CHP'DE OLUP BİTENLERİ BİR DE BENDEN DİNLEMEYE NE DERSİNİZ?
Gazetecilik mesleğinin en önemli noktalarından birisi de hiç kimsenin bilmediği bir haberi yakalayıp sadece kendi gazetenizde yayınlamaktır. Bunu yaparken bazen boşluğa düşüp, olamamış bir olayı olmuş gibi verebiliyorsunuz. Bu da gazetecilik mesleğinin en sıkıntılı ve zor işlerinden birisidir. Ancak art niyetli olunmadığı sürece bu tür konulara takılmamak gerekir. Sizin anlayacağınız bu haberler imalat hatası haber niteliğinde değerlendirilmelidir.
AK Parti İl başkanlığında yapılan atama ile ilgili uzun bir süreç yaşandı. Bu süreçte elimizden geldiği kadar hassas davranıp, siz değerli okurlarımıza yanlış bilgi vermemek için adeta ince eleyip, sık dokuduk. AK Parti Genel Merkezi'nde yaşananlardan dakikası dakikasına haberdar olmamıza rağmen konuyu sadece kendi tahminlerimiz yönünde değerlendirdik. Atamanın yapılacağı son günden bir gün önce nihai kararın verildiğini bilmemize rağmen haber yapmadık.
CHP'de yaşanan gelişmeleri de yakından takip etmekteyiz. En yetkili ağızlarla konuşmadan yorum yapmak, haber yazmak lüksüne sahip değiliz. Zira bizleri okuyan siz değerli okurlarımız bu güne kadar yaptığımız haberler ve köşe yazılarının ne kadar gerçeklerle örtüştüğünü bilmeseydiniz bu gazete geldiği noktaya gelme şansını yakalayamazdı. Her siyasi partide sevdiğimiz dostlarımız, arkadaşlarımız ve eskiden birlikte çalıştığımız insanlar var. Bu nedenle partilerde olup bitenleri çok iyi takip etme imkânımız var.
Deniz Baykal'ın Genel Başkanlığı bırakması ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkan olması sonucu dengelerin değiştiği CHP' de Hüseyin Değerli'nin il başkanlığından ayrılması ile boşalan il başkanlığı koltuğuna oturtulacak olan isim konusunda ciddi bir yarış yaşanmaktadır. Parti içi hizipleşmenin en fazla olduğu partilerden birisi de CHP olduğundan güçlü lobileri olanlar kendilerine yakın isimleri iİ başkanı yapabilmek için bir hayli mücadele vermektedirler.
Deniz Baykal'a yakınlığı ile bilinen Suat Binici ve ekibi eski il başkanı ve parti meclisi Üyesi Aylin Tat'ın İl başkanı olabilmesi için mücadele ederken, Atıf Tomrukçu, Murat Erkan ekibi Şükrü Kumbasar ismi üzerinde durmaktadırlar. Mevcut il yönetimine destek verip seçilmelerini sağlayan Prof. Dr. Haluk Koç ise şu anda il başkan vekilliğini yürütmekte olan Naci Altuncu'nun atanması yönünde uğraş vermektedir.
Bu saydığım isimler dışında ağabey modeli uygulansın diyenler Av. Ersoy Üstay ile İnş. Müh. Mustafa Polat isimleri üzerinde durmaktadırlar. Mustafa Polat'ın atandığı yönünde çıkan haberler ise az önce bahsettiğim imalat hatası haberlerdir. Mustafa Polat Ankara'ya çağrılmış ancak henüz bir görüşme olmamış. Bu iki isimden Ersoy Üstay, aktif görev almak istemediğini beyan ederek sarfı nazar etmiş, bu bir anlamda Mustafa Polat'dan yana tavır koymak şeklinde de değerlendirilebilir. Ancak bu iki isim de eski SHP'li olması bana göre dezavantaj.
Gelelim Mustafa Polat ile ilgili yapılan spekülasyonlara. Bu konuda ciddi anlamda bilgi kirliliği olduğunu düşünmekteyim. Zira bu arkadaşımızla ilgili söylenenlerin çok doğru olduğuna inanmıyorum, insanlar hakkında net bilgiler olmadan bu tür yargılar doğru değil. Ancak benim bu konudaki düşüncem şu: Ersoy Üstay, bu şehirde tanınan bilinen bir isim (her ne kadar bizim Vezir hazretlerinin çok yakını olsa da) CHP il başkanlığına bir ağabey olarak atanması yadırganmaz. Mustafa Polat ismine gelince; yaklaşık otuz yıldır bu şehirde siyasetin içerisinde olan birisi olarak bu arkadaşın adını ilk kez bu kulvarda duydum. Gerek SHP'de, gerek Halkçı Parti'de, gerekse CHP de ön planda olan insanları çok iyi tanırım, bu insanlar beni tanımamış olsalar bile ben onları tanırım. Mustafa Polat ismi hafızalarda olan bir isim olmadığından çok fazla popülaritesi de yok. Ana muhalefet partisinde il başkanı olacak kişi de biraz karizma, biraz tanınmışlık, biraz da şehrin önde gelen isimlerinden birisi olması gerektiğini düşünmekteyim.
İşte bu nedenledir ki CHP il başkanlığına yapılacak olan atamanın çok sağlıklı yapılması gerekmektedir. Aksi halde iki olan milletvekili teke düşerse şaşmayın. Burada üzerinde durulması gereken en önemli nokta şu: Prof. Dr. Haluk Koç hocanın harcanmaya çalışılması çok ciddi anlamda yadırganacak bir durumdur. Haluk Koç, değil şehrimizde Türkiye'de bir markadır. Şayet CHP kıymetini bilmezse kıymetini bilenlerin sahip çıkacağını da unutmasınlar. Kalın sağlıcakla