15-20 gündür yaşanan yönetik krizinden sonra bu hafta oynanan Kasımpaşa maçını yorumlamak hiç içimden gelmiyor. Ben bu hafta dikatinizi sayın Başkan Köktaş ve ekibinin yaşadığı krize çekmek istiyorum. Sayın başkan da yönetime gelmeden önce şehrin ileri gelenlerinin (diğer başkanlar gibi) yardım ve destek sözlerine güvenerek kulüp kapısından içeri girdi ama maalesef bu destek ve yardım sözleri tren yolu raylarının öbür tarafında kaldı. Bir türlü o kapıdan içeri giremedi. Sadece sayın Köktaş değil, diğer başkanlarda o kapıdan içeri girecek olan destek ve yardımları çok hatalarıyla sevaplarıyla o kapıdan dışarı çıktılar. Şimdiki yönetimin diğer yönetimden farkları ise yönetim sürelerinin 3 ay gibi kısa bir zaman olmasına rağmen olağanüstü genel kurulu toplamaları ve bu işte yokuz demeleri oldu.
Şimdi bu ani alınan şok kararı Kurtlar Vadisinin MURO'su gibi önce bir çözümlemeye alalım.
1- Sayın Köktaş, başkanlığa aday olmadan önce dana önceki başkanların durumlarını bilmiyor muydu ?
2- Sayın başkanın pes etmeyen bir yapıya sahip olmasına rağmen neden 3 ay gibi kısa bir sürede "ben kenara çekiliyorum" açıklamasını yaptı.
3- Geleceğin Samsunsporunu yaratacağım deyip, bunun hazırlıklarını başlatan ve doğru adımlar atılırken birden çekilme kararının alınması.
4- Çekilmeye karar veren bir yönetimin gider ayak takıma zarar veriyorlar deyip bazı futbolcuları kadro dışı bırakmaları.
Size sunduğum bu sebepten dolayı ya sayın köktaş ve ekibinden daha güçlü bir yönetimin hazırlanarak adaylığını açıklayacağı ya da başkanın bu kriz ortamında şehrin dikkatini kulübün üstüne çekmesi ya da Allah korusun hakikaten yolun sonuna gelindiği aklıma geliyor.
Federasyona yatırılması gereken lisans paralarının 3, 3.5 milyon gibi yüklü bir meblağ olması ve bu paranın bulunamaması gibi bir durumda bütün futbolcuların ligin ikinci yarısında lisanslarını ellerine alıp serbest kalması elbetteki en büyük sorunlardan bir tanesi. Eğer sayın başkanın çekilmesine neden olan en büyük sorun bu ise takımda yer alan 14-15 tane altyapıdan yetişip A takıma gelen bir Turgut bir Sercan bir Sefa Hakan Akman, Can, Hakan Koçaslan içimizden biri gibi olan kaptan Kenan'ın profesyonelliği bir kanera bırakıp amatör gibi düşünerek forma aşkının ve Samsun sevgisinin devreye girmesi gerekmez mi ?
Ne dersiniz !