Cevaben yazmıştık devam ediyoruz. Şimdi sesi çıkmayan, fakat " o zaman-
lar" sık sık Yurtsever Halk adamı Ecevit'e karşı tavır alan işbirlikçi egemen
sermaye birliği "Tüsiad" "borsa" ve "bankalar;" tatlı kazançlarına gem vuru-
lup halka nefes aldırılacağını anladıkları an 2001 krizini patlattılar.
Naaber, "o zamanın ticaret odası başkanı" Zafer Çağlayan efendi, sen "o-
krizi Ecevit'e yükleyerek şu mübarek günde "vebal" altına giriyorsun.
"Siz üzerinde kuluçkaya oturduğunuz krizden haber verin, yumurtadan çık-
tıkça; bazen kredi kartı, bazen aile içi şiddet, bazen intihar, çöplerde bebek
ve kol bacak,insan cesetleri cinayetler, olarak ortaya çıkmaktadır.
Ramazan ayında da eniyi şekilde görüldüğü üzere bir tarafta yoksulluk diz boyu, bir tarafta cam kulelerde güvenlikli oturmak için yer ayırıp, lüks iftar
sofralarında halkın, mutlu olduğundan söz edenler.
Neden enflasyonu kendi yedikleri sofralardan hesaplamıyorlar dersiniz?
Gelir dağılımı adaletsizliği ve gıda özürlü yurdum insanı ortadayken, yedik
leri etli yemekler, kebaplar, tatlılar ve en pahalısından hurmalar,çeşit çeşit
meyvalar boğazlarından geçiyorsa krizin sebebini başka yerde arayamaz
sınız. Biz yurtseverler, önce niyete sonra hangi sınıftan taraf, ona baka-
rız önemli olan odur. AKP iktidarı kapitalist sermayeden taraf ve onu destekliyor...
Halk kitleleri onlar için daima servete giden yolda araç olmuştur. Ben bu yazıyı kaleme-
alırken YİNE ŞEHİTLER 12 evladımız... Yazmaya elim varmıyor... Sadece Rahmet di-
liyebiliyorum ve Halkçı Ecevit'in 2 yıl bile dolmadan koalisyonla yaptıklarını, 10 yılda ya-
pamayanları, terörü "siyasi açılımla" pazarlık konusu yaparak azdıranları Allah benzer acılarla
başbaşa bıraksın diyorum.
Daha bitmedi;Sağcısıyla,sölcusuyla "ulusal birlik" koalisyonuyla "bozuk düzeni" değiştirme
yolunda önemli adımlar atan Ecevit'i endişeyle izleyen ABD: Teröristbaşı katilin yakalanmasını
faili meçhulların aydınlatılmasını, irticacı "hizbullah"ın kanlı hücrelerinin yok edilmesini,
'78 deki "işbirlikçi haris sermaye Tüsiad"ın dizginlenmesini, hayalicilerin, naylon faturacıların,
hortumculara darbe vurulmasını, Baku-Ceyhan boru hattını, işçi işveren barışı için"ekonomik ve sosyal konseyi" kurmasını, işbirlikçi sermayenin hortum aracı olan bankalar için"BDDK"yı kurmasını,
en önemlisi Güneydoğu'da sindirilen terörün ardından yöreye sosyo-ekonomik temelin atılmasını,
"Toprak reformu" için "Aşiret"leri ikna edişini, 47 bin işçinin kadroya alınmasını geçici işçiliğe son
verilmesini, bizim değil AB nin kapımızı çalmasını, 8 yıllık temel eğitimi ve nicelerini içine
sindiremedi. Halkçı Ecevit'in Ulusal Kalkınma yolunda attığı adımlar yeterince ABD ve emperyalist
çıkarlara zarar verince kollanan fırsat akabinde"Anayasa kitapçığı" bahanesiyle işbirlikçi sermaye
ve borsa ile kriz çıkarılmış. Hükümetten destek çekilerek içinden Ecevit ihanete uğratılmış erken
seçime gidilmiş. "ABD RAHAT BİR NEFES ALMIŞTIR."