EN BÜYÜK SORUN EKONOMİ

Mustafa Cemal Tomar

Uluslararası araştırma firması "İpsos"; Türkiye’de yaptığı araştırmaya göre halkın yüzde 85’i ülkedeki en büyük sorunun ekonomidir dedi. Halkın yüzde 65’i de enflasyonunu, açıklanan resmi enflasyondan daha yüksek hissediyor ve görüyor. Bu araştırmanın sonuçlarını Türkiye'deki veriler doğruluyor. Kendi ayakları üzerinde durabilen aileler sosyal yardım almaz. Türkiye'de her geçen gün sosyal yardım alan insanların sayısı artmaktadır. Bir istatistik bilgi paylaşmak istiyorum burada.

2017 yılında 3.2 milyon hane sosyal yardımlardan yararlanırken bu sayı 2023’te 4,99 milyona dayandı. Buna göre 4 haneden biri sosyal yardım alıyor. Her hanede 4 kişi yaşadığını düşünelim. 4*5 milyon=20 milyon eder. 20 milyon kişi sosyal yardıma muhtaç demek. Bu da yaklaşık her dört kişiden biri sosyal yardıma muhtaç hale getirilmiş demektir.

Burada 5 yılda 1.7 milyon insan daha sosyal yardıma muhtaç hale getirilmiş gerçeğini gözden kaçırmamak gerekir. Ak Parti Hükümeti 2023 hedefleri içinde kişi başı milli geliri 25 bin dolara, ihracatımızı da 500 milyar dolara çıkarma hedefleri vardı. Biz bu söylemleri yanlış algılamışız demektir. Meğersem sosyal yardıma muhtaç duruma düşürülecek insan sayısı 5 milyon olacakmış.

Bana göre parti gözetmeksizin belediyeler de birbirinin aynısı gibidir. Hangi başkana ne yaptın? diye sorsan; döktüğü asfalttan, döşediği caddelerden, diktiği binalardan, yaptığı alt ve üst geçitlerden, çevre düzenlemesinden, halka sunulan sosyal yardımlardan bahseder. Hiç birisi istihtam ve üretime dönük bir çivi çaktığı yok. Türkiye'de sosyal yardımlara giden paralarla binlerce küçük ya da büyük işletme ve fabrika açılabilir. Böylelikle milyonlara iş imkânı sağlanabilir.

Kardeşim " taşıma su ile değirmen dönmez." Bu 20 milyon insanın belki de 15 milyonu çalışacak, üretecek, milli gelire fayda sağlayacak durumdadır. Taşı sıksa suyunu çıkaracak bu insan gücünü niye israf ediyoruz. Bu insanlara iş imkânı sağlayın. Bizim sırtımızdan onları geçindirmeyin. Onlar da zaten iş istiyor. Bakın zengin ülkelere. Nasıl iş imkânları oluşturmuşlar. Örnek alın onları. Hani! " İlim Çin'de de olsa alınız" diyen bir peygamberin ümmeti değil miyiz? Böyle yapmaya devam ederseniz, bu değirmenin taşı dönmeyecektir.

Geleceğin müstakbel Cumhurbaşkanı adaylarından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bir kaç gün önce TV ekranlarında belediye meclis toplantısında yaptığı konuşmanın bir bölümünü izledim. Konuşmasının büyük bir bölümünü yaptığı sosyal yardımları anlatarak geçirdi. Herkesten alkış aldı. Özet olarak "önce karnımızı doymalı, kimse aç olarak yatmamalı" dedi. Başkent kartını büyük bir icatmış gibi anlattı. Yoksul ailelere verdiği alış-veriş kartlarından, okullardaki çocuklara yapılan yiyecek ve kırtasiye yardımlarından, elektrik, ulaşım, doğalgaz için madur durumda olan ailelere belediye olarak sağlanan katkılarından bahsetti, bahsetti de bahsetti...

Biz büyükşehir belediyesi olarak şurada şu fabrikayı kurduk da şu kadar insana istihdam sağladık cümlesine rastlamadım. Ülkemizin insanını sosyal yardıma muhtaç hale getirip sonra da; "size şu kadar devlet ve belediye olarak yardım ediyoruz" demek o memleketin beyinleri iflâs ettiğini gösteriyor.

Delikanlılar sokakta gezecek, çalışan asgari ücretli ve diğer çalışanlar vergi verecek, elektrik-ulaşım- su-ısınma ihtiyacını iki üç kat fiyatından hizmet görecek, enflasyon canavarıyla cebimizdeki nakit paramız dolaylı yollardan çalınacak, üretime katkı sağlayan fabrikalar değil, bunun yerine darphaneler üç vardiye çalışacak, ekonomi dar boğazda olduğu zaman İngiliz defecilerinden yüksek oranda borçlanılacak, bütün bunları da bir kahramanlık destanı gibi millete anlatılacak.Olamaz böyle bir şey! Bir vatandaş olarak ekonominin asla böyle yönetilemeyeceğini söyleyebilirim

Az önce fırına gittim. 4 ekmek aldım, 50 lira uzattım. 10 lira para üstü bekliyordum. Fırıncı bekleyişimin sebebini anlamış ki, "ekmeğe zam geldi" dedi. Vayy arkadaş vayy! 5 ekmeğimden birisi daha yılın ikinci ayının başında iken gitti. Oranlama yapıldığında ekmeğe % 20 zam yapıldığı ortaya çıkıyor. Bu basit hesaplamayı bile yapamayan milyonlar var Türkiye'de. Enflasyon sebebiyle nakit paralarımız eriyor cepte. 50 bin lira ile 5.000 ekmek alan bir memur, şimdi 4.000 ekmek alabilecek. Cebindeki 10 bin lirası gitti hava kurumuna. Böylelikle uzun vadede enflasyon farkı almadan bir müslüman bir müslümana emanet para verebilir mi? Enflasyon farkı almanın faiz olduğunu söyleyenlerden 5-6 aylık para istiyorum. Sözlerinde samimi iseler hadi para versinler bakalım.

Bu gidişatla ve bu ekonomik politikalarla hiç bir ülkenin ekonomisi düzelmez. Taşıma su ile değirmen taşı dönmez. Her gün komşuya avladığın balıklardan ikram etme yerine onlara balık avlamayı öğretmek en iyisidir. Hem sen durmadan yardım etme zahmetinden kurtulursun, hem komşu eziklik hissetmez, hem de komşu kendi ekmeğini kendisi kazanıp yeme mutluluğuna erişir.Necm Süresi 39. Ayette " Doğrusu insana çalışmasından başka bir şey yoktur" buyurulmaktadır. Kişi için en kıymetli şey alınteri ile kazandığı ekmektir. Hatırlatmak istedim.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.