Dua; yakarış, yalvarış, inanan insanın hakka yönelen sözü, ibadetin de özüdür.
İbadetin merkezi, iliği, beyni duadır.
Derinden ve gönülden ibadet; dua ile yapılır.
Dua ile Allahtan istenir.
Secde hali duanın kabul olmasına en uygun yerdir.
Allahın insanlara vereceği değer dua ile ölçülür ve örtüşür.
Allah insanlara çok yakındır, yakınlık dua ile nimete dönüşür.
Kullar dua ile Allahtan hayırlı bir şey istemeleri halinde, istenen gerçekleşir.
Duada kararlı, ısrarlı ve sabırlı olmak esastır.
Doğru bir imana, helal rızka, ihlaslı davranışlara sahipsek duamız kabul olur.
Arzularımızın gerçekleşmesi için yapacağımız duanın bir takım şartları vardır.
Duadan önce mutlaka hayırlı ve faydalı bir iş yapmalıyız.
Temiz ve abdestli olmalı, Kabeye(Kıbleye) yönelmeliyiz.
Duamıza Allaha şükür ve Peygamberimize salavatla başlamalıyız.
Ellerimizi açıp, boynumuzu bükmeli, sakin ve mütevazi bir kalp ile Allaha yalvarmalıyız.
Bağırmadan, alçak sesle ve gizlice dua yapmalıyız.
Dualarda Kur’ani cümleleri ve Peygamberi ifadeleri zikretmeliyiz.
Kalbimizden nasıl geliyorsa, tabii olarak duamızı yapmalıyız.
Dua esnasında kalbimizden tüm dünyevi olumsuzlukları temizlemeliyiz.
Herkesi duamıza ortak etmeli, insanlık ve Müslümanlar için de dua ve niyazda bulunmalıyız.
Duamızın kabul olacağını ümit etmeli ve duada kötülük istememeliyiz.
Gereksiz işler için dua etmemeliyiz.
Öyle olur ki hayırsız bir iş için yaptığımız dua kabul olur, sonra da bundan dolayı rahatsız olur, pişmanlık duyarız.
İnsan olarak bizler hakkımızda neyin hayırlı neyin de şer olduğunu bilemeyiz.
Bu nedenle Allah’tan bizim için hayırlısını dilemeli ve istemeliyiz.
Ağzımızı zikirle şekillendirmeli, Kur’anı dilimizden düşürmemeli, Salavatı hiç unutmamalı, dualarımıza ümmeti Muhammedi ortak etmeliyiz.
Böyle olursak hayatımızın tamamı ibadete dönüşür.
Arzu ve isteklerimiz Allah tarafından lütfedilir.
Günah affedilir. Kusurlarımız örtülür.
Sıkıntı ve kederlerimiz def edilir.
Yaşamımız daha canlı olur, hayattan tat alır, mutlu ve huzurlu oluruz.
Bu tavsiyeleri yerine getirirsek dünya ve ahiret hayatımız güllük gülistanlık olur.
Canlı ve zinde bir hayat yaşarız.
Çünkü “Dua” hayatı canlı ve zinde tutar. Dünyayı ve ahireti huzurlu ve mutlu yapar.
Dünya insan merkezli bir hayattır.
Tüm varlıklar Allaha ibadet ederken insanlara da hizmet ederler.
İnsan Allah katında en değerli yaratıktır ve bunun için de Kur’anda dünyanın halifesi olarak tanımlanmış ve tanıtılmıştır.
Ancak tüm bu özelliklerine rağmen insan aciz ve zaafiyeti olan bir varlıktır.
İki gün uyumadığı zaman dengesi bozulur.
Yemediği ve içmediği zaman canlılığını muhafaza edemez.
Bazen tırnağı kadar olan bir sineğe malup olur.
İnsanın halifeliğini sürdürmesi için Allah’ın yardımına ihtiyacı vardır ve bu yardımı da ancak dua ile elde der.