El Bağdadi ve IŞİD
IŞİD'i kuran Ebubekir El Bağdadi, küresel terörü yeni bir düzeye taşıdı.
TIME Dergisi'ne Kapak Oldu
Dünyanın bir yıldan fazla süredir takip ettiği, geçen aylarda TIME Dergisi'ne kapak olan Bağdadi, başta Irak ve Suriye olmak üzere, Ortadoğu'nun geleceğini şekillendirmeye niyetli şeriatçı ve silahlı bir örgütün lideri olarak öne çıkıyor.
Tam adı İbrahim bin Avad bin İbrahim el Bedri el Radavi el Hüseyin el Samarrai.
Peygamber soyundan geldiğini iddia ediyor ve soyadına Kureyşi'yi de ekliyor. Kod adıysa, Ebu Dua
İslam Üniversitesi'nde (Bağdat) doktora yaptığı için geçmişte Dr. İbrahim Avad diye de tanınıyor.
Irak'ın Samarra kentinde doğan Bağdadi'nin 43 yaşında ve evli olduğu söyleniyor. Selefi görüşlere sahip olan ailesinin bir kısmı Pakistan'da yaşıyor.
Eski bir öğretim üyesi ve vaiz Bağdadi, şeriat, fıkıh, İslam tarihi ve şiir uzmanı.
2000'li yılların başında Samarra'da (Irak) bir camide cemaatini oluşturmaya başladı.
ABD işgali sürerken, 2006 yılında Irak İslam Devleti'ni (IRİD) kurdu.
El Kaide'nin Irak kolunu kuran ve 2006 yılında öldürülen Ebu Musab El Zarkavi'nin intikamını almaya yemin etti.
2010 yılında kendisini IRİD'in Emir'i ilan etti.
Militan Sayısı 10 Bine Ulaştı
ABD ordusunun 2011 yılında Irak'tan çekilmesiyle oluşan boşluk, IRİD'e yaradı. Militan sayısı iki yılda 800'den 10 bine tırmandı.
2012 yılında ise, kanlı eylemlerine başladı.
21 Temmuz 2013'te işgal sırasında ABD'nin işkence üssü haline gelen Ebu Gureyb'e yüzlerce militanla saldırarak, 500 kadar El Kaideciyi serbest bırakınca, dikkatleri üzerine çekti.
ABD başına 10 milyon dolar ödül koydu.
Bağdadi'nin vahşi saldırıları ve mezhep çatışmasını körüklemesi, El Kaide'nin merkez teşkilatını bile kızdırdı.
IŞİD Ne Yapıyor?
Birçok El Kaideci grubun aksine Vur-Kaç taktiği uygulamayan IŞİD, Suriye'deki Rakka gibi yerlerde kamu hizmetlerini yönetiyor. Yakıt dağıtıyor. Okullar kuruyor. Civar köylere otobüs seferleri bile düzenliyor.
İşgal öncesinde Musul'da vergi de topluyordu.
Halk Cephe Aldı
Ne var ki; kurduğu şeriat mahkemelerinin acımasızlığı ve kafa keserek yapılan yargısız infazlar gibi nedenlerle yerel halk, zamanla Bağdadi'nin milislerine karşı cephe almaya başlıyor.
2013 Nisanı'nda Suriye'nin kuzeyinde geniş toprakları ele geçiren Bağdadi, örgütün ismini de Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) olarak değiştirdi.
El Kaide'nin bir numarası Ayman El Zevahiri, 2013 yazında bir mektup yazarak, IŞİD'i lağvedilip Suriye'deki ılımlı şeriatçı Nusra Cephesi'ne katılmasını emretti.
Bağdadi ise, emre itaat etmedi. Bunun üzerine, IŞİD, Suriye'de hem rejime hem Özgür Suriye Ordusu'na hem de Nusra'ya karşı savaşıyor.
TIME: Irak'ın Sonu
TIME Dergisi, Musul'da yaşanan olayların ardından Amerikalı emekli Büyükelçi Peter Galbraith'in ünlü kitabının başlığından esinlenerek, Irak'ın Sonu yazılı çarpıcı bir kapakla çıktı.
Irak'ın bundan sonrası için ise fiili bir bölünmenin eşiğinde olduğunu belirten TIME Dergisi, 1916 yılında İngiliz politikacı Mark Sykes ile Fransız diplomat François Georges-Picot tarafından kumun üzerine çizilen Ortadoğu sınırlarının yok olduğunu, IŞİD'in biraz daha dayanması halinde bölgede fiili bir Sünnistan'ın kurulacağını iddia ediyor.
IŞİD, Sünni bir koalisyonun başıdır.
Musul'da yaşananların sadece bir IŞİD meselesi olmadığının aktaran TIME Dergisi, eski CIA analisti, Brookings Enstitüsü araştırma görevlisi Kenneth Pollack'ın IŞİD, Sünni bir koalisyonun başıdır açıklamasına yer veriyor.
Türkiye'nin de uzun süredir bölgede bir Kürt devleti kurulmasına karşı çıkma pozisyonunu gözden geçirdiğini öne süren TIME Dergisi, Belki de Türkler ve Irak'taki anarşi arasında petrol zengini bir tampon o kadar da kötü değildir diyor.
Amerikan New York Times Gazetesi'nin haberine göre, IŞİD başkent Bağdat'a doğru ilerlerken cephedeki savaşta yalnız değil.
Bağdat'ta birkaç yıl önce Şii Başbakan Nuri El Maliki, o dönemin ABD Büyükelçisi Zalmay Halilzad, bir araya geldiğinde idam edilen eski Sünni lider Saddam Hüseyin'in Baas partisinin eski kadroları tarafından kendisine yönelik bir darbe girişimi olacağından şüphelendiğini söyledi.
Maliki, Korkmakta Haksız Değildi
Büyükelçi Halilzad, Maliki'ye fantezi ve komplo teorileri olarak nitelendirdiği Darbe girişimi düşüncesiyle zamanını harcama dese de, şu an yaşanan, Irak'ın uzun süredir karşılaştığı en kötü krizde Sünni isyancılar, Bağdat'a doğru ilerlerken, Maliki'nin korkuları kısmen haklı çıktı.
El Kaide'den aforoz edilen IŞİD ile Saddam Hüseyin'in partisi Baas uzantısı Nakşibendî
ordusu JRTN ortak düşman, İran güdümlü Şii Maliki hükümetine karşı birlikte savaşıyor.
Aralarında istihbarat servisinden ve Cumhuriyet Muhafızları'ndan askerlerin olduğu eski rejime bağlı kişilerden, Sünni tasavvuf inancını benimsemiş Müslümanlardan oluşan Nakşibendî ordusu, Saddam Hüseyin'in idam edilmesinden bir yıl sonra 2007 yılında kurulmuştu.
ABD'nin Yakalamaktan Çekindiği İsim: İzzet İbrahim el Duri.
Lideri ise, Saddam'ın sağ kolu, ABD'nin yakalamaktan çekindiği eski rejimin en üst düzey ismi İzzet İbrahim el Duri.
ABD'nin Irak'a işgali sonrası Suriye'ye kaçtığı belirtilen 70'li yaşlarının başındaki Duri'nin 2005 yılında öldüğü iddia edilse de sağ olduğu ve isyana liderlik ettiği belirtiliyor.
Şimdi şeriat kurallarına sıcak bakmasalar da Maliki hükümetine karşı IŞİD ile birlikte savaşıyor.
El Duri'nin Musul'u özgürleştiren IŞİD değil, biziz dediği de Ürdün'deki bir toplantıya Nakşibendî ordusu dahil 13 silahlı grubun katıldığı ve IŞİD lideri Ebu Bekir el-Bağdadi'ye biat edildiği de gelen haberler arasında.
IŞİD militanları radikal ve yabancı.
İki grubun birlikte hareket ettiği Diyala'dan bir aşiret lideri Rekan El Kuvvi, New York Times Gazetesi'ne açıklamasında, IŞİD militanları radikal ve yabancı. Nakşibendîler ise, yabancı değil, çoğunu tanıyoruz. IŞİD bazı bölgelerde halkımızı öldürüyor. Şeriat kurallarını dayatıyor. Bunu istemiyoruz. Nakşibendîler ise, bunlardan uzak. Halkla koordine olmada iyi bir stratejileri var dedi.
IŞİD'in Yeni Beyni Nakşibendî
Irak'ın kuzeyinden Nakşibendî savaşçısı Ebu Tülayha El Obaidi ise, silahlarının çoğunun Suriye'den, Türkiye'den ve Kuzey Irak'taki kaçakçılardan temin ettiklerini söylerken, IŞİD ile birlikte savaşıyoruz. Fakat, onların dini fikirlerinden Irak'ı koruyoruz. Masum insanları, silahlarını bırakan askerleri öldürmeyeceğiz. IŞİD'in yeni beyni gibiyiz dedi.
Bu ittifakın, IŞİD militanlarının Irak'ta bu kadar kısa sürede kentleri nasıl ele geçirebildiklerini açıklamaya, Bağdat'a karşı oluşturulan güçlerin karmaşıklığını aydınlatmaya yardımcı olduğu belirtiliyor.
Barzani: Bir Çözüm Bulmak Zorundayız
BBC'ye konuşan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani ise, oturup bir çözüm bulmak zorunda olduklarını, ancak ülkenin IŞİD militanlarının Musul, Tıkrit ve Telafer'i ele geçirmeden önceki durumuna dönmesinin çok güç olduğunu düşündüğünü söyledi.
Barzani, Askeri bir çözüm olamaz. Siyasi bir çözüme ihtiyaçları var. Bunu yapmanın en iyi yolu da Sünni aşiretleri veya Sünni toplulukları sürece dahil etmektir. Çünkü ihmal edildikleri hissine kapılıyorlar. Tabii ki IŞİD'in duruma müdahil olduğu gerçeğini yadsıyamayız. Ama, mesele yalnızca IŞİD meselesi değil. Bu, Bağdat'ın Sünni bölgelere yönelik yanlış politikalarının sonucu. Bu kararı Sünni bölgelere bırakmalıyız fakat onlar için de en iyi modelin bu olduğunu düşünüyorum dedi.
Sünnilerin karar vermesi gerektiğini söyleyen Barzani, Tam olarak ne istiyorlar? Bizim görüşümüze göre, Musul'da olanlardan sonra en iyi yol, bizim Kürdistan'da sahip olduğumuz gibi Sünni bir bölge olması diye ekledi.
IŞİD'in ele geçirdiği yerlerin dışında başkentteki Sünniler de Kürt özerk bölgesindeki güvenli yerlere ya da Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi komşu ülkelere kaçıyor.
Financial Times'ın haberine göre, başkentin Mansur bölgesinde Salih adlı banka çalışanı ailesiyle birlikte Türkiye'ye ya da Ürdün'e gitmek için pasaportları için 100 dolar harcadığını anlattı. Dahası, Türkiye ve Ürdün'e uçuşlar çok pahalı. Hem ayrıca, Ürdün'e 23 Haziran'a kadar uçuş yok.
Bütün Bölge Tehlikede
Birleşmiş Milletler Bağdat Temsilcisi Nikolay Mladenov, Irak'ın hayatının tehlikede olduğunu ve bunun bütün bölge için de tehlike olduğunu belirtti.
Durum, Daha Da Karışacak
Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü'nden Michael Knights, Hâlihazırda birbirlerine ihtiyaçları var. Sonunda ise birbirleriyle savaşacaklar diyerek, durumun daha da karışacağı sinyalini verdi.
Şu Anda Aralarında Bağlantı Var
Analist Hassan'a göre, Nakşi ordusu IŞİD'e rakip ve toplumla güçlü bağları var. IŞİD'in üst düzeyinde çok sayıda yabancı cihatçı olmasına rağmen, kendilerini Sünni Arap milliyetçilerinin seküler koruyucuları olarak gören Nakşibendî ordusu yerel bir örgüt. Eskiden Baas ile El Kaide arasında bağlantı yok iken, mevcut durumda var.