İki yıl önce yurttaki odamı Muğlalı bir arkadaşla paylaşmıştım.Deli dolu, gezmeyi, gülmeyi çok seven, kendine has,çok renkli bir Ege insanıydı.Telefonla konuşurken duyardım,
annesi babası da tıpkı onun gibi bol kahkahalı insanlardı.Ege insanının içinde güneş hiç batmaz;tanıdığım tüm Egeliler neşeliydi,her doğan güne gülümseyerek başlarlardı. Ege denizi gibi kıpır kıpır bu arkadaşım bir turizmciydi.
Şimdi görüşemiyoruz,ben bu yazıyı yazarken yüzü ne halde bilemiyor,sadece tahminde bulunabiliyorum.Muğla'da üç gündür ormanlar yanıyor.Bugün günlerden pazartesi... Pırıl pırıl yapraklı,denizi gölgeleyen, ton ton yeşiller siyaha büründü bugün. Serin kuytuluklar, nemli koruluklar, çiçekli otlu kaya dipleri kül oldu;her yan karardı.Arkadaşımın da yüzü kararmış,içi sıkıntı dolmuş olmalı.
Turizmciydi dediğim gibi,ülkesini çok seviyordu. Muğla ve ormanlarına gelecek zarar,onu da çok tedirgin etti eminim.
Yangında mühendisleri ve orman işçilerini helikopterlerle kurtarmışlar,işçilerin orada olma sebebi ise yangını söndürmek! Antalya'mızın köylülerini ve yaşadıkları çileyi unutmadığımız gibi burada da insanlarımıza üzülüyoruz.Geride,yangının ortasında kalan arkadaşları için ağlayan,sinir krizi geçiren işçilerimiz...
Okullarda öğretilense ağaç sevgisi,bitki sevgisi,hayvan sevgisi ya da minik çocuklarımıza yetecek kadar bir tarım bilgisi değil! Birkaç fotoğraf ve "...yapmalıyız,...etmeliyiz" diye
biten cümleler! Sonuçsa dondurma paketlerini yerlere atan çocuklar... İzmaritleri yerlere atan babalar... Piknik çöplerini paketlemeden ortalığa bırakan,evlerinde kağıt ve plastik çöpü ayırmayan, "Geri Dönüşüm" diye bir olaydan habersiz anneler...
Ve Rize'de hidroelektrik santrallere karşı çıkmayı,çevreciliği birey olarak kişiliğine katmayı,bunu da insanları uyandırmak için protestoya dökmeyi başaran insanlarımıza "kürsüden" verilen yanıt: Bunlar boş vakitlerini değerlendirenler! Ben çevrecinin "daniskasıyım!"...
Anlamadan sormadan alkışlar!... Alkışlar...
Çevrecilerin uyarılarına dikkat etmek yerine,kamusal kaynak yaratmak yerine bu tepki neye?Niçin? Başka bir dünya var mı yaşayabileceğimiz?
Ülkemizde zihniyet değişimi için eğitimde değişim,eğitimde değişim için yetkililerde zihniyet değişimi gerekiyor.
Dünya ısınıyor,sular kirleniyor,bitkiler ve hayvanlar ölüyor,seller basıyor,yağmur ülkemize aylardır yağmıyor;fakat birileri yıllardır kürsüden bakıyor! Başka bir ülkem ve başka bir dünya yok,her bireye düşen bir sorumluluk,herkesin yapabileceği şeyler var,çevrenize bir bakın yeter.
Hasan Pulur,köşesinde yazmış;"daniska"kelimesi, Danzing kentinden dilimize girmiş ve argoda her şeyin en iyisi en güzeli anlamındaymış;keşke her alanda her işin dansikası olabilsek milletçe.Çok şey değil,ülkemde artık siyasetçi değil de devlet adamları görmek istiyorum.
İyi haftalar!