EMİN KARIN İSTİFASI
Hani derler ya bekâra karı boşamak kolaydır, spor taraftarı olup yönetim istifa çığlığı atmak da buna benzer, son haftalarda Samsunspor Kulübü'nün aldığı kötü sonuçlar sonucu taraftarın yönetime karşı istifa etmesi yönünde baskı yapmasını bir yere kadar makul karşılarım ancak Emin Kar gibi bu işe gönül vermiş, gecesini gündüzünü bu işi düşünerek geçirmiş bir insanın istifasını istemek insaf sınırını aşan bir durumdur. Samsunspor konusu bugünün konusu değil ta 2002 yılında İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin verdiği resmi raporda yaklaşık yirmi milyon dolar civarındaki bir paranın kimler tarafından iç edildiği orada açıkça yazılmış olmasına rağmen kimse olayın üzerine gitmemiş, bırakın olayın üzerine gitmeyi olayı burada kapatabilmek için herkes elinden geleni yapmış, hatta mahkemenin kararı Yargıtay'a dahi gönderilmemiştir. Bu şehirde birileri sürekli kollanmış ama Yüce Allah o korunanları yerden yere vurmuştur, henüz yerle bir olmayanlarının da akıbetlerinin diğerlerinden farkı olmayacağından en ufak bir şüphem yoktur. Bu şehirde nice imparatorlar vardı tamamına yakını yok oldu onların yok olmalarını en büyük nedeni de bu tür helal olmayan kazançlar olduğundan en ufak şüphem yoktur.
Samsunspor kulübünün kaybolan paraları ile ilgili bu köşede çok yazılar yazdım, hatta o yazılar nedeniyle yerel mahkemeler mahkumiyet de verdiler ama hamdolsun Yüksek mahkemeler verilen kararları bozdular da hak yerini buldu.Bu konu benim dışımda sadece tek bir meslektaşım köşe yazısı yazmaya cesaret edebildi o da şu anda gazetemizde köşe yazarlığı yapan Süleyman Salur Bey'dir. Süleyman Bey'de bu konuda çok ciddi ve gerçekleri açıklayıcı yazılar yazdı ancak kimsenin işine gelmediği için gündeme alma gereği duymadı, gün gelecek bu toplum doğruları öğrenecek ancak iş işten geçmiş olacak. Bugün Samsunspor Kulübü başarılı olamıyorsa bunun tek ve en önemli nedeni transfer döneminde kaliteli futbolcu transfer edememektir. Peki bunun nedeni nedir derseniz kulübün para sıkıntısıdır derim, peki para sıkıntısı nereden geliyor derseniz işte o zaman 2002 yılına inip o gün İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin tuttuğu resmi rapora bakmak lazım. Biz o raporun bir bölümünü aynen noktasına virgülüne dokunmaksızın yayınladık ancak mahkeme bu haber güncel değildi diyerek bize ceza verdi, sağ olsun yüksek mahkeme kararın bozulması yönünde görüş bildirdi.
Samsunspor Kulübü yüzünden bu şehirde bedel ödeyenlerden biriside bu fakirdir, görevde bulunduğumuz süre içerisinde Büyükşehir Belediye Meclisine gelen evraklardan kulübe yardım aldığımız için adeta hırsız ilan edilmek istendik, tam altı yıl süren davaların ardından BERAAT ettik ama benim için hiç mi hiç önemi yok, siz bir insana hak etmediği halde Hırsız damgası vuracaksınız ondan sonra altı yıllık hukuk mücadelesinden sonra böyle bir şeyin söz konusu olmadığı ortaya çıkacak ve beraat edeceksiniz bunun insaf neresinde, izan neresinde makul ölçü neresinde. Siz bu kulübe bunca yardımı yapıp çile çeken birileri kulübün tamı tamına on dokuz milyon yedi yüz bin dolarını iç etmelerine rağmen onlara kimse bir şey dememişse buna ne demek lazım sizler takdir edin. Emin Kar ve ekibi samimi bir biçimde mücadele ediyorlar ama adamların ellerinde sihirli değnek yok ki başarılı olsunlar. Kulübün iki binli yıllardan sarkan borçları öyle bir hale gelmiş ki adeta kulübün önü tıkanmış durumda. Bu dediklerimi bu şehirde yaşayan yetkililerin tamamı bilmesine rağmen sırf fincancı katırlarını ürkütmemek adına sessiz kalabilmiş iseler onlara alkış tutmanın ötesinde bir şey yapmamak lazım!....
Bu şehrin en önemli talihsizliği kimsenin kendisini bu şehrin kimliğine ait görmek istemememsi veya birilerinin buna engel olmalarıdır, taşın altına elini koyanlar bizim gibi kodesi boylamışlar, malı götürenler zevki sefa içerisinde yaşamışlar bunun neticesinde ise bedeli Samsunspor Kulübü ödemiştir. Bana deseler ki sana ayda yüz bin lira maaş vereceğiz gel şu Samsunspor Kulübünde yöneticilik yap asla yapmak istemem, çünkü çektiğim çileyi bir ben bir de Yüce Allah bilir. Biz Cezaevine girdiğimizde taraftara haber gönderdik bize sahip çıkmaları için o gün korkudan sesini çıkaramayan taraftar şimdi zavallı Emin Kar ve yönetimine karşı ağza alınmayacak hakaretleri yapabiliyorsa onlara yazıklar olsun demekten başka bir şey diyemiyorum. Bir de onlara kafanıza Emin Kar kadar taş düşsün derim, zira zavallı adam bu yüzden sağlığını kaybetmiş bir insan ona yüklenmek yazıktır, günahtır. Oturduğumuz yerden ahkam kesmek kadar kolay bir şey yoktur, gel şu taşın altına sen de elini koy dedikleri zaman elini koymayan veya koymak istemeyenler asla seslerini çıkarmamalıdırlar. Bir insan ya çözüm üretecek, ya taşın altına elini koyacak veya çözüme yönelik görüş beyan edecek asi halde hariçten gazel okumanın bir anlamı yok. Sözlerime son verirken bu şehrin sembolü olan Samsuspor Kulübüne herkesin yardımcı olmasını temenni ediyorum. Kalın sağlıcakla .