Kendimi bildim bileli Samsunspor'u takip ediyorum ama hiç böylesine ruhsuz, böylesine isteksiz ve böylesine kötü oyun sergileyen bir futbolcu topluluğu görmemiştim. Sanki lig bitmiş uzatmaları oynuyoruz. Ya kardeşim oynamayacaksan sahaya kazanmak için çıkmayacaksan o giydiğin kutsal formanın hakkını veremeyeceksen kendine başka bir meslek seç. Birazcık insanda hırs olur, utanmak olur. Pazar günü ligde Giresunspor'dan 3 gol yiyorsun, fazla değil tam 3 gün sonra kupada karşılaştığın Altay'dan hemde B takımından 4 gol birden yiyorsun. Ama ister inanın ister inanmayın ben de çoğu insan ibi böyle kötü bir sonuçla kupaya veda edeceğimizi biliyordum. Yönetim kurulu da bizler gibi düşünmüş olacak ki İzmir deplasmanına gitme özverisinde bile bulunmuyor. Eminim sayın yönetici ağabeylerimizde bizler gibi maçı Yeni Asır Tv'den izlemişlerdir. Yöneticilik zor zanaatdır, öyle herkesin harcı değildir. Hele hele futbol yöneticiliği ayrı bir özveri ister. Bir takım, ard arda kötü saha sonuçları alıyor ve buna rağmen oyuncularında iyi yönde hiç bir kıpırdanma olmuyorsa
o zaman tek sorun yönetimde demektir. Bence önce yönetim bir an önce kendini sorgulamalı. Şunu kesinlikle iyi biliyorum ki futbolcu kadrosu ile yönetim arasında uçurum var. Yönetici futbolcunun sorununu bilmiyor, futbolcusu da yönetimin. Böyle bir kaos ortamında tombaladan çıktığına inandığım kurt hoca Hüseyin Kalpar'ın bu takıma ne vereceği ise tartışılır. Bence Samsunlu hocalarımızdan bir tanesiyle yola devam edilmiş olsaydı inanın her şey çok daha güzel olacaktı. Hüseyin Kalpar, son 1,5 yıldır takım çalıştırmıyor, performansını çok merak ediyorum. İnşallah beni utandırırda Samsunspor kurt hocamız ile bir patlama yapar. Gelelim dün oynanan ve kısa süren kupa maceramıza. İzmir'e gitmediğimiz için karşılaşmayı Yeni Asır tv'den takip ettim. Sahaya çıkan kadroyu ilk gördüğümde anladım ki İsa Turan Hocamız, öncelikli olarak savunmayı düşünmüş ve golü arka plana atmış. Kenan Yelek, Hakkı Hocaoğlu, Turgay Gölbaşı, Hakan Koçarslan, Orhan Taşdelen ve Adem Alkaşı'yı bir arada oynarken görünce şaşırdım doğrusu. Bu mevcut savunma oyuncularımızın arasında hızlı olan bir tane isim söyleyebilir misiniz? Cevap: Tabiki hayır. Altay'ın hızlı forvetlerine karşı bu savunma oyuncularımız ne kadar etkili olabilirdi bunuda gördük. Daha karşılaşmanın 31.dakikasında takımımız 3-0 mağlup duruma düştük. Zaten karşılaşma 3-0 olduktan sonra da oyuncularımız sanki halı saha maçındaymış gibi bir havaya büründü. Kafalarına göre alan değiştirmeler, görevlerinin dışına çıkıp, bireysel anlamda bir şeyler yapma isteği gibi daha bir çok abes işler. Hani futbol 90 dakikadır denilir ya bizim için dünkü Altay maçı 31 dakikaydı. Rakibimiz ayakta dahi durmakta zorlanan takımımız karşısında belki de en rahat galibiyetlerinden birini aldı. İnşallah pazartesi akşamı oynayacağımız lig maçında da böyle bir hezimetle karşı karşıya kalmayız. Bunun için ALLAH'a dua edeceğim. Benim gibi sizlerde dua edin çünkü Samsunspor'un bundan sonraki durumu dualık. Acı biliyorum ama gerçek bu.