Dün, elif görseler mertek zannederlerdi, bugün halkı yönetiyorlar
Dün, iki kelimeyi bir araya getiremeyenler, bugün halkın vekilliğine soyunup, kentleri yönetmeye talip oluyorlar
Bilgi, birikim, beceri hak getire!
Kartviziti kalabalık sıfatlarla dolu olmuş ne ki
Kuşatıcılık, samimiyet, hakkaniyet başka şey
***
Hasbelkader, o da bir dönem bilmem ne başkanlığı, sonra Ey ahali, n"olur beni şu yapın, bu yapın. Sizi en güzel ben yönetirim
Sorsanız;
-Bu ay içinde kaç kitap okudunuz?
-tısss
Memleket ahvali ile ilgili düşüncelerini sorsanız,
-Başbakanım bilir, Genel başkanım bilirden öte başka bir şey söyleyemezler!
Bilmezler ki söylesinler, bilemezler!
***
Bilemezler çünkü, bırakın gündeme ilişkin fikir üretip yorum yapmayı, gündemi bile takip etmediklerini delege avcısı, oy avcısı, ihale avcısı hazır kıta vaziyet alıp felfecir okuyan gözleri, şöyle bir bakın, onları nasıl da ele verir!
Bilemezler çünkü, onların beyinlerinin sağ ve sol taraflarında yer alan lob; politika yapmayı; laf salatası yaparak, milletin parasıyla ağalık yapmak, milletin sırtından beleşten geçinmek, etraflarıyla har vurup harman savurmak olarak algılayıp, çalışır!
-E, tabi millet yerse! diyenleriniz olabilir
-Yer efendim yer, merak etmeyin!... şeklinde cevabımız da hazırdır, bilesiniz
Öyle olmasa idi, Türkiye, şimdi bin tane daha Türkiye olurdu!
Habire, yok ulusaldır, yok küreseldir, ekonomik krizlerle kıvranıp durmazdı
Hadi, buna da hayır deyin
Geldikleri yerleri Ağlama duvarları belleyip Fakir fukara, garip gureba edebiyatıyla olursa bu işler, bu kadar oluyor işte, çok da fazla bir şey beklemeyin!..
***
Hani, yöneticilik kapısından nasıl, ne şekilde geçmiş olduğundan bile kuşku duyulan
Sütünün bozuk, Ayranının ekşi olduğu içildiğinde anlaşılan
Papağan gibi aynı şeyleri tekrar etmenin, kendilerini komik duruma düşürdüğünü bile anlayamayacak kadar kelime hazneleri kıt, politik refleksleri cılız
Anlayışları ve hayata bakış açıları boylarıyla orantılı olanlar yok mu, laci"leri çekip verdikleri zoraki resmi pozlar evlere şenlik
Şimdiye kadar hiçbir komedi sahnesinden, izlerken bu kadar keyif alamayacağınıza bahse girerim!
Perdeler kapanıp, ışıklar yanıncaya kadar kellerin, körlerin, topalların ve işleme ve fişleme gibi kafaları yalnızca hinliğe çalışan bilumum zevatın rol aldığı traji-komik bir tiyatro oyunu ki, bu politika, sormayın gitsin!..