DEPREM

Deprem…
İnsandan kopmaz bir parça!
İnsanoğlu; depremle doğmuş;
Yine depremle ölecek.
İnsanoğlu; anne karnından da depremle düşer;
Çığlıkla anne karnından kucağına düşer.
Amerika…
O da depremlerle boğuşuyor.
11 Ekim…
Meksika ve Orta Amerika'da;
iki güçlü fırtına!
34 kişi hayatını kaybetmiş,
29 'u orta Amerika'daymış;
60 bine yakın evsiz insan olduğu tahmin edilmiş
Milyarlarca dolar zarar,
Meksika'da 4000 ev sağanak yağışlardan dolayı kullanılmaz
Yağmur selleri ulaşım hatlarını iptal etmiş;
24 saat içinde Guatemala'yı da tehlikesi altına almış
15 ölü… 52 bin evsiz insan…
yıkılmış köprüler ,kapanmış yollar bırakmış.
Honduras… Kosta Rika… Nikaragua…
23 Ekim…
1. Van Depremi! Erçiş Depremi!
Kış gelmiş çatmış…
Ölenlere Allah rahmet eylesin
Kalanlara da sabr-ı cemiller…
Bütün Türkiye tekvücut oldu.
Muhalefet Partisi Erçiş'in il olmasını önermiş;
Başka yapacağı yok demek ki!
Yanıbaşında Van ili varken nasıl olacak?
İş olsun;
Dostlar alışverişte görsün demek istemiş.
İktidarımız Van-Erçiş bünyesinde Büyükşehir ilan edecek.
İnşallah 11 il ile birlikte;
Hükümet, depremde büyük zarar gören Van'a
'büyükşehir' müjdesi vermeye hazırlanıyor.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi;
"Van'ı büyükşehir yaparak yaralarını hafifletmeyi amaçlıyoruz" dedi.
Deprem bölgesinde binlerce çadır işe yaramadı.
Soğuk çok fazla!
Van viraneye dönmüş.
Kaçan kaçana!
Herkes yakın akrabasının yanına sığınma çaresini arıyor.
Yüce Rabbim o biçare insanlara nusratini eksik etmesin.
Avrupa'da…
Ortak Pazar çatırdıyor.
Çok büyük depremler yaşıyor;
Yunanistan başbakanı istifa etti.
İtalya Başbakanı istifa etti.
İspanya… Portekiz hükümetleri her an düşebilir.
Fransa da borç batağında!
Güya sosyal adalet… Güya insan hakları…
Güya demokrasi…
Alabildiğine israf!
İşçi sendikaları güya demokrasi ürünü!
Oysa en büyük yıkım sendikalar!
İnsanoğlunu asla memnun edemezsin.
Bol keseden ulufe dağıtır gibi para dağıttılar.
Ama Almanya ne yaptı?
Fabrikalarını Çin'e taşıdı.
Batı Avrupa'daki boğaz tokluğuna çalışmak isteyen;
Yoksul insanların ülkelerine kaçırdı.
Neden?
Utanmasından tabii!
Çünkü 960'larda işçiye dağıttığı bol paranın altından çıkamadı.
Avrupa'da hükümet depremleri sürecek.
Arap ülkelerinde büyük depremler var.
 Suriye deccalı hala düşmedi.
Her gün vatandaşını kurşunlamaktan zevk alıyor.
Güya Suudi Arabistan;
“Demokrasiye dön” demiş.
Suudi Arabistan… Bahreyn… Kuveyt…
Suriye'deki büyükelçilerini geri çağırmış.
Oysa bu ülkeler her an iktidar depremine kapılabilir.
 Hepsinin tepesinde deccallar…
Halkının kanıyla beslenen vampirler var.
Suud Krallığı her an tetikte bekliyor.
Vatandaşına büyük zulüm yaşatıyor.
Tıpkı İran gibi…
Onun da halkının sesine önem vermeden
İsrail'le çarpışamaz.
İsrail, her an saldırabilir.
İran atom bombasını tamamlamak üzere.
Eğer halkıyla barışık olsa;
Ülkenin zenginliklerini halkıyla da paylaşsa;
Dünyada egemen ülkeler arasında olur.
Dünya tamamen sallantıda!
İnsanların tepesindeki vampirler düşmedikçe;
Depremler susmayacak.
Vatandaşlarının oylarıyla gelmeyenler deccaldır.
Kur'an-ı Kerim bu insanlara Tağut diyor.
Bel'am da…
Zaman ahir zaman bozuldu nesil,
Bu an rağbet gör mir temiz bir asil,
İman ehli kullar çok az velhasıl,
Bu nâs insan değil deccal uşağı.
 
Fakirin emeği karıştı harçta
Para ilah oldu şöhret rövanşta,
Edep haya değil cehalet arşta,
Bu nâs insan değil deccal uşağı.
Ferit Battal