ÇOCUKLARIMIZI EĞİTİRKEN DİKKAT ETMEMİZ GEREKEN BAZI KONULAR
Hayatımızdaki en büyük ideallerimizin başında gelen çocuklarımızın yetiştirilmesi konusunda, her şeyi başkalarının eline bırakıp; eğitim-öğretimde okuldan, iş hayatında ustalarından, ekonomik hayatta ise, çevrelerindeki arkadaşlarından etkilenip, onların ahlakları ile ahlaklanmalarına izin vermemizin çok doğru bir hareket olmadığı kanaatindeyim.
Farkına varmadan ailemizin refah düzeyini yükseltip, onlara rahat bir hayat sunabilmek için, gece-gündüz çalışıp, zor olan ekonomik hayatı aşabilelim derken, gözbebeğimiz olan çocuklarımızın yetişmesinde üzerimize düşen görevleri terkettiğimizi veya ihmal ettiğimizi bilmiyoruz. Hele hele bir de anne, baba çalışıyor ise, iş biraz daha zorlaşıyor. Çünkü çocuk sadece akşamları anne, babayı görebiliyor .vBüyüme çağında alması gereken aile terbiyesini, gittiği eğitim kurumlarından almak zorunda kalıyor. Eğitim kurumları verilmesi gereken eğitimi veriyorlar, ancak çocuğun asıl ihtiyacı olan sevgiyi verebilmeleri çok zor.Bu neredeyse mümkün değil.
Uygar, Medeniyet, Ekonomik gelişmeye ayak uydurup, globalleşen Dünyada biz de yer almak isterken, asıl değerlerimizden uzaklaştığımızın farkında değiliz. Aslında milletleri millet yapan temel değerleri ve inançlarıdır.
İsterseniz bu konuyu biraz daha açalım. Çocuklarımız hergün okula gider. Pazartesi okula başlarken ve Cuma akşamı okul bitimlerinde İstiklal Marşı törenleri yapılır, bizim evlatlarımız da bu törenlere katılırlar. Ama buradaki İstiklal Marşı"nın önemi nedir, hangi şartlarda yazılmıştır, onu yayan insanın haleti ruhiyesi ne idi, 724 eser arasından nasıl seçilip birinci olmuştur, Merhum M.Akif birinciliğe verilen ödülü neden almamış ve bir vakfa bağışlamıştı? Safahat adlı eserine İstiklal Marşını neden koymamıştır? Çanakkale"de Sarıkamış"da Büyük Taarruzda, İnönü Meydan muhaberelerinde yaşananların arka planı nedir? Bu bahsettiklerimi, okullarda sadece sınavlardan geçer not alabilmek için öğrenmiş olmaları yeterli midir, yoksa bir vatandaş olarak, bir mümin olarak, hatta bir insan olarak geçmişimizde yaşanan olayları tüm derinliklerini ruhumuza işleyip, onları hissederek öğrenmeleri gerektiğini onlara anlatmamız gerekmiyor mu?
Eğitim kurumlarımızın adından da anlaşılacağı gibi, evlatlarımızın eğitimi ile ilgilenir. Peki biz ailelerin öğretim görevi ne olacak?(Şimdi bu yazıyı okuyan aile fertlerimizin, sen milletle uğraşmaktan zaman bulup ilgilenebildin mi dediklerini duyar gibiyim)Ama Mevlaya hamd olsun şu veya bu şekilde bir nebze olsa da duruşumuzla, söylemlerimizle vermeye çalıştıysak da, yeterli olduğumu düşünüyorum. Umarım bazı eksiklerimizi sizlerle paylaştığımdan sıkılmadınız. Bunun hepimizin ortak sorunu olduğunu unutmayalım. Hoşçakalın