Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof.Dr. Selim Aytaç, ‘Sağlıkta Doğanın Gücü: Tıbbi ve Aromatik Bitkiler’ konulu panelde ‘Kenevir yetiştiriciliğinin endüstrideki önemi’ konulu sunum gerçekleştirdi. Sunumunda kenevir yetiştiriciliğinde yaşadıkları olaylara değinen Aytaç, “Kuşlar, ihtiyacının olduğu bütün besin maddelerinin kenevirde olduğunu bilir. O bakımdan tarlalarda kenevir tohumlarını kuşlardan koruyamıyoruz. Binlerce kuş kamikaze şeklinde kenevir tarlasına dalıyor ve bir tane alıyor. Aslında 10 bin kuş gelse 10 bin tohum demektir. Kenevirin 1 tanesinin ağırlığı en fazla 13 gramdır. Bu saldırının bir seferde 130 gram tohum alındığını zannediyorsun ama çarpmayla birlikte döktüğü tohumlar da 15-20 katı oluyor. O bakımdan kenevir tohumunun besin açısından ne kadar güçlü olduğunu vurgulamak için bu örneği verdim. O bakımdan tohum artıyor” dedi.
2005 – 2010 yılları arasında birçok vukuat yaşadığını belirten Aytaç, “Kenevirde erkek ve dişi bitkisi ayrıdır. Fransız tiplerinde erkek ve dişi aynı kökte bulunabilir. Kenevir, endüstriyel ve tıbbi olarak ayrılır. Keyfi ya da marihuana olarak kullanılan kenevirler de var. THC dediğimiz bir kannabinoid var. Kenevirde yüzlerce kannabinoid var bunun bir tanesi THC. Bu psikoaktif uyuşturucu özelliği olan, bağımlılık yapan bir kannabinoid. Ancak her kannabinoid böyle değil. 150 kannabinoidin 8-9 tanesinin uyuşturucu özelliği var. Geri kalanlar psikoaktif değil. Hatta başka bir kannabinoid olan CBD ile ilgili çalışma ve ilacı da var. Birçok hastalık tedavisinde de kullanılıyor. THC, uyuşturucu madde olduğu için endüstriyel kenevirdeki değeri çok az olmalı. Yasadışı amaçla kullanılmasına mani olacak düzeyde düşük olması gerekiyor. Bir müptelanın kenevirden keyif alması ya da haz vermesi için THC oranının yüzde 10’un üzerinde olması gerekiyor. Endüstriyel kenevirde ise bu oran AB’de geçen yıl binde 2’den 3’e çıkarttı. ABD, Kanada, Fransa ve diğer Avrupa ülkeleri, binde 3 oranından daha fazla oranda THC içeren kenevirleri endüstriyel kenevir saymıyor. İtalya binde 6, İsviçre yüzde 1 olarak karar aldı. Bu oranlarda THC yüzde 10’un altında kaldığından endüstriyel kenevirler müptelaların işine yaramıyor. Biz endüstriyel kenevir tarlalarını ektiğimizde 2005 – 2010 yılları arası çok darbe görüyorduk. Gece operasyonlar yapılıyordu. Çuval çuval malzeme götürüyorlardı ama bir giden bir daha gelmiyordu. Çünkü aldığı malzeme işine yaramaz, samandan farksızdı. Bu yıl Bafra’da 10 dekar ektik. Geçen yıl bir vukuat oldu. Bu yıl ise hiç vukuat olmadı. Hatta vukuat olmasın diye erken uyarı sistemleri ve kamera sistemleri kurduk. Bu sistemler tarlaya insan yaklaştığında kolluk kuvvetlerine haber veriyordu. Neyse ki bu sene böyle bir olaya rastlamadık” ifadelerini kullandı.