Değerli okuyucularım;
Ben, galiba çocuklarımızdan bahsetmekten bıkmayacağım. Onları ne zaman görsem,sürekli gözlemliyorum.Onların,çok özel bir varlık olduklarını bildiğim için çok çok iyi bir insan olmalarını,bunun için elimizden gelen tüm gayreti göstermemiz gerektiğini düşünüyorum
Geçen gün torunum ile Gazi Park"a gitmiştik. O , annesi ile oyun oynarken ben de bir tanemi ve onunla oyun oynayan diğer yavrularımızı gözlemledim.İnanın,her biri ateş gibi .Her biri birbirinden güzel.Hepsi de kibar,insana yakın,aile eğitimi almış çocuklar.Bir baba çocuğu ile oynuyordu.Onun için su ter içinde kalmıştı.İçimden,eskiden babalar çocukları ile oynar mıydı diye geçirdim.Evet benim babam,oynardı bizimle.Öyle neşeli bir ailem vardı ki!
Şimdiki çocuklar, çok şanslı. Anneler ve babalar kültürlü eksik olanlar da her şeyin farkında ve bir şeyler yapmak için, çaba göstermeye başladılar bile. Çünkü bu çocuklar,bizim ülkemizi temsil edecek,birer cevher.Onları o kadar iyi eğitmeliyiz ki,yarın ki TÜRKİYE gerçek TÜRKİYE olsun.Dünyanın en iyi,en başarılı,en sağlam temeli olan bir TÜRKİYE.Laz"ı ,Çerkez"i, Muhacir"i , Kürt"ü,Türk"ü ile bir TÜRKİYE olmalı.
Sevgili çocuklar, çok okuyun. Bilmediğiniz şeyleri sormaktan utanmayın. Merak ettiğiniz şeyleri, yarın öğrenirim, araştırırım diye ertelemeyin.Annenizin,babanızın nasıl evlendiğini,hangi sıkıntıları yaşadıklarını dahi öğrenin.Hemen yorum yapmayın.Tartın.Hatır,gönül için değerlendirmekten kaçmayın.Demokratik olun.Yani taraf tutmadan,gerçek düşüncenizle konuşun.
Başkalarının, beğenmediğiniz fikirlerini, kabul etmek zorunda değilsiniz. Fikirlerinizi rahat söyleyin. Ama , kırmadan.Kırarsanız,kırılırsınız.
Sevgili okuyucularım; Tatil başladı. Çalışan,çalışmayan,her öğrenci,tatile girdi.Tatil kelimesi bana hep bir yerlere gitmeyi çağrıştırır.Ben de halkımızın çoğu gibi,tatil gelince köylerimize giderdik.orada,bahar gelince,ahırdan çıkan hayvanlar gibi,ne yapacağımızı,nasıl oynayacağımızı karıştırırdık.Çünkü,ezilirsin araba geliyor,yerler kirli,üstünü kirletme diyen olmazdı.Orası bizim için,her zaman temiz bir yerdi.Fakat köy dönüşlerimiz hüzünlü olurdu.Üçümüzün bacakları,kolları ve ya kafası,bir yerlerimiz yaralanır öyle dönerdik.Ama mutluyduk.İstediğimiz gibi oyun oynamak,dalından meyve yemek hoşumuza giderdi.Bu yüzden yüzümüz asık olurdu.Çünkü ev bize hapishane gibi gelirdi.
Siz büyüklerden de yavrularınızı, varsa köyünüze,yoksa parka,kıra götürmenizi isterim.Onlara fazla müdahale etmeden oynayacakları yerlere götürün.İyice deşarj olmaları,biriken enerjilerini harcamalarını sağlayın.Çünkü onların harcadıkları efor,size artı olarak geri dönecektir.
Çocukların eğitimi yeni yapılan bir binaya benzer. Temeli güçlü bir binanın sağlamlığı, tartışılamaz.Yetiştirdiğimiz öğrencilerimizin,çocuklarımızın da temeli güçlü olmalı.Bu şekilde yetiştirme fırsatı yakalayamayan şanssız çocuklar,ileriki hayatlarında,toplum içinde problem bir kişiliğe sahip,mutsuz ve çevresini de mutsuz eden kişiler olurlar.
Anneler, en büyük görev sizlere düşüyor. Kendinizi yetiştirin.Kendinizi yetiştirin ki yetiştirdiğiniz fidanlar ile hepimiz övünç duyalım.
Sevgiyle kalın