Ailede hepimizin üzerine titrediğimiz evladımız. Her şeyimiz. Varlığımız onurumuz gurur kaynağımız. Üzerine toz kondurmayız, laf söyletmeyiz. Onunla övünürüz. Acaba bu kadar değerli varlığımızı yeterince tanımaya gayret ediyor muyuz? Onu olması gereken şekilde eğitebiliyor muyuz? Çocuk ilk eğitimini ailede alır, çevre ve okulda devam eder. Bir arkadaşımın eşi hamile, doğacak çocuğu için oturduğu muhiti ve evini değiştirdi. Bu kadar hassas. Elbette biz evimizi değiştirelim demiyorum, ama doğan çocuğumuzu sevgiyle büyütelim. Ona iyiyi ve güzeli, yanlış olan şeyi örnek göstererek öğretelim. Unutmayalım ki o küçük sandığımız çocuklarımız çok şeyi zaten tv.den öğreniyorlar. Yanlışı da öğreniyorlar çirkini de güzeli de. Televizyonlarda belli yaş üzerine hitap eden proğramları izlettirmeyelim, izlemeyelim. Çocuğun yanında biz izlersek çocuğa karşı şüpheli olmuş oluruz. Bırakın tv deki dizi bizim çocuğumuzdan daha önemli değil ya
Çocuğumuza eleştiri yaparken insaflı olalım. Onun gururunu kıracak şekilde eleştirmemeliyiz. Çocuklarımıza bir değer olduğunu hissettirelim. Sevelim okşayalım. Devamlı eleştirirsek çocuğumuzun kendine karşı özgüveni zayıflar ve cesaretsiz olur. Problem olmaya başlar. Hatalı davrandığı zaman davranışının iyi olmadığını örnek vererek anlatabiliriz, bu davranıştan dolayı kendisini kötülememeliyiz. Devamlı olumsuz davranışları için eleştirmemeli, güzel hareketlerini de yeri geldiği zaman övebilmeliyiz. Hatalı davranışlarını söylemeyi sürekli hale getirirsek, dikkat çekmek için hatalı hareketleri yapmaya devam eder.
Zaman zaman çocuğumuza sarılarak onu sevdiğimizi söylemeden kaçmamalıyız. Kocaman çocuk oldu, onun neresini okşayacağım? dememeliyiz. Çocuk kaç yaşında olursa olsun anne babanın sevgisine muhtaçtır. Sevgiyi en güzel ifade etmenin yollarından biri saçlarını okşamak ve bağrımıza basmaktır. İyi davranışlarını örnek göstererek övmek çocuğumuza yapacağımız en büyük iyiliktir. Hele çocuğumuza, yaptığı bir yanlıştan sonra Seni görmek istemiyorum, İğrenç çocuk, Sen sevilecek bir çocuk değilsin vb. gibi sözler kesinlikle söylenmemeli. Bu sözler çocuklarda tamiri çok zor olan yaralar açar. Gelecekteki yaşantılarını çok olumsuz etkiler. Aynı şekilde çocuğumuzu başka çocuklarla yahut diğer kardeşiyle karşılaştırmak çok yanlış bir davranıştır. Bu durum onu çok aşağılar. Buna hakkımız yoktur.
Çocuğumuz önce bizi örnek alır. Babası çocuğun karnesine bakmış, Nasıl bir karne bu? Bunu getirmeye utanmıyor musun? Diye sorduğunda çocuk; Baba o karne senin karnen. Annem saklamış bana vermişti. Bildiğimiz hikâye. Unutmayalım biz çocuğumuza en yakın örneğiz. Çocuğumuza karşı, saygı, sevgi, güzel ahlak, şefkat, dürüstlük, cömertlik, başkasının haklarına saygı konusunda örnek olabilirsek çocuğumuzda aynı özellikleri sergileyecektir. Hatalarından dolayı çocuğumuzu aşağılamaya hakkımız yoktur. Bunlar bir yerde bizden çocuğumuza geçen örnekler olarak görebiliriz. Güzel hareketlerini takdir etmek bu davranışlarını daha sonra tekrar sergilemelerine sebep olur.
Bu konuya devam edeceğiz. Çocuklarımızla birlikte nice güzel yarınlar dilerim.