Ertuğrul gitti

İsa Abanoz

 Ertuğrul gitti, ya diğerleri. Ertuğrul izzet ve ikbal ile babı Beşiktaş"tan ayrıldı. Yedi hafta sonunda 14 puan toplayan büyük bir takımımızın eğitimli, istikrarlı ve geleceği olan değerli bir hocası göz göre göre istifa etti. O bizden birisiydi. Ahlaklı bir arkadaşımızdı. Tribünlere oynamayı bilmezdi, sevmezdi, beceremezdi. İşini bihakkın yapmak için uğraşırdı. Lobici değildi. Yüzüne gülenlerin arkasından ne dolaplar çevirdiğini araştırmazdı. Karşısındakileri de kendi gibi dürüst bilirdi. Öyle düşünürdü. Temizdi, tertemizdi. –di"li geçmiş zaman sığası kullandık. Bu kipi kullanmamız Ertuğrul Hoca"nın bugün de o güzel hasletleri taşımadığını göstermez. İstifaya zorlandığı için bu kiple yazdım. İstifa ettiği için.
   Süper Lig puan durumuna şöyle bir göz atalım. Hangi takımları kimler çalıştırıyor? Yerliler mi, yabancılar mı başarılı? Bir göz atalım birlikte. Lider Trabzonspor. Hocası Ersun Yanal. 2. Bursaspor. Hocası Samet Aybaba. 3. Beşiktaş. Hocası Ertuğrul Sağlam idi. Şimdi kaşarlaşmış bir yabancı getirirler oraya. Ertuğrul Sağlam"dan dolayı Beşiktaş"a sempati duyanlar vardı. Artık onlar da olmayacak. 4. Gaziantepspor"un hocası Nurullah Sağlam. 5. Galatasaray"ı saymasak 6. Kayserispor (Tolunay Kafkas), 7. Sivasspor (Bülent Uygun), 8. Ankaraspor (Aykut Kocaman), 9. Gençlerbirliği (Mesut Bakkal), 10. Denizlispor (Ali Yalçın), 11. Konyaspor (Giray Bulak) Türk teknik adamlar tarafından yönetiliyor. Dede Luis Aragones"in rüya (!) takımı Fenerbahçe 6 puanla 12. sırada altlardan sorumlu bir takım görüntüsünde. Alttan alıyor. Alttan liderlik arıyor. Fener"in altındaki takımlardan hocaları Türk olanların puanları Fenerbahçe"ye çok yakın.
   Ertuğrul Sağlam"ın istifa ettiği ligde, Skibbe duruyor diyelim. Luis Dede neden duruyor? 70"likleri takımlarımızın başına getirenler, Türk futbolu sevdalıları(!) milli takıma oyuncu bulunamıyor diye yakınmayın. Genç teknik adam yetişmiyor diye bağırıp çağırmayın. Feryat ve figan etmeyin. Kimse inanmaz size. Takımı taban yaptırıp rezil eden Del Bosque"ye haftalarca, aylarca katlandınız, arkasında durdunuz. Göndermeyi aklınızdan bile geçiremediniz. O varken hep hataları başka noktalarda aradınız. Şimdi niye Ertuğrul Hoca"yı bir kalemde sildiniz. O zaman neden Rıza Çalımbay"a neredeyse hiç kredi vermediniz? Kapının önüne koymanın hesaplarıyla uğraştınız. Bosque gitti ama sıkıntısı hâlâ bitmedi. Size müstahaktır. Ne diyeyim? Eloğlu giderken de ağlatıyor. Anlaşmayı baştan sağlam tutuyor. Takımlarımıza da ruh adına hiçbir katkı sağlayamıyor. Bizim hocalar gitse bile takıma, camiaya sırt dönmüyorlar. Paraları kalsa da almıyorlar. Yoksa beyler bu yüzden mi bir kalemde siliyorsunuz onları?
   Böyle dar çerçevede düşündüğünüz için milli takımın başına temcit pilavı hesabı Fatih Terim"i ısıtıp ısıtıp getirirsiniz. O da der ki: Ben ders almam, ders veririm. Haklıdır. Karşısına Eğitici Teknik Direktör Şenol Güneş çıktı. Takımımızı Dünya Kupası"nda 3. yaptı. Harcadınız. Kabullenemediniz. Küstürdünüz. Hâlbuki Şenol Hoca çok başarılıydı. Çok güzel başarılara da imza atacaktı. Yok ettiniz. Bakın şimdi o yok. Ertuğrul Sağlam geliyordu. Onu da tırpanladınız. Moralini bozdunuz. Geleceğini yok etmeyi planladınız. Ne oldu? Şimdi rahat mısınız? Türk futbolu sevdalıları(!) huzurlu musunuz?
   Konya"dan Raşit Çetiner gitti. Kocaeli"den Engin İpekoğlu gitti. İlk kapıya konan neden hep hocalar oluyor? Anlaşılan bir hocayla olağanüstü durumlar dışında sezon sonuna kadar çalışılmak zorunlu yapılsın. Dere geçilirken at değiştirilmez. Hoca değişikliği kaldırılsın. En az bir sezon için yapılsın bu uygulama. Futbolcuların kovulmadığı yerde niye hocalar gider? İstim üstündeki hoca orada nasıl rahat olsun? Nasıl başarılı olabilsin? Akla, mantığa ters bir durumla karşı karşıya bizim hocalarımız. Bizden olana ne zaman değer vereceğiz? Merak ediyorum. Bu durum tek futbolda böyle değil. Bu yabancı hastalığı istila etmiş bizi. Fener ilk 6 haftalara baktığımızda tarihinde bu kadar az puan toplamamıştır. 2 galibiyet. Onlar da 11"e 11 değil. 4 mağlubiyet. 4."sü Şükrü Saraçoğlu"nda hezimet, yıkım, iflas!!! Şükrü Saraçoğlu"nun kemikleri hiç bu kadar sızlamamıştır emin olun. Sızlatan Dede Luis ve onu getirenler. Bizde o yaştakilere koyun güttürmüyorlar. O ise ne diyor: Fener"i tercih ettim. İstifa etmem. Kaçtı, gitti, dedirtmem. Aman kal. Çok lazımdın! Sen başkalarını suçla. Sana helaldir.
   Ertuğrul ve genç hocalarımıza yapılan bu tarz yanlışlara bir son verilsin. Geleceği olan bu Hocalarımızı dolgu malzemesi olarak kullanmayın. İşi onlara yaptırıp tacı siz takmayın. Tarlada onları çalıştırıp harmanda tek siz olmayın. Sırtlarından inin de onlar da işlerini yapsınlar. Sizden fazla bir şey istemiyorum. Teknik adamlarımıza yabancıların onda biri kadar katlanın yeter. Ve Ertuğrul Hoca"nın şahsında tüm yerli hocalar size de bir tavsiyem var: Bir yere çabuk gitmeyin. Giderken ince hesaplar yapın. Kalacağınız yerlere gidin. Başarılar hocalarım, başarılar…
 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.