Samsun Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Cem Şahan, Samsun'da da kurulması planlanan doğalgaz çevrim santrallerinde ve günlük yaşamda kullanılan doğalgazın insan sağlığı ile doğaya etkileri hakkında basın açıklaması yaptı. Doğalgazın, günümüzden milyonlarca yıl öncesinde dünyada yaşayan canlıların artıklarının yer katmanları arasında basınç ve sıcaklık altında dönüşüme uğramış, büyük oranda metan gazından oluşan fosil kaynaklı gaz sınıfında yakıt olduğunu söyleyen Şahan, doğalgazın metan (CH4), etan (C2H6), propan (C3H8) gibi hafif moleküler ağırlıklı hidrokarbonlardan oluşan bir karışım olduğunu dile getirdi.
TOPRAK KİRLİLİĞİNE NEDEN OLACAK
Doğalgazın yanması durumunda karbondioksit, su buharı ve azot oksitlerin oluştuğunu kaydeden Şahan, fosil yakıtlardan petrol ve doğal gazın 20-50 yıl içinde tükeneceğinin hesaplandığını hatırlatarak "Doğalgaz çevrim santrallerinde hammadde olarak kullanılan çok yüksek miktarlardaki doğalgaz toprak kirliliği ne yol açacaktır. Bugün doğalgaz kanserojen olan radonun en önemli kaynağı olarak kabul edilmektedir. Bu konuda son 3 yılda bilgi birikimi artmaktadır. Doğalgazın yanması sonucu radon ürünleri atmosfere salınır. Radon ve ürünlerinin akciğerlere depolanması vücut içi radyoaktif birikimine ve dolayısıyla sağlık riski oluşumuna neden olur" şeklinde konuştu.
AKCİĞER KANSERİ ORANI YÜKSEK
Şahan, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Epidemiyolojik çalışmalarda, yüksek seviyede radon ve bozunma ürünleri dolayısıyla radyasyona maruz kalmış bireylerde akciğer kanseri oranlarının yüksek olduğunu belirleniyor. Öte yandan doğalgazın uzun süreçte su kirliğine etkileri tam olarak da bilinmiyor" diye konuştu.
Yaprak KOÇER