DEPREM'İN İZLERİ...

Deprem felaketinin üzerinden yaklaşık bir buçuk yıl geçmiştir. Devletimiz; tüm kurum ve kuruluşlarıyla bölgeye hizmet etmek üzere ağırlığı, başta; depremde büyük yıkımlar yaşayan illere vermiştir. Turizm firmamızın ülke içi kültür turları kapsamında en sık gittiğimiz bölge; deprem felaketi yaşayan bölgelerdir. Bu nedenle de; bölgeyi gayet iyi biliyoruz. Mersinden Hakkari'ye, Van'dan Konya'ya, Kars'tan Maraş'a, Erzurum'dan Hatay'a defalarca konaklamalı kültür turları düzenledik. Mersin-Ankara-Kastamonu hattının doğusunda kalan tüm vilayetlerimize ziyaretler yaptık, Samsun'lu vatandaşlarımızı sözünü ettiğimiz bölgenin; dini mekanlarıyla, tarihiyle, coğrafyasıyla, geleneğiyle, kültürüyle tanıştırdık. 2023 yılı şubat ayında yaşanan depremden sonra bölgenin bir bölümü büyük yıkımlarla karşılaştığı için biz de programlarımızı biraz azaltmıştık, bölgede depremin izlerinin ve korkusunun kısmen kalktığını dikkate alarak eski yoğunluk ölçüsünde yine kültür turlarımıza devam etmekteyiz. Her ne kadar bölgede hâlâ artçı deprem sarsıntıları oluyorsa da, vatandaşların bu artçı sarsıntılardan çok da etkilenmediğini müşahede ettik. Hatta, yaşanan büyük felaket gibi bir felaketin beklenmediği düşüncesinin de, neredeyse tüm toplumda hâkim bir kanaate dönüştüğünü gördük. Böylesi bir kanaatin oluşması bölge insanında büyük bir rahatlama getirmiştir. En azından biz böyle müşahede ettik.
Kahramanmaraş; deprem felaketinin merkezi olması nedeniyle biraz daha fazla tahribatlarla karşılaşmıştır. Hafta sonu Kahramanmaraş'taydık, depremin izlerini inceleme fırsatı da bulduk. Halkın sükunetle süreci takip ettiğini ve herkesin kendine göre bir düzen kurduğunu hissettik. Devlet tarafından; kısa, orta ve uzun vadede yapılacakların, belli bir program ve imkanlar dahilinde yürütüldüğünü gören vatandaşların gelecekten ümitli olduklarını müşahade ettik. Deprem felaketinin büyüklüğünü hesaba alan bölge halkının, zaman zaman işlerin yavaş ilerlemesine sitemde bulunanlara karşı, kendi iç sosyal dinamikleriyle cevap vermeye çalıştıklarına şahit olduk. İnşaatlar nedeniyle yolların yetersiz kalması ve istikamet yönlendirmelerinde bir takım sorunların bulunması, özellikle dışardan misafir olarak bölgede bulunanlara sorun oluşturmaktadır. Sanal yönlendirmeler, internet üzerinden yol takipleri ve navigasyonun gibi adres tespiti yapan işlemci programlarının yetersiz kalmaktadır. Yönlendirme levhalarında da yetersizlik göze çarpmaktadır. Bunlar; dışardan giden misafirler için sorun oluşturmaktadır.
Bölge turizm açısından merkezi konuma sahip olan; Hatay, Antep, Urfa, Adıyaman, Mardin, Diyarbakır ve Kahramanmaraş gibi vilayetlerin; ulaşım ve iletişim gibi hayatın akışı için çok önem arz eden hususlarda öncelikle konuların dikkate alınarak, tıkanıklığa neden olan sebeplerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Zaman ve maliyet açısından da çok bedel gerektirmeyen bu işlemler için en önemli husus; doğru ve yerinde tespitler yapabilmektir. İnsanların sosyal nefes alanları olan, başta; camiler, parklar, çay ocakları, kahvehaneler, kütüphaneler, lokantalar, düğün salonları gibi toplu ihtiyaç merkezlerinin de öncelikli hizmet programlarına alınması gerekmektedir. Bölgedeki yerleşim alanlarının bir kısmında, şehrin tamamının kullanılamaz hâle gelmiş olması; yapılacak işlem ve hizmetlerin de yavaş ilerlemesinin en büyük nedeni olarak görülmektedir. Hasar tespiti ve şehrin bir başka yere taşınması için jeolojik çalışmalar elbette ki çok zaman almaktadır. Tüm olumsuzluklara rağmen işlerin düzenli ve seri yürüdüğü söylenebilir. Bölge halkının da büyük çoğunluğu da böyle düşünmektedir.
Kahramanmaraş'a onurlu bir değer kazandıran "Sütçü İmam" türbesi ve adını Osmanlı mirasından alan "Abdulhamidhan Camii" asaletli duruşlarıyla Maraş halkına güven sunmaktadır. Kurtuluş savaşının ilk kıvılcımının yakıldığı Maraş halkı, Sütçü İmam'ına sahip çıkarak, bu müstesna onuru yaşamaktadırlar. Deprem sonrası, konteyner şehirlerin oluşmasının ardından bu, onur abidelerinin restore edilip öncelikle hizmete sokulmuş olması, bölge insanının kodlarını ifade etmek bakımından çok anlamlıdır. Deprem süreci ve sonrasında Samsun-Maraş hattında yardımlaşma en üst düzeyde olmuş Maraş halkı da bu yardımlaşmaya yakından şahit olmuştur. Bu nedenle de, Samsunlu misafirlere ayrı bir muhabbet duydukları görülmektedir. Dondurmasıyla da marka değere sahip olan Maraş vilayetinde deprem izlerinin büyük ölçüde sarıldığı, silindiği ve belli bir program dahilinde iş ve işlemlerin takip edildiği rahatlıkla söylenebilmektedir. Deprem bölgesi dışanda olan ülke vatandaşlarımızın tamamı bölgeye, imkânları ölçüsünde yardım etmişlerdir. Şimdi,özellikle yaz aylarında, Turizm Firmalarının bölgeyi tanıtma programları kapsamındaki turlar düzenlemeleri anlamlı olacaktır. Bölge insanına hal imkân sağlayacak hem de toplumsal güven oluşturacaktır.
Valilik, Kaymakamlık, Belediye ve sivil toplum kuruluşlarının konuyu gündemlerine almaları, değerleri ön plana çıkaracak tur organizasyonları oluşturmaları anlamlı ve,faydalı olacaktır. Hiçbir maddi çıkar hesabı yapmadan, ülke içinde "İnanç Turizm" kapsamında kültür turları da yapan Kesmen Turizm olarak biz; her türlü fedakârlığa hazır olduğumuzu ifade etmek isteriz. Bölgeye yakın ilgi; ülkeye hizmet anlamına gelmektedir. Bölgenin, değersel kodlarını dikkate alarak yapılacak her türlü organizasyon; tüm ülke insanına katkı olacaktır. Depremin maddi ve mali izlerini silerken, bıraktığı olumsuz ruhsal etkilerini de dikkate alarak, bölgeye gönüllere hitap eden planlı programlar da yapmak gerekmektedir. Bizler kendi çapımızda bunu yaparken bunun daha planlı bir şekilde kurumsal hizmet olarak da sunulması faydalı olacaktır.