Dalga geçiyorlar!...

CHP"de kılıçlar çekildi…

Baykal bildiğiniz gibi…

Geri dönecek dönmesine de…

Bunu açıktan dillendiremiyor sadece…

İstiyor ki, parti meclisi elinde olsun… Yarın, geri dönmek istediğinde…

Şakırt diye genel başkanlık koltuğuna yeniden otursun…

***

Biliyorsunuz… Baykal"ı kimse koltuğundan indirmedi…

Kendi isteğiyle istifa etti…

Yani, değişen ne oldu… Neden istifa etmişti?..

İstifasına neden olan koşullar mı değişti?

Yoo!..

Hani, internet sitelerinde yayınlanan porno görüntüleri vardı ya…

CHP"li bir sekreterle, Baykal"ın aga-nigi vaziyetleri…

Birileri bu görüntüleri medyaya servis etti…

Bu görüntüleri servis edenler Baykal"ı istifa ettirdi…

Aynı karanlık güçler Baykal"ı yeniden geri getirmek ister şimdi…

***

Baykal, bu görüntüler üzerine istifa etmişti...

Ne oldu?  Ne değişti de hiçbir şey olmamış gibi yeniden CHP"nin başına geçmek istiyor Baykal… Kayıtlar mı silindi?

Yoksa bu görüntüleri çürüten başka bir argüman mı bulundu?

Hayır…

Eee!..

Oysa… Baykal"ın ardından CHP Kılıçdaroğlu ile bir ivme yakaladı… Halk umutlandı…

***

AKP ile CHP arasında emekçi kesimler açısından hiçbir fark yok aslında…

İkisi de egemen sınıfların çıkarları için çalışır, çalışmak zorunda…

Sistem partileri, sistemin dışına çıkmaz, çıkamaz…

Aralarındaki tek fark şudur…

Egemenler yine sizi sömürür, benzini istediği fiyattan size kakalar…

Akarsularınızı, derelerinizi alır, elektrik üreteceğim diye içme sularınıza kontörlü sayaç takar…

Ama AKP iktidarında din konusunda duyarlı olan insanlar, kendilerini iktidar zanneder…

CHP geldiğinde ise aslan sosyal demokratlar mutlu olurlar…

Oysa sistem aynı sistemdir… Değişen bir şey yoktur…

***

Biz, türban mürban falan filan diye birbirimizi yerken… Atı alan Üsktüdarı geçer…

Ülkenin bütün zenginlikleri egemenlerin kasalarına hortumlanır… Bu hep böyledir…

***

Önemli olan şudur…

Halka giren, yine girecek, sömürü düzeni devam edecektir…

Sistemin değişmez yasası budur zaten…

Birbirlerini becerecek halleri yok ya…

Koka kola içicileri kimse, becerilen odur…

Ama bu halkı beceren kim olacaktır?..

Üstünde olanın kimliğine ise bu halk karar verecektir…

Bunların, “Özgürlük” dediği de işte budur!..

Kocanızı seçmekte özgürsünüz yani!..

***

Bir bakın etrafınıza…

Yıllar önce ANAP seçimleri kaybedip muhalefete düştüğünde…

Birçok şirketin artık ihale alamayacağını filan zannetmiştik…

Hiç de öyle olmadı…

Çünkü bu bir demokrasi oyunuydu…

Üsttekilerin sadece adı değişti, altta kalanlar hep aynı…

*** 

Samsun"daki mobil santraller mesela…

Rizeli hemşerim… Cengiz Kardeşler… ANAP zamanında kurulmuştu…

Karadeniz otoyolunun büyük bölümünü de onlar yaptı…

Daha sonra gelen koalisyon hükümeti döneminde de hız kesmediler…

Sonra AKP geldi… Yine aynı…

Şimdi, mobil santrallerden biri üretimde… Diğeri de yakında hortumu takıp, jeneratörünü çalıştıracak yine…

Elektrik filan ürettikleri yok…

Hikaye…

***

Her neyse…

Şimdi CHP"de bir şeyler oluyor... Halk yine umutlandı…

Hiç bir şey değişmeyecek tabi…

Kemal Kılıçdaroğlu da Çavez olmayacak asla…

Ama ne demişler:

“Umut yoksulun ekmeği, ye Memet ye” diye…

 İşte ben, milletin umutlarına acıyorum…

Yani, bu umudu bile çok görüyorlar size…

***

Anımsayın… Baykal, porno görüntüler yayınlanınca istifa etmişti…

Yerine Kemal Kılıçdaroğlu geldi…

Bu halk Kılıçdaroğlu"nu kendine yakın buldu, sevdi…

Yeniden CHP"ye umut diye sarıldı…

Ama…  Maalesef… Hiç umut yok!..

Dedim ya…  Umut yoksulun ekmeği…

***

Yarın sabah kalktığında, hiçbir şeyin değişmeyeceğini bilen insanların, yaşama isteği kalmaz...

O yüzden, sistem bu umudu halka pompalamak zorunda…

Anlatmak istediğim de bu...

Bu umudu bile insanlara çok görüyorlar…

Öyle oyunlar oynanıyor ki…

Halkın umutlarına saldırıyorlar…

***

Egemen güçler… Önce halka umut pompalıyor…

Sonra da pompaladığı o umudu söndürüyorlar…

Dalga geçiyorlar yani sizinle…

Evet!.. Dalga geçiyorlar…

Umutlarınıza sahip çıkın