Siyasetin ve politikanın bugünkü gelmiş olduğu durum adeta yaşanılıyor bugünlerde.
Özgürlükler, demokrasiler, düşünceler serbestçe konuşulup siyasetin önü açılsın derken siyaset ve politika tıkanma noktasına geldi. Eline silah alıp Kastamonu' da başbakanın konvoyu önüne pusu kurup bir koruma polisimizin şehit edilmesi eylemi gibi.
Kısacası bilmiyorum ama bu bir mesajdı. Bu mesaj her ne kadar siyasi iktidar partisi gibi görünen bir partide olsa bile sonuç itibarı ile Türkiye Cumhuriyetinin yürütme organının, devletinin ve milletinin başbakanına uyarı gibiydi adeta.
Anlaşıldığı kadarıyla mesaj verilmişti ve devlet görevlisi olan bir emniyet mensubu yapılan bu acı eylemin bedelini canı ile ödemişti. Kendisine Hak Teala' dan rahmet, ailesine sabırlar dilerim.
Hopa' da seçim kampanyası sürdüren bu gününde siyasi iktidarı olan AK Parti konvoyuna taşlı saldırının yapılması ve sonuç itibarı ile de yine bir koruma polisimizin seçim otobüsünden düşüp yaralanmasına, üç gün uyutulmak mecburiyetinde bırakılmasına yani kısacası ağır bir travma geçirmesine sebep olunmuştur.
İstanbul'un ortasında sabah mahmurluğu ile işine giderken bombanın patlaması ile facianın yaşanması, sıradan masum insanların bu tip eylemler sonucunda ölümle korkutulması vatandaşların bombalı, taşlı, silahlı eylemler ile yaşamının sonraki dönemlerini engelli olarak idame ettirilmelerine sebep olunması ve bütün bunların siyaset uğruna yapıldığının söylevleri hiçte inandırıcı gelmiyor bana.
Daha sonrası Ankara, İstanbul gibi büyük kentlerde seçim bürolarına ve polis panzerlerine sopalı saldırıların yapılması eylemleri anlaşıldığı kadarıyla yurdumuzda siyasette güç gösterisi eylemlerine varacak kadar tıkanma noktasına gelmiştir.
Protesto eylemleri her ne kadar demokratik bir eylem olsa da demokratik bu eylemler şiddet, korkutma ve can alma noktasına gelmişse bu bir siyaset değil politikanın ve siyasetin bittiği anlamına gelmez mi? Ve bu yurdum insanını galeyana getirmek için provokatör eylemlerdir diye düşünüyorum.
Saygı değer okurlarım bu tip ve buna benzer provokatörlerin kimseye yarar sağlamayacağı gibi kendilerinden başka topluma da zarar verdikleri belli değil mi? Ne böyle seçim kampanyası yapılır ne de böyle protesto eylemi yapılır.
Yıllardır secim kampanyaları kendi ekseninde gidiyordu. Her secim sonrası açıklamalar yapılıyordu sakin ve sükûnet içinde bir secim geçirdik diye.
Çünkü secim süreçleri her yerde olduğu gibi siyaseten biraz gergin geçer, o kalabalıklar ve konuşmalar karşılıklı tartışmalara ve gerginliklere yol acar.
İyi ki demokrasi var demokrasinin güzelliği de işte burada. Secimler toplumun adeta gerilen gazını alma gibidir gazı alınmayan toplumların sonuçları da zorbalığa ve güç gösterisine yönelir ki bunun sancılarını da her iki tarafta öder. Fakat her zaman ve her yerde de olduğu gibi önce gariban halk öder burada da bedelini iki emniyet mensubumuz olan güvenlikçi polislerimiz ödemiştir. Çünkü onların işi de kendilerine verilen görevini yapıp aylığını alıp evinin ve hayatının ihtiyaçlarını karşılamak tır amaçladıkları. 13 Haziran sabahı iktidar kim olursa olsun secim kampanyasının sonun da nasıl bir açıklama yapılacak?
Yine seçimleri halkımızla sakin ve sükûnet içinde geçirdik mi denilecek?
Sonuç itibarı ile taşlı, sopalı, bombalı protesto olmayacağı gibi bunun adına provokatörlük denir ki bu eylemler hiçte şık değildir. Bilginin, yeteneğin olmadığı yerde zorbalık, entrika ve provokatörlük gibi yollara sapılır ki bunun olduğu yerlerde de hiç kimse ve hiç bir toplum yarar sağlamaz.
Ne yazık ki bunların böyle yapılacağını söyleyen ve hükümete 15 Hazirana kadar müddet verme cüretinde bulunan terörist başından gelmiş olması beni üzüyor.
Bu ve buna benzer söylevler ve eylemler daha doğrusu halkı galeyana getirmek için kutuplaştırma politikaları ile karşı karşıya getirilme çabaları gibime geliyor.
Bunun gibi bunlara benzer gelişmeleri çoğaltabiliriz sizlerinde bildikleriniz ve düşünceleriniz ile.
Gelelim yazımızın başlığına, taşlı, sopalı, bombalı provokatörler bu bir politika biçimi değildir öyle değil mi?
Olsa olsa acizlik ve çaresizlik örneğidir. 10 gün sonra secim var git oyunu adam gibi kullan. Siyasi iktidarın beğenmediğin yönleri varsa da düşünce ve fikirlerini çevrene anlat insanların gönlüne girmeyi başarmaya bak senin ne işin var taş ile sopa ile?
Daha doğrusu siyaset ve düşüncelerin iflası bütün bu ve buna benzer eylemler, can kayıpları, yaralamalar, zorlamalar tehdit ve şantajlar olmasaydı önemi yok olacaktı böyle şeyler diyerek geçiştirilecekti. Fakat yine de 72 milyonun içinde olur böyle şeyler mi diyelim? Ne dersiniz?
Can kaybı, entrika ve şantaj olmasa doğaldır diye düşünecektim. Fakat yaşanılan süreçte hiçte istenilmeyen olaylarla karşılaşmak mecburiyetinde bırakılıyoruz.
Öncelikle şehitlerimize Allahtan rahmet yaralılarımıza acil şifalar siyasi politikacılarımıza da başarılar dilerim.
Saygılar sevgiler benden entrikasız, şantajsız güzel günlerin de sizlerin olmasını temenni ederim.