Türkiye Cumhuriyeti Devleti var." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bayburt'ta Cumhuriyet Caddesi'ndeki Valilik konağı önünde toplu açılış töreninde halka hitap etti. Cumhurbaşkanı, son günlerde ülkede yaşanan gerilimin son bulmasını istediklerini ifade etti. Kobani'deki IŞİD kuşatmasını bahane eden PKK ile HDP ve BDP'ye de sert çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, saldırıları vandallık olarak nitelendirdi. Kobani'yi bahane edip ülkeyi cehenneme çevirenleri sokak serserisi olarak tanımlayan Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin boyun eğmeyeceğini söyledi.
Erdoğan şöyle konuştu: "Türkiye'de son günlerde yaşanan hadiseler karşısında Bayburt'un özellikle üzüldüğünü çok iyi biliyorum. Tarih boyunca Bayburt vatanseverlik destanı yazdı. Sokakları ateşe veren, yakan yıkan, yağmalan vandalların 81 vilayetimiz içinde Bayburt'u özellikle rahatsız ettiğini biliyorum. Endişeniz olmasın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti 3- 5 sokak serserisine boyun eğecek devlet değildir. Onlar yakarlar ama bedellerini ağır öderler. Biz daha güzelini yaparız. Şunu unutmayın biz hangi ecdadın torunuyuz, kesilen sakal daha gür biten diyen ecdadın torunuyuz. 'Kesilen kol yerine gelmez' diyen ecdadın torunuyuz. Bunu iyi bilsinler, daha iyisini, sağlamını inşa ederiz. Bu vandalların yaptıkları şımarıklığın hesabını soracağız. Altını çizerek söylüyorum, komşu İrak ve Suriye'de, içeride huzuru bozacak tahriklere izin vermeyeceğiz, gereken cevabı veriyoruz. Kimse bunu yanlış anlamasın demokrasiden, taviz vermeyiz, terörle mücadele ederken hukuk dışına çıkılmasına izin vermeyiz. İnsan hakları ihlaline müsamaha etmeyiz. Bunları yaparken güvenliğin zafiyete uğramasına, yakma, yıkma, vandallara izin vermeyiz. Şımarıklığa boyun eğmeyiz. 7 milyon her bir kardeşim rahat olsun. Devletin güvenlik birimleri fedakarca çalışıyor. Suçlu, masum ayırırken bu serserilere hesap soruyor sormaya devam edecek. Bu alçakların, teröristlerin, hainlerin nerelere saldırdığını özellikle dikkatlerinizi çekiyorum. Kürt kardeşlerimize, saldırıyorlar, inançlı, başörtülü, sakallı kardeşlerimize saldırıyorlar, esnafa saldırıyorlar. Okullara saldırıyorlar, müzelere, kütüphanelere saldırıp, kitapları yakıyorlar. Diyarbakır'da müzeye yağmacılar giriyor. 20 kitabı çalıyor, çok sayıda kitabı da yakıyorlar. Siirt halk kütüphanesine saldırıp kitap yakıyorlar. Bunu daha önce barbarlar yaptı. Bağdat'ta, İskenderiye'de, Endülüs'te kitapları yaktılar. Okul, kütüphane, müze yakarak bunlar nasıl barbar olduklarını tüm dünyaya gösteriyorlar, bunu bilinçli olarak yapıyorlar. İstiyorlar ki Kürtler okumasın, kitapla tanışmasın, cahil kalsın diye bunu yapıyorlar. Çünkü Kürt çocukları okursa bunların tuzağına düşmeyecek. Yazıklar olsun. Bu barbar terör örgütünün gölgesinde siyaset yapanlara yazıklar olsun diyorum."
Cumhurbaşkanı, isim vermeden BDP ve HDP'ye de sert bir üslupla eleştirerek, "Meydanlara çıkıp barıştan söz ediyorlar. Böyle barış olur mu cam, çerçeve kıracaksın, yakıp, yıkıp gelip güvenlik güçlerine kurşun sıkıp utanmadan sıkılmadan gelip barıştan bahsedeceksin. Bingöl'de bedelini nasıl ağır ödediyseler böyle ağır ödeyecekler. Böyle barbarlık üzerine kurulmuş bir hareket. Ahlaklı limanı yoktur bunların. Bunlar zulmü, barbarlığı ve diktatörlüğü bilirler Kürt kardeşlerimizi bu barbarların elinden biz kurtaracağız. Terör saldırılarına bakıp kürt kardeşlerime husumet beslemeyin bir mümine, bir Müslümana bu yakışmaz. Masum ile suçluyu birbirinden ayıracağız. Bu terör örgütü kardeşler arasına nifak sokmak istiyor, fitne sokmak istiyor. Bu oyuna tuzağa gelmeyeceğiz. Terörle, teröristle masum kardeşlerimizi birbirden ayırıp inadına kardeşlik diyeceğiz." şeklinde konuştu. CİHAN