Orman Genel Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgiye göre, Türkiye, coğrafi konumu, iklimi, topografyası ve toprak şartları nedeniyle çölleşme/arazi tahribatına, erozyona ve kuraklığa karşı son derece hassas bir yapıda bulunuyor. İklim değişikliği ve insan etkinlikleriyle birlikte erozyon ve kuraklığın etkileri de giderek artıyor. Arazi tahribatı sonucu, sadece tarım arazileri ve meralar gibi üretim alanlarında değil, aynı zamanda orman, sulak alan, bozkır ve maki gibi doğal alanlarda da ekolojik ve ekonomik verimliliğin azalması veya kaybı görülüyor. Yer kabuğu yüzeyindeki üst toprağın 1 santimetresi birçok faktöre bağlı olarak 100 ila 400 yıl arasında oluşurken dünya çapında her yıl ortalama 75 milyar ton toprak su ve rüzgar erozyonuyla taşınıyor. Söz konusu sorunlar dünya gündemindeki yerini korurken Orman Genel Müdürlüğü de ağaçlandırma, erozyon kontrolü, mera ıslahı, çölleşmeyle mücadele, sel ve çığ kontrolü çalışmaları yürüterek, entegre havza projelerini hayata geçiriyor ve uygulamalarını yapıyor.