dahası termik santralin kurulacağı ve bu nedenle istimlak edilecek olan topraklar da son derece verimli topraklar.
Ekin ve balık yok edilince ne yiyeceğiz biz hiç düşünen var mı?
(Teşekkürler Yücel Tanyeri Hocam)
PORTRE
Prof.Dr. Şükrü Küçüködük. OMÜ Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi. Anne Babalar için bir başvuru kitabı var. Kitabın arka kapağında "Bu ülkenin şüphesiz en değerli hazinesi ve mutluluk kaynağı çocuklarıdır. Ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı çocuklar yetiştiren ülkeler geleceklerinin en iyi yatırımlarını yapmış olurlar. Canınız kadar sevdiğiniz çocuğunuzu ne ile besleyeceksiniz, onun davranışlarını nasıl anlayacaksınız, gelişmi sırasında gözlenen farklılıkları ne şekilde değerlendireveksiniz, bunlar normal mi, yoksa bir hastalık bulgusu mu sorularını nasıl gidereceksiniz? Çözüm yollarını aile içindeki büyüklerden, deneyimli akrabalar veya komşulardan mı öğreneceksiniz? Ancak ilerleyen günlerde aldığınız tavsiyelerin birbirine pek uymadığını farkedeceksiniz. Aile büyüğünün söylediğinin tam aksini deneyimli bir komşunuz veya akrabanız söyleyebilecektir. En iyi çözüm yolu, doktorunuzun söylediklerine göre hareket etmenizdir. Ancak çeşitli nedenlerle doktora ulaşmanız o kadar kolay olmayabilir. Bu nedenle gerek bebeğinizin beslenmesinde, gerekse bakımında sizlere en doğru yolu gösterecek güvenilir bir başvuru kitabına gereksinim duyacaksınız." diyor.
GÜNÜN FOTOĞRAFI
GEMİŞ ZAMAN OLUR Kİİ..
Belki silik soluk, ama bu fotoğrafa dikkatli bakın. Tarih 22 Haziran 2002. Yani tam 9 yıl önce. Şu an CHP Genel Başkanı olan Kemal Kılıçdaroğlu Samsun'da. SSK eski Genel Müdürü olarak bir konferans vermek üzere şimdi yerine otel yapılacak olan Tek Gıda-İş salonunda. Peki yanındaki kim dersiniz? O tarihlerde CHP'nin Merkez ilçe başkanı olan Hüseyin Değerli başkanlığında İl yönetim kurulu üyesi Levent Yentür'den başkası değil .Kılıçdaroğlu'nun hemen yanı başında oturan. Bu tarihi fotoğrafı paylaşalım istedik.
SADECE İKİNİZ Mİ?
Büyük bir mağazada iki kişinin karşılıklı oturup konuştuklarını görmüş.
İçerde bir masa ve üç dört koltuktan başka bir sey görünmüyormuş.
Merak etmiş ve içeri girmiş:
- "Selamünaleyküm ağalar."
- "Aleykümselam hemşerim ne istiyorsun?"
- "Merak ettim acaba burada ne satıyorsunuz?"
Köylü ile dalga geçmek isteyen emlak komisyoncusu sırıtarak cevap vermiş:
- "Eşek satıyoruz."
Köylü de taşı gediğine yerleştirmiş:
-"Sadece ikiniz misiniz, yoksa daha var mı?"
KIR DÜĞÜNÜ
Bilindiği gibi, Yakakent Belediye Başkanı Burhan Bayrakdar&Hale Bayrakdar çiftinin biricik oğulları Novan Aktarım Hareket Sistemleri Ankara Bölge Müdürü Endüstri Yüksek Mühendisi Muzaffer Osman Bayrakdar, Karavelioğlu çiftinin kızları İnnova Yazılım Aş. Elektronik uzmanı Gonca Karavelioğlu ile 3 Eylül Cumartesi günü Yakakent Çam Gölü tesislerindeki muhteşem bir düğün ile dünyaevine girdi. Çamgölü Tesislerinde düzenlenen törende genç çiftin nikâhını damat babası Yakakent Belediye Başkanı Burhan Bayrakdar kıyarken; nikâh şahitliklerini ise CHP Samsun Milletvekili İhsan Kalkavan, CHP eski Milletvekili Suat Binici, Dr. Necile Çokay, İş Adamı Kemal Zeybek, Emekli öğretmen Namık Karavelioğlu yaptı. Genç çiftlerin nikâh cüzdanını Yakakent İlçe Kaymakamı Ali Arıkan verdi. Gecikmeli de olsa mutluluk dileklerimizi iletelim istedik
KARİKATÜR
ÜZÜLME
Üzülme!..
Dert etme can!..
Görebiliyorsan, dokunabiliyorsan, nefes alabiliyorsan, yürüyebiliyorsan...
Ne mutlu sana!..
Elinde olmayanları söyleme bana...
Elinde olanlardan bahset can!
Üzülme!..
Geceler hep kimsesiz mi geçecek?..
Gidenler dönmeyecek mi?..
Yitirdiğin her ne ise; bir bakarsın yağmurlu bir gecede..
Veya bir bahar sabahında karşına çıkmış...
Bil ki! Güzellikler de var bu hayatta...
Gel Git'lerin olmadığı bir hayat düşünebilir misin?..
Hüzün olgunlaştırır ...
Kaybetmek sabrı öğretir..
(Mevlana)
NOSTALJİ
SEN TANIMAZSIN!
Evli bir çiftin çocukları olmuş. Adam, yeni doğan çocuğuna bakarak karısına "Hayatım bu çocuk kime benziyor. Bir türlü kimseye benzetemedim" demiş. Kadın omuz silkmiş.. "Boşver, sen tanımazsın."
DEMİŞ Kİ..
Dale Carnegie: Konuşma, bir bayanın etekliği gibi; ilgiyi sürdürecek kadar kısa, konuyu kapsayacak kadar uzun olmalıdır.
ÜÇ ŞEY
Eğer bir gün yolunuzu kaybederseniz bir çocuğun gözlerinin içine bakın.. Çünkü bir çocuğun bir yetişkine her zaman öğreteceği üç şey vardır:
1- Nedensiz yere mutlu olabilmek.
2-Her zaman meşgul olabilecek bir şey bulabilmek
3-Ve elde etmek istediği şey için var gücüyle çalışmak
(Paulo Coelho)
TANSU TEKİN'İN OBJEKTİFİ
AFFETTİM
Kimileri birden fazla kırdılar kalbimi ama ben onları yine de affettim.
Onlar belki beni saflıkla yargıladılar.
Belki de içten içe sinsice güldüler.
Ama asıl unuttukları şuydu;
Ben aldanmadım..!
Aldanan her zaman kendileri oldular ama bunu anlayamadılar.
Bir insan kaybının ne olduğu bilemedikleri için,
Kaybetmek onlar için bir alışkanlık haline geldiği için.
Oysa ben hiç insan kaybetmedim.
Sadece zamanı geldiğinde vazgeçmeyi bildim . .
(Can Yücel)