Toplum olarak öyle bir hale gelmişiz ki anlatamam, olayların gerçek olup olmadığına bakmadan, araştırıp soruşturmadan aklı evvel bazı insanların ortaya attıkları iddialar üzerinden verip veriştiriyoruz. Oysaki olayların aslını araştırıp doğruları öğrenince ne kadar yanıldığımızı görüp iftira attığımız insanlardan özür dilemek zorunda kalırız. Samsuspor bu şehrin ortak değeri ve markası buna kimsenin itirazı olmadığı gibi bu şehirde yaşayan herkes elinden gelen desteği vermiştir. Sporla uzaktan yakından ilgisi olmayan ben dahi bu kulüp için bedel ödeyip tam 95 gün Cezaevinde yattım, ama konuşmaya sıra gelince herkes atıp tutuyor. Yok neymiş Kayınçom Trabzospor’un loca biletleri almış, yok maça gitmiş, yok destek vermiş gibi saçma sapan paylaşımları görünce doğruları yazma gereği duydum. Aslında bunu ben değil Kayınçomdan her fırsatta nemalanan, onunla iyi geçinen, onu görünce elli takla atan Gazeteciler yazmalıydı ama her işte olduğu gibi bu işte de doğruları yazmak yine bana düştü. Bunu derken amacım kimseye hak etmediği değeri vermek veya algı operasyonu yapmak değil hakikatleri yazmak için bu yazıyı kaleme aldığımı açık ve net buradan ifade etmek istiyorum.
İsmail Uyanık bu kulübün Başkanlığını bıraktığında ben Büyükşehir Belediyesinde Başkan Vekiliydim, Kayınçom da İl Başkanıydı, ta o gün bizi Yalova Gemisinde toplayıp bu kulüple ilgili elimizden gelen neyse yapmak zorundayız diyen Kayınçomdu. Hatta Kayınçom o dönem Samsunspor’un yönetimine girip maliyeye olan borçlarını yapılandırmıştı, daha sonraki dönemlerde kulübün Bankalara olan aylık yüzde 7.2 Faizli yani yıllık yüz de 86 Faizli borçların yapılandırılmasından sıfırlamasına dek Kayınçomun işin içerisinde olduğunu çok iyi biliyorum. Samsunspor kulübü her sıkıntıya düştüğünde Kayınçom devreye girip uğraş verdiğini de çok iyi bilenlerdenim. Ama şimdi birileri çıkıp Kayınçomun Trabzonspor’un loca biletlerini aldığını söylemesi ona iftiradan başka birşey olmadığı gibi adamcağız Cumhurbaşkanının Akyazı stadını açılışının dışında Trabzonspor Stadına gitmemiş bir insan.
Doğruları söylemek erdemli insanların işidir Vezir Hazretlerini ne kadar çok sevmediğimi beni tanıyan herkes bilir ama adamcağız Samsunspor kulübü için tam on yıl bizimle birlikte yargılandı. Biz o dönem Samsunspor kulübüne onca destek verdik ama bizim paraları alan o günkü yöneticiler ya ellerindeki Daireleri futbolculara değerinin iki katına satıp paraları iç ettiler ya da temlik koydular. Bunlar açık ve net ortada olmasına rağmen hatta ve hatta bu konuda defalarca yazıp çizmemize rağmen bir Allah kulu bu adam ne diyor deyip bize birşey sormadı. Bırakın sormayı ta 2002 yılında Samsunspor kulübünün hesaplarını inceleyen İçişleri Bakanlığı Dernek Denetçileri Kulübün yirmi milyon dolarının kimlerde olduğunu resmi yazıyla raporunda bildirmiş olmasına rağmen biz bunu yayınlayınca sekiz ay hapis cezası aldık, hele ki Yargıtay belgeleri gördü de cezayı onaylamayıp bozdu.
Bu şehirde birileri çıkıp sürekli Trabzon düşmanlığı yapmaktan keyif alırlar, bunu yaparken de en popüler siyasetçi veya işadamı kimse onun üzerinden vururlar, hatta şimdi bazı STK’lar çıkıp Samsunda Samsunlu vekilleri görmek istiyoruz diye beyanatlar vermişler. Bunu yapanlara bir bakın ya ticaretinde başarısız olmuş, ya siyasetinde Trabzonlu siyasetçilerden nemalanmış veya toplumda itibar bulamadığından buralarda yer almış insanlardan oluşmakta. Ben Trabzonlu olmaktan onur duyan ama bu şehrin ekmeğini yediği için de bu şehrin öncelikleri için uğraş veren bir insanım, her kimki kendi beceriksizliğini ve başarısızlığını Trabzonlulara maledip onları eleştirerek kendi başarısızlıklarını ört bas etmeye çalışıyorsa önce aklına beni getirsin ondan sonra konuşsun. Bunlara cevap vermek için yeni Web TV kurdum bir iki güne yayına girecek, oradan da gerekli açıklamaları yapacağım.
Trabzonlu siyasetçileri ve işadamlarını eleştiren arkadaşlara sormak istediğim bazı sorular var, Samsunspor kulübü süper lige çıktığında Başkanlığını alan Çarşambalı işadamı kulübü ne kadar daha borçlandırmış ve kulübe verdiği parayı dövize çevirdiği için paranın aslı ödenmiş olmasına rağmen kur farkından ötürü hala daha borcun aslından fazla alacağı olan bu arkadaşımıza kimsenin sesi çıkarmıyorsa buna ne demek lazım. Vali bey bu arkadaştan borç para aldığı için adamı yere, göğe sığdıramazken, adamın kulübün küme düşmesinden tutun da kulübe verdiği borç paraları dövize endeksleyip temlik koymasını neden eleştirmemiş. Kimse yalandan başkalarında suç aramasın herkes önce kapısının önünü temizlesin ondan sonra konuşsun, bu kulübe kim zarar verdi, kim destek verdi, kim bedel ödedi, kim kulüpten geçindi ve dahi kim kulübü adeta faize bağladı hepsini biliyoruz zamanı geldikçe de yazmaya devam edeceğiz. Samsunspor kulübü ile ilgili yapılması gereken tek şey kulüp kapatılıp sıfırdan bir kulüp kurulmalı, o kulüp de adam gibi hakettiği yere gelmeli bundan başka çaresi yok ama geçmişten alacağı olanlar buna razı gelmezler çünkü hak etmedikleri paraları alamayacaklar. Bu doğruları konuşmak çok mu zor da bu fakirden başka Allah kulu çıkıp söylemiyor. Bu şehir kadar ırkçılık yapan başka bir şehir varsa Allah için söyleyin, ırkçılığı yapanlar da ömrü hayatlarında taş üstüne taş koymayıp sürekli dedikoduyla ömürlerini geçiren insanlar ama karşılara çıkıp da kimse de doğruyu söylemeyince sanki haklıymışlar gibi bir imaj oluşunca da iş yine bu fakire düşüyor. Herkes adam gibi işini yapsın, doğru konuşsun, ırkçılık değil şehrine hizmet etsin diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla